Ben bir harekete hizmet edenin karşılığını mutlaka alması gerektiğine inanırım. Boşuna marifet iltifata tabidir dememişler. Nedense bu basit vefa kaidesine hiç uymuyoruz. Küfran-ı nimet etmekten imtina etmiyoruz.

BBP genel başkanını, trajik bir kazada kaybetti. Yazıcıoğlu gerçekten bir dava ve gönül adamıydı. Cenazesi, gönüllerde nasıl taht kurduğunu, nasıl derin izler bıraktığını gösteriyordu.

Böyle bir liderden sonra, yerini alacak kişiyi seçmek çok zor. BBP’liler gelen her genel başkanı Yazıcıoğlu’nun kişiliği ile mukayese edecekler. Onun gibi tutarlı, mütebessim, dindar, saygılı ve nazik olmasını bekleyecekler. Bu yönleriyle ondan geri kalan her lider, adayı onu aratıp, özletecektir.

BBP’nin önümüzdeki günlerde yapacağı Kongrede genel başkanlık için birçok kişinin adı dolaşıyor. Hariçten gazel okuyarak, şu olsun, bu olsun diye herhangi bir ismi empoze edecek değilim. Ama BBP’nin ilkelerini en az bugün yönetimde bulunanlar kadar bilirim. BBP tabanının ulusalcılarla, sistemle dans edenlere geçit vermeyeceğine inanıyorum. Parti değiştirme, takla atma rekoru kıranlara da teveccüh etmeyeceğini düşünüyorum. Ama ilkelere bağlılık adı altında hırsı yeteneğinden büyük kişilere de teslim olmamasını dilerim.

Başta da söyledim, ben harekete hizmet edenlerin mutlaka ödüllendirilmeleri gerektiğini düşünenlerdenim. Şimdi Koray Aydın’ın ne hizmeti var diye düşünenler olabilir. Mehmet Haberal tutuklanır tutuklanmaz hastaneye koşup dava arkadaşını ziyaret etmesini yadırgayanlar da olabilir. Bunlar küçük ayrıntılar, Aydın’ın bu harekete öyle bir hizmet ve katkısı var ki, olayı bana anlatan aziz dostum Cemal Erkoç’un ifadesiyle Yazıcıoğlu’nun dışında çok az kişi bilir bu gerçeği.

Müsaade ederseniz anlatayım, daha fazla beklersem bazılarının dayanamayıp kusacaklarını biliyorum çünkü.

Yazıcıoğlu bir Konya ziyaretinde, anlatır,” partiyi kurduğumuz günden beri birçok sıkıntı ile karşılaştık. Parasızlık, imkânsızlık, kendimizi ifade edecek zemini bulamamak bunların en başında geliyordu. Birçok kış, kaloriferleri yakamadık. Elektrik, su, telefon parası ödemekte büyük güçlükler çektik. Yine öyle sıkışık olduğumuz dönemlerden biriydi. Nereye müracaat etmişsek para bulamamış, günler geçmesine rağmen personelimizin maaşını ödeyememiştik. Kara, kara düşünüyor, bir türlü bir çıkış yolu bulamıyordum. Çok bunaldığım bir gün, partinin avukatı aradı. Başkan, bende paranız var gönderiyorum demesin mi? Ne parası demeye kalmadan Avukat, hani Koray Aydın, partiyi kurarken Özal’dan para aldığınızı söylediği için manevi tazminat davası açmıştık ya, kazandığımız tazminatı almak için İcraya vermiştim, bugün baktım parayı yatırmış, çektim gönderiyorum… O para o kadar işimize yaradı, o kadar bizi çaresizlikten kurtardı ki anlatamam. Hem personelimizin maaşını ödedik, hem faturalarımızı yatırdık. Yani bilmeden Koray Aydın’ın bile bu partiye katkısı olmuştur”

Şimdi Koray Aydın’ın neden genel başkan olmasını istediğimi anlıyor musunuz?

BBP’ye en kritik dönemde parasıyla katkıda bulunan birini her halde unutacak değiliz. Onun için, BBP delegesi ne düşünürse düşünsün benim genel başkan adayım Koray Aydın’dır.