Hüseyin Öztürk

Hüseyin Öztürk

Değişen Türkiye, dışarıdan daha iyi görülüyor

Değişen Türkiye, dışarıdan daha iyi görülüyor

Türkiye’nin büyüklüğünü anlamak için uzak-yakın demeden bir kere de olsa ülke sınırlarının dışına çıkmak gerekiyor. Her yurtdışı seyahatimde bu gerçeği defalarca görüyor, anlıyor ve memleketime çok daha güçlü bir inançla sahip çıkmaya çalışıyorum.
Almanya’nın küçük ama en önemli sanayi şehri Hannover’den bu gözle ülkeme bir daha baktım. Tarihine, ekonomisine, sosyal hayatına, kültürüne, insanına dair ne varsa film şeridi gibi gözlerimin önünden geçirdim ve bütün kargaşa, kaos, entrikalara rağmen, Türkiye’nin ayakta durduğunu ve gelişmiş ülkelerle yarıştığını gördüm.
Birkaç yıl öncesine kadar sanayi fuarlarını görmeye giden ve güçleri yettiğince makine alabilen insanlarımız, bugün sanayi fuarını görmeye değil, sanayi fuarına ürettikleri teknolojiyi tanıtmaya ve pazarlamaya gitmekte. Bütün gelişmiş ülkelere karşı; “Ben de varım” demekte. İşte burası çok büyük bir onur ve gurur verici bir durumdur.
İstanbul Ticaret Odası Başkanı Dr. Murat Yalçıntaş ve ekibi, diğer fuarlarda da olduğu gibi “2009 Hannover Sanayi Fuarında da” yine Türkiye rüzgârı estirdiler. Böyle büyük ve yeni teknolojilerin tanıtıldığı fuarlara “İşte Türkiye, işte teknoloji” diyerek, omzu dik, alnı açık, bir şekilde girmek ve söz sahibi olmak, cidden çok özel bir onur.
Düne kadar Almanya’da işçiydik, bugün işveren konumundayız. Düne kadar Alman iş ve işçi bulma kurumlarına iş başvurusu yapanlar, bugün aynı kuruma işçi almak için başvuruyorlar. Düne kadar, “Hangi ülke, hangi yenilik yaptı, hangisi daha ucuz, onu alsam” diyenler, bugün dünya ile yarışan teknoloji üretip, pazarlama noktasına gelmişler.
Fuar alanına girdiğimde teknolojinin bu yıl çıldırdığını gördüm. Bu çılgınlık her yıl yerini başka bir çılgınlığa bırakacağa benziyor. İnsanoğlu tükettikçe, üretmeye de devam ediyor. Tüketimle üretimin yarıştığı bir zamanda, yarıştan geri kalanlar, eski teknolojilerle idare ediyor. Türkiye olarak nihayet eskilerle değil, yenilerle yarıştığımız gibi, yenilerin yenisini de yapma imkânına sahip olduğumuzu öğrendim.
Hannover fuarını gezerken, elbette önceliği kendi ülkemizden gelen kuruluşlara verdim ve ziyaret edebildiğim stantlardan aldığım bilgiler çok şaşırtıcıydı. Keşke bu teknolojiyi ve yenilikleri veya milletimizin çalışkanlığını, Ankara’daki siyasiler de görebilselerdi.
Ankara’daki siyasiler derken, tabiî ki iktidarı kastetmiyorum. Mevcut iktidar sayesinde Türkiye böylesine atılımlar yapmıştır. Bu gerçekleri muhalefet ve çeşitli rantçı çevrelerle bir kısım medyanın görmesi lazım gelir. Muhalefet ve yandaşları, kendilerini eleştirmeye kilitledikleri ve o fasit daireden dışarı çıkamadıkları için doğruyu ve güzeli fark edemiyorlar.
Oysa Türkiye’de ciddi bir sanayi devrimi yaşanıyor; fakat malum çevrelerin ülkenin geliştiğinden haberleri yok. Gerçi haberleri olsa da yine “duymazlıktan,” “görmezlikten” ve “anlamazlıktan” geleceklerdir. Çünkü böyle insanların en büyük özelliği, ileriye doğru yürümek değil, geri geri yürümektir.
İTO’nun öncülüğünde ve organizesinde gerçekleşen organizasyonla 192 Türk firması, dünya ile yarışmak üzere Hannover’deki yerlerini almışlardı. Fuar alanında yer alan bütün salonları gezmek için en az bir hafta ayırmak gerekirmiş. Öyle büyük bir alan ki; hemen hemen teknoloji üreten dünyanın bütün ülkelerinden firmalar katılmışlardı.
Devletimiz ve milletimiz için çalışan elbet çok insan vardır ve her birinin çabasına saygı duyarım ama iki insan var ki; her ikisinin de enerjisine hayranım. Birisi Başbakan R. Tayyip Erdoğan. Diğeri İTO Başkanı Dr. Murat Yalçıntaş.
Fuarın ikinci günü Dr. Murat Yalçıntaş, ayağının tozuyla fuar alanına geçerek stantları gezdi. Bu arada Başkonsolosluğumuzu ziyaret etti. Hemen ardından Aşağı Saksonya ekonomi bakanıyla görüşüp ticari anlaşmalar üzerine mutabakat sağladı. Oradan çıktı, Almanya’daki işadamlarıyla toplantı yaptı, o da yetmedi, ertesi gün yine fuarda temaslarda bulunarak, bir başka toplantı için İspanya’ya geçti.
Allah, başta Erdoğan ve Yalçıntaş olmak üzere onlar gibi memleketimiz ve milletimiz için enerji tüketen herkesin yar ve yardımcısı olsun. Bana düşen, ülkemiz ve sağduyu sahibi insanlarımız adına dua etmek ve hizmetlerine destek olmaktır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hüseyin Öztürk Arşivi