RTÜK Başkanı faturayı medyaya kesti

Radyo Televizyon Üst Kurulu(RTÜK) Başkanı Davut Dursun, kurul toplantısında darp girişimi iddialarının daha fazla dallandırılıp budaklandırılmamasını istedi. Dursun, olayın ideolojik ve siyasal bir zemine kaydırılmasının doğru olmadığını kaydetti. 

RTÜK Başkanı Davut Dursun, üst kurulda darp girişimi iddiaları ile ilgili basın toplantısı düzenledi. Olayı üzüntü verici olarak nitelendiren Davutoğlu, toplantıların gizli olduğuna dikkat çekti. Gizli toplantılar hakkında açıklama yapma yetkisinin başkanda bulunduğunu ifade eden Dursun, "Ne var ki, başkana kalmadan, olay üyeler tarafından kamuoyu ile paylaşıldı." dedi. Dursun, zaman zaman tartışılan konunun içeriği nedeniyle birtakım çalışmalar, tartışmalar biraz farklı ortamlarda gerçekleşebildiğini kaydederek, "Bu insanın günlük hayatında da söz konusu olabilir. O nedenle burada bir üyenin sözünün kesilmesi, başkandan izin almadan konuşmaya girilmesi nedeniyle, o anda, bir anda bir refleks şeklinde ortaya çıkan tepki." diye konuştu. Dursun, konunun daha fazla dallandırılıp budaklandırılmasının kimseye yarar sağlamayacağını söyledi.

Tartışma ile ilgili tek taraflı beyanlarla, maksatını aşan sözlerle kamuoyunu yanlış bilgilendirmek, olayın abartılarak tek kişinin suçlu olarak gösterilmesinin doğru olmayacağını söyleyen Dursun, "Durup dururken kimse bir başkasına yüksek sesle bir şey söylemez. Ya da hoş olmayan bir söz telaffuz etmez. Ortada bir sorun varsa, bu sorun iki taraflıdır." şeklinde konuştu. Dursun, bununla birlikte taraflardan birinin haklı, birinin haksız olduğunu savunmadığını, bunu tespit etmenin de kolay olmadığını ifade etti.

Üst Kurul'un yarın bir toplantı yapacağını dile getiren Dadak, "Yine yüz yüze bakacağız. Suçlunun tek kişi olduğu yönündeki bir imaj kabul edilemez." ifadesini kullandı. Üyeler arasında zaman zaman tartışmalar yaşanabildiğini kaydeden Dadak, bunun son derece doğal olduğunu belirtti. Üst Kurul üyelerinin AK Partili ya da CHP'li olarak nitelendirilebildiğine dikkat çeken Dadak, "RTÜK'te partili üyeler yok. Meclis'teki partilerin önerdikleri listeden seçilmiş isimler var." şeklinde konuştu.

RTÜK'ün özerk bir kamu kurumu olduğuna dikkat çeken Dursun, şunları dile getirdi: "Unutmamak gerekir ki, kamu kurumlarının kendisine özgü kamusal yönetim etiği içerisinde hareket etmeleri gerekir. Biz piyasada faaliyet gösteren özel hukuk kişisi gibi hareket edemeyiz. Üyelerimizin de, başkanımızın da, çalışanlarımızın da, çalıştığımız kurumun resmi bir kurum olduğunu, bürokratik bir yapı olduğunu dikkate alarak hareket etmelerini beklemek fazla abartılı olmaz."

Üst Kurul'da yaşanan tartışmaları ideolojik ve siyasal bir zemine kaydırmanın doğru olmayacağını aktaran Dursun, "Burada söz konusu tartışma ya da benzeri tartışmalar bir ideolojik tartışma, siyasal tartışma değil. Kimse de farklı ideolojileri nedeniyle bir başka arkadaşı eleştirme hakkına sahip değil. Üyelerin farklı ideolojik eylemleri olabilir, bu yadırganacak bir şey değil. Bu düşüncelerin farklılığını sağlar." dedi. Dursun, bu tür tartışmaların kuruma zarar vereceğini vurguladı.

Dursun açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını cevapladı. Dursun, özellikle 2005 öncesinde yapılan toplantılarda da benzer tartışmaların yaşandığını ifade etti. Yaşananları nahoş olarak nitelendiren Dursun, "Bununla birlikte ben olayı, bir üyenin diğerinin üzerine doğru yürümesi olarak görmüyorum." dedi.

Yarın İstanbul'da yapılacak toplantıya yurt dışında olması nedeniyle Zahid Akman'ın katılmayacağını dile getiren Dursun, üst kurul toplantılarında güvenlikten endişe duyulması gibi bir durumun ise söz konusu olamayacağını dile getirdi. Dursun başka bir soru üzerine, yerel dillerde yayın konusunda yönetmelik değişikliğinin gündemlerinde olduğunu kaydetti. (CİHAN)