Mustafa Özcan

Mustafa Özcan

Mısır'da kanal kıyımı

Mısır'da kanal kıyımı

Mısır'da sekülerizm mezbahında İslami kanallar kurban ediliyor. Ya da Nilsat'ta kurban bayramı İslami kanallar kurban edilerek kutlanacak. Mısırlı emekli askerlerin yönettiği Nilsat uydusu aracılığıyla yayın yapan yaklaşık 12 İslami kanal kapatılırken 20 kanal da uyarı aldı. Kapatılan kanallardan birisinin adı Nesaim er Rahme yani rahmet esintileri. Yani Mısır kurban bayramına girerken rahmet esintilerini kesme kararı aldı. Nesaim er Rahme kanalıyla birlikte kapısına kilit vurulan diğer kanallar arasında Rahmet, Hikmet ve Safa gibi kanallar da var. Mısır Tanıtma Bakanı Enes Faki'nin palası eski İran Başyargıcı Ayetullah Halhali'ninki gibi keskin veya Mısır'dan bir örnekle Karakuşi gibi kimsenin gözünün yaşına bakmıyor. Söz konusu, kanalları kapatma nedenleri aslında toplumsal gerginliği tırmandırmak ve fitneyi körüklemek. Bu sözlerin açılımında Şia'nın inançlarına ilişmek ve Hıristiyanlığa sataşmak var. Toplumsal fitne ve kargaşa böyle çıkıyormuş. Eskiden İsrail'e sataşanlar feci şekilde paylanır ve tecziye edilirlerdi. Bu bağlamda, Muhammed Mütevelli Şaravi, tefsir derslerinde İsrail'e sataşmaktan dolayı İsrail tarafından şikayet edilmişti. Mustafa Mahmut, el İlmu ve'l İman adlı şahaser bir program yapıyordu onu bile yayından kaldırmışlardı. Şimdi ise Hıristiyanlığa ilişmek tabu haline geldi. Bu kanalların kapatılmasının arkasında İslam'a kendi ülkesinde tahammülsüzlük var. Onun dışında elbette ki Hıristiyanları ve Yahudileri kayırıyorlar. Nesaim er Rahme kanalının sahipleri ve yöneticileri kendilerinin bahsedilen türde yayınlar yapmadıklarını ve bunun Ezher'in teşkil edeceği tarafsız bir inceleme kurulu tarafından da incelenebileceğini söylüyorlar. Kapatılan kanalların sahiplerinden bazıları kendilerine kesinlikle bir ön uyarı yapılmadığını ve kanallarını re'sen kapattıklarını söylüyorlar. Nesaim er Rahme'nin Yönetmeni Muhammed Hassan gerekeni yapacaklarını ve gerekirse kanallarını Nilsat'ın dışında da olsa yaşatacaklarını ifade ediyor. Resmi çevrelerin ağızlarına fermuar çekmek istediklerini ama buna müsaade etme niyetlerinin olmadığını beyan ediyor.

Buna mukabil, Bakan Enes Faki kendi açısından basın özgürlüğünün haddi aşmak anlamına gelmediğini ifade ediyor. Kapatılan kanalların sahipleri kapatılma nedenlerinin Ehl-i sünnet çizgisini temsil etmek oluğunu ileri sürüyorlar. Bu bağlamda, Nilsat üzerinden Irak'ta işgal yanlısı yayın yapan Şii kanallarına ilişilmediğini ve keza etliye sütlüye karışmayan sufi kanalların da muaf tutuluğunu savunuyorlar. Ve yine kanal kıyımının sadece Mısırla sınırlı olmadığını paralel bir zamanlama ile Nursat üzerinden yayın yapan kimi Ürdün ve Bahreyn kanallarının da aynı akıbete maruz kaldığını ifade ediyorlar. Dolayısıyla bu kanalların kapatılmasında sadece dahili faktörler değil harici faktörlerin de rol oynadığını düşünüyorlar. Bu çerçevede, Dini Söylemin Yenilenmesi projesinin mimarı olan Amerikan parmağının aşikar olduğunu ifade ediyorlar. Mağdur kanalların yetkilileri ABD'nin kendilerini Vehhabi olarak damgaladığını ve bu şekilde üzerlerine gelindiğini ifade ediyorlar. Mecd gibi uyarılan kanallardan regülasyon/ehlileştirme karşılığı istenilen bazı talepler var. Spikerlerin sakallı veya dini kıyafetli olmaması. Dini yayınların toplam yayın süresinin yarısını aşmaması. Buna mukabil, yeterli miktarda müzik yayını, film ve tiyatroya yer verilmesini şart koşuyorlar. Keza yeni programlarda ses ve görüntü olarak kadınlara yer verilecek. Şiiliğe taarruz edilmeyecek ve Hıristiyanlığa ilişilmeyecek.

Sağır sultan duysa da galiba Mısırlılar Cezayirlilerin feryadını duymadılar. Cezayir Din İşleri ve Vakıflar Bakanı Ebu Abdillah Gülamullah, ülkesinin küreselleşme bağlamında Hıristiyanlaştırma taarruzu ile karşı karşıya kaldığını beyan etmekte. Nilsat yetkilileri, kanalları kapatma kararını hoşgörüsüzlük iklimini yayma gerekçesine bağlıyorlar. Esasında, günümüzde hoşgörüsüzlük deyimini 'kural' olarak okumak lazım. Bu durumda hoşgörü ise her türlü kuralsızlık, kayıtsızlık ve light bir hayat demek. Kimse kimseye karışmayacak. Özellikle de dini anlamda. Herkes nefsi ne isterse onu yapacak. Ya da hoşgörü en azından dini alanda anomi yani kuralsızlık demek. İslami kanallar yeni şartnamelere göre şayet dansöz oynatsalar bile İslamiliklerine bir halel gelmeyecek. Yeter ki irtica olmasın!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mustafa Özcan Arşivi