Mustafa Özcan

Mustafa Özcan

Yalancı değil, kaypaklar

Yalancı değil, kaypaklar

Elbette Yahudileri toptan suçlamak niyetinde değilim. Lakin azınlık değil çoğunluk olarak da bazı problemleri var. Zaman zaman aktif kötü azınlık, pasif kötü çoğunluğu peşinde sürükleyerek milletleri inhiraf ve infilak ettirebilir. Yolundan ve kabından çıkartabilir. Lakin Yahudilerde bu cibilliyet ve damar en azından bazı dönemlerde kökleşmiş sayılabilir. Mavi Marmara ile alakalı son İsrail raporu aslında bu karakterin yalancı değil aynı zamanda kaypak olduğunu da bir kez daha tescillemiştir. Malumu i'lam etmiştir. Neden uluslararası bir tahkim heyetine yanaşmıyorlar? Tarafsızlığından emin olmadıkları ve şüphe ettikleri için mi yoksa tek yanlı palavradan hükümler inşa etmelerine imkan vermediğinden dolayı mı? Raporun özrü kabahatinden daha büyük. Sadece istihbaratta bir kusur olduğu ve buna yönelik askeri üst mercilerde talimat eksikliği olduğu ileri sürülüyor. Sanki cinayet tebrik ediliyor. Furkan Doğan gibi gençleri yakın mesafeden öldüren komandolar için hiçbir kınama yok. Tabii kendi raporlarında tüy de dikmişler ve gemiden komandolara ateş açıldığını ve bu ateşten dolayı bir komandonun dizinden yaralandığını ve kurşun isabet ettiğini ileri sürüyorlar. 'Utanmıyorsan istediğini söyle' ifadesinin çağrıştırdığı gibi İsrail hayasını, utancını da kaybetmiş. Arsız ve yüzsüz olmuş. Keza bedeni savunma amacıyla gemiden sökülerek kullanılan sopa ve benzeri maddeler de silah kapsamına dahil edilmiş. Bu kapsamda mütalaa ediliyor. Eskiden Acem palavrası diye bir deyim vardı şimdi bu deyim ve tabir İbrani Palavrası olarak değiştirilmeli. Dolayısıyla gemi baskınına ilave olarak bu rapor da ikili ilişkiler üzerine tuz biber ekecek ve kalıcı hasar bırakacaktır. Tamiri mümkün değildir. İsrail bu küstahlığıyla birlikte kalmamış aynı zamanda Knesset Milletvekili Hanan Zubi'yi de cezalandırmıştır.

İsrail Parlamentosu (Knesset), Arap kökenli milletvekillerinden Hanan Zubi'nin, Mavi Marmara gemisinde yer almasından dolayı birtakım haklarından mahrum edilmesine karar verdi. Parlamentonun 16 oya karşı 34 oyla kabul ettiği yaptırımlar arasında, Zubi'nin diplomatik pasaportunun elinden alınması, yardım filosuna katılması ve bununla ilgili olarak ileride ortaya çıkabilecek muhtemel tüm davalara karşı mali desteğin kesilmesi ile parlamento üyesi olarak gideceği denizaşırı seyahatler ile ilgili tüm ayrıcalıkların sonlandırılması yer aldı.

İsrail apaçık bir surette Mavi Marmara gemisine ve mirasına savaş açmışken Kaddafi ailesi de buradan kendilerine pay çıkartmak isterken baltayı taşa vurdu ve dalga kıran bir rol oynadı. Kazanımlara başka türlü zarar verdi. İran ve Lübnan'da Hizbullah çevreleri ile birlikte anılan diğer girişimler gibi bu son girişim de sonraki girişimlerin önünü almış ve kesmiştir. Son ana kadar da rotayı Gazze'den kaydırmadıklarını açıkladılarsa da bu doğru çıkmamıştır. Sadece insanları birkaç gün oyalamak ve kandırmak için değer mi? Böyle ciddiyetsiz girişimler İsrail'i daha cesur ve kararlı hale getirmektedir. Nitekim, İsrail çuvalcısı olan Ayalon da Emel gemisiyle ilgili son durumu böyle değerlendirmiştir.

Libya gemisinin amacına ulaşamamasını Ayalon:"'Mavi Marmara konusundaki kararlılığımız etkili oldu" sözleriyle değerlendirmiştir. Halbuki, burada kararlı olması gereken Gazze'ye gemi kaldıran Libyalı yetkililer değil midir? Lakin nükleer tesislerini anahtar teslimi ABD'ye veren bir ülkeden ne başka ne beklenebilir? İsrail Dışişleri Bakan Yardımcısı Ayalon, Gazze'nin yerine Mısır'a gitmeyi kabul ettiği bildirilen Libya gemisi sorunundan ülkesinin "galip" çıktığını öne sürerken, İsrail'in "Mavi Marmara" konusundaki kararlığının, "etkin politika"sına katkıda bulunduğunu da savundu. Kudüs'teTürk Büyükelçisi'ni alçak koltuğa oturtarak aşağılayan ve bu nedenle ikili ilişkilerde diplomatik kriz çıkartan, İsrail Dışişleri Bakan Yardımcısı Danny Ayalon, İsrail Radyosu'na yaptığı açıklamalarda ABD ve AB'nin Libya gemisi kaptanını, İsrail'in, Gazze yerine Mısır'a yönelmesi talebini kabul etmeye çağırmasının, İsrail'in politikasını "meşrulaştırdığı"nı savunmuştur. Keza Almanya kendi topraklarında IHH ile aynı ad altında faaliyet gösteren yardım kuruluşlarını yasaklayarak da benzeri bir dayanışma gösterisinde bulunmuştur. Jerusalem Post'a göre, İsrail'in, "Mavi Marmara" konusunda gösterdiği kararlılığının, İsrail'in "etkin politika"sına katkıda bulunduğunu da öne sürdüğü açıklamaları sırasında İsrail'in, Libya gemisi sorunundan "zafer" ile çıktığı görüşünü savunmuştur. Ayalon, Mısır'ın Libya gemisindeki kargoyu incelemesine ilişkin bir soru üzerine de Gazze'de Hamas'ın silahlanmasının önlenmesinin, İsrail ve Mısır'ın ortak çıkarına olduğunu savunmuştur. Libya gibi sorumsuz ülkelerin yaptıklarıyla kaypaklara ve yalancılara gün doğmuş oldu. Herkes herkesten rol çalmaya kalkışırsa olacağı budur.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mustafa Özcan Arşivi