Serdar Arseven

Serdar Arseven

Genelkurmay açıklamasını yazacaktık ki... Ah Kocatepe!..

Genelkurmay açıklamasını yazacaktık ki... Ah Kocatepe!..

Twet’ten (@sarseven) Genelkurmay Başkanlığı’nın bu sütuna yaptığı “müspet” açıklamadan bahsetmiş, konuyu bugünkü yazımızda ele alacağımızı duyurmuştuk. Ne yazık ki, Afyon’dan 25 şehit haberi geldi!..


Gece vakti mühimmat sayılırken bir “kaza”, patlama ve yine yürek yanıkları!..

Afyon’daki patlamanın “ince” noktalarına, kahreden soru işaretlerine yazımızın sonlarında vurgu yaparız da merakta bırakmamış olmak için o “müspet açıklama”dan bahsedelim:

Zafer Bayramı’ndan bir gün önce yayımlanan “Kahraman Mehmetçik, Ne Yaşar Ne Yaşamaz!” başlıklı yazımızda, aslanlarımızın “izin” yollarında nasıl soyulduğunu belirtmiştik.

Özellikle, bazı –özel- uçak ve otobüs firmalarının Mehmetçik’e uyguladığı “katmerli” fiyat tarifesini masaya yatırdığımız yazıyla ilgili olarak, Genelkurmay’dan arandık.

Yazımızı; “Genelkurmay İletişim Daire Başkanı Sayın Tuğgeneral Ertuğrul Gazi Özkürkçü, kahraman ‘şehit adaylarımızın’ ulaşım vesaire zorluklarını aşmak için ne gibi çalışmalar yürütüldüğü konusunda bir açıklama yaparsa...” notuyla bitirdiğimizden...

Sayın Özkürkçü Paşa aradılar ve sağolsunlar bunun çok önemli bir mesele olduğunu, Mehmetçik yararına yazılar kaleme almamızdan memnuniyet duyduklarını belirttiler.

Ben de, uygulamaya ilişkin kanaatlerimi biraz daha tafsilatlı olarak dile getirme imkanı buldum.

Sayın Özkürkçü’nün verdiği bilgiye göre, Milli Savunma Bakanlığı/Genelkurmay Başkanlığı Türk Hava Yolları’ndan terör bölgesinde görev yapan Mehmetçikler için yüzde 40 oranında indirim istemiş.

Türk Hava Yolları yönetimi de, cevabi yazısında yüzde 25’lik indirim oranını uygun bulduğunu bildirmiş.

İyi.

Esas mesele, Türk Hava Yolları’nda değil, özel havacılık şirketlerinin indirim uygulamasında.

Genelkurmay’ın bu konuda bazı girişimlerde bulunduğunu ancak özel şirketlerin nedense buna yanaşmadığını duymuştuk.

Bunu Sayın Özkürkçü Paşa’ya teyit ettirmek istedik.

Kendileri bu konuda herhangi bir değerlendirmede bulunmamakla birlikte “Mehmetçik için böyle bir indirim yapılması halinde memnuniyet duyacaklarını” belirttiler.

Bakalım, özel havacılık şirketleri Mehmetçik’i –affedin- kazıklamaya devam edecekler mi?..

Tabii sadece şirketlerden beklenmez “fedakarlık”; Askeriye’nin elinde nice C 130, C 160 var.

Bunlar organize edilirse, askerimizin Ankara, İstanbul, Erzurum, Samsun, İzmir, Adana, Diyarbakır gibi merkezlere “ücretsiz” olarak nakledilmesinde kullanılabilir...

Bu da yeni bir teklif.

Bu ara notları düştükten sonra gelelim; Afyon’daki patlamaya...

Bu mühimmat, bomba vs, sayım işinin niçin gece vaktine bırakıldığını anlamadım!..

Talimname şubelerde sıkı sıkıya kopya edilen NATO kaynaklarına hem de tercümelerinden değil orijinallerinden baktım, sayıma ilişkin güvenlik tedbirleri arasında “geceye ağırlık verilmesi” yok!..

Sonra: sayım işi onca er ve erbaş tarafından mı yapılmalı!

Bir sayımı bunca er ve erbaşın da bulunduğu ortamda yaptınız mı, güvenlik meselesini riske atmış olmaz mısınız?..

Bakıyoruz, 25 şehit ve yaralılara; astsubay var, uzman var, diğerleri er ve erbaş.

Bu iş üst düzey uzmanlık gerektiren bir iş değil mi?..

Sonra askeri yetkililer, itfaiye ve ambulansların içeri girmesi için neden “sabah saatlerini” işaret ettiler?..

Jeneratör mü yoktu!..

Biz, sosyal medyadan “Sabahı beklemeyin!” diye bas bas bağırırken, neyse ki devreye Başbakan Erdoğan girdi, “derhal içeriye!” emrini verdi de, gecenin 1.30’unda giriş gerçekleşti!..

Sayın Başbakan müdahale etmeseydi, giriş sabaha kadar bekletilecekti.

Peki ama neden?..

Birbirleriyle alakasız yerlerdeki binlerce bomba aynı anda nasıl olur da patlar?..

Kaza!..

*

Acımız o kadar büyük ki, soru sıralama faslının devamını sonraki yazılarımıza bırakmaktan ötesini yapamıyoruz.

Askerlerimiz parçalanmış durumda.

Kimlik tespiti için “DNA” gerekli.

Bunu Afyon’da yapma imkanı yokmuş...

Şu sıralar, Kahramanlarımızın organları GATA’ya getiriliyor.

Biz de GATA’nın oralarda!..

Yazık!..

Allah Rahmet Eylesin.

Yaralılarımıza acil şifa.

Soruşturmada ise aman hiçbir “nokta” atlanmaya!..

Bir de bakmak lazım; bu vahim “kaza”dan dolayı kaç istifa!..

Önceki ve Sonraki Yazılar
Serdar Arseven Arşivi