Dünkü yazımda mason dayanışmasından söz edeceğim demiştim. İşte o hikâye.

Öncelikle Adnan Menderes’e Allah rahmet eylesin.

Elbet Menderes’in masonlukla bir ilgisi yoktur ve mason değildir. Yalnız mason dayanışması sonucu en yakınında özellikle masonlar bulundurulmuştur.

Rahmetlinin en çok şikâyet ettiği mevzulardan birisi de masonlardan çektiğidir.

Dikkat ederseniz, Menderes’in idamından sonra Adalet Partisi’nin başına, en güçlü aday rahmetli Saadettin Bilgiç olmasına rağmen kimin getirildiği malumdur.

Geçelim. Yazacaklarım bunlar değildi ama laf lafı açtı işte.

Niye söze Menderes’ten başladım. Mason dayanışmasındaki hikâyenin ortasında Kocatepe Camii var da ondan.

Bugünkü Kocatepe Camii değil tabii. Bugünkü Kocatepe Camii’ni mason dayanışmasından kurtarıp, mevcut mimarisine kavuşturan Adnan Menderes’tir.

¥

Rahmetli Menderes, Başbakanlığı sırasında Ortadoğu gezisine çıkar. Irak Kralı Menderes’e iki Arap atı hediye eder.

Menderes bu atların satılmasını ve parasıyla Kızılay’da bir arsa alınarak cami yapılmasını ister.

Menderes’in en yakınındaki masonlar tarafından Kızılay’ın ortasına cami yapılması bir şekilde engellenir ve Kocatepe’ye yapılması sağlanır.

Kocatepe’ye yapılacak camiinin mimarı olarak da Vedat Dalokay seçilir. Tepeye bir cami yapılacaktır ama hiçbir yerden görünmeyecektir. Şart budur.

Plan dahilinde bir başka kural daha vardır. Camiye kilise gibi sıralar konulacaktır ve ibadet bu şekilde yapılacaktır.

Hatta bir de cami derneği kurulur ve bu derneğin tüzüğü, bir daha cumhuriyet tarihinde asla görülmeyecek şekilde resmi gazetede yayınlanır.

İşte mason dayanışmasına dair bir örnek.

Neyse, proje Menderes’in önüne geldiğinde gözleri yerinden fırlar. Rahmetli ve etrafındaki iyi insanlar, oyunu görerek reddederler.

¥

Yalnız masonlar reddedilmeyi sevmezler. Bu proje mutlaka uygulanmalıdır. Bundan sonraki camiler tek tip olarak inşa edilmelidir.

Bu projenin halk arasındaki ismi ise “mezar camilerdir.” İçine giren kendisini mezara girmiş gibi hissetmelidir. Ruhen bunalmalı, hemen kendisini dışarı atmalıdır.

Proje Pakistan’a teklif edilir. Nasıl olur bilinmez, proje Pakistan’da biraz değiştirilerek uygulanır fakat oradaki Müslümanlar tarafından da ilgi görmez.

Bu reddedilişler, Dalokay ve kardeşlerinin zoruna gider. Malum kesimin kabul edemediği tek şey reddedilmektir çünkü.

Haliyle bu reddediliş, desteği gerektirir ve öyle destek verilir ki, Dalokay Ankara Belediye Başkanı seçtirilir.

Menderes’in özlemi Kocatepe Camii’ne gelince.

Öncelikle cami derneğindeki Dalokay zihniyetli taraflar yapılan kongreyle bertaraf edilir ve camiye sahip çıkacak insanlar işbaşına gelir.

Bu insanlardan ilki Kocatepe Camii’ne büyük emek harcayan İsmail Hakkı Yılanlıoğlu ile Hasan Aksay’dır.

Menderes kendi arsasını satıp, camiye 100 bin lira bağışta bulunur. Ve Kocatepe’nin temeli Menderes’e, açılışı da Rahmetli Özal’a nasip olur.

Menderes, Özal ve Yılanlıoğlu’nun ruhu için el Fatiha.