Mehmet Talu

Mehmet Talu

Hacc kayıtları başladı, hacc farzdır - 3

Hacc kayıtları başladı, hacc farzdır - 3

Bu İbrahimî çağrıyı duymak istemeyenler, davetin kimden geldiğini, davetçinin kim olduğunu ve davette neler kazanacağını dikkate almalıdırlar. Aksi takdirde bu çağrıya icabet etmeyip, son çağrıya katılmak yani ölmek durumunda kalmaları halinde, neler kaybedeceklerini de düşünmeleri gerekmektedir. Önemle bak: Haccı, mazeretsiz olarak terk etmenin vebali!

Her yıl tekrarlanan bu çağrıyı “lebbeyk!” diyerek kabul etme bahtiyarlığına eren Müslüman da, bunun herhangi bir ülkeye sıradan yapılmış bir seyahat davetiyesi olmadığını bilmelidir. Bunun çok çok özel bir çağrı olduğunu, kendisinin de ALLAH Teâlâ’nın seçkin davetlileri arasına girdiğini ve O’nun huzuruna hangi ruh hali ile gideceğini idrak etmelidir. Kısaca, bu çağrıyı, niçin ve nereye çağrıldığını anlamalıdır.

“Hac ve umreyi ALLAH Teâlâ için tamam yapınız…”

Bu âyet-i kerimeler, haccın Müslümanlara farz kılındığını ve bunun bir “ALLAH Teâlâ hakkı” olduğunu ifade etmektedir.

Haccın farz olduğunu bildiren bir çok hadîs-i şerif vardır. Abdullah b. Ömer (R.A.) den rivayete göre Resûlullah (S.A.V.) Efendimiz şöyle buyurdu:

“İslâm beş temel esas üzerine kurulmuştur: ALLAH Teâlâ’dan başka ilah olmadığına ve Muhammed’in ALLAH Teâlâ’nın Resûlü olduğuna şehadet etmek, namaz kılmak, zekât vermek, haccetmek ve Ramazan orucunu tutmak.”

Bu hadîs-i şerifte “hac” ibadeti İslâm’ın beş temel esası arasında zikredilmiştir. Hakiki Müslüman olabilmek için işbu beş temel esası yapmak zaruridir.

Hz.Ömer (R.A.) anlatıyor: Bir gün Hz.Peygamber (S.A.V.) Efendimizin huzurunda bulunduğumuz sırada elbisesi bembeyaz, saçları simsiyah, yoldan gelmiş bir hali olmayan ve hiç kimsenin tanımadığı bir adam çıkageldi. Hz.Peygamber (S.A.V.) Efendimizin yanına sokuldu, önüne oturdu ve dizlerini Hz.Peygamber (S.A.V.) Efendimizin dizlerine dayadı, ellerini kendi dizinin üzerine koydu ve şöyle dedi:

- Ya Muhammed! Bana İslâm’ı anlat, İslâm hakkında bana bilgi ver! Hz.Peygamber (S.A.V.) Efendimiz şöyle buyurdu:

“İslâm, ALLAH Teâlâ’dan başka ilah olmadığına ve Muhammed’in ALLAH Teâlâ’nın Resûlü olduğuna şehadet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekatı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirebilirsen Kâbe’yi ziyaret etmen, hac yapmandır.”

Hz.Peygamber (S.A.V.) Efendimiz Cebrail’e verdiği cevapta hem hac ibadetinin İslâm’ın beş temel esasından biri olduğunu, hem de bu ibadeti ancak imkânı olanların yapmakla yükümlü olduğunu bildirmiştir.

Ebu Ümame (R.A.) den rivayete göre Resûlullah (S.A.V.) Efendimiz:

“Rabbinize ibadet ediniz! Beş vakit namazınızı kılınız! Ramazan ayındaki orucunuzu tutunuz! Beytinizi yani Kâbe’yi haccediniz! Mallarınızın zekâtını gönül hoşluğu ile veriniz ki, Rabbinizin cennetine giresiniz.” buyurdu.

Abdullah b. Abbas (R.A.) den rivayete göre Resûlullah (S.A.V.) Efendimiz şöyle buyurdu:

“İslâm’da saruret yani hac yapmamak yoktur.”

Saruret: Hiç hac yapmayan veya Ruhbanlarda olduğu şekilde evlenmeyip, bekâr kalan kimseye denir. Görüldüğü üzere hadîs-i şerif, hac yapabilecek güçte olan kimseye, kadın olsun, erkek olsun haccetmemek için ileri sürebileceği her çeşit mâzeret kapısını kapatmaktadır.

Bakara sûresi:196

Buharî, İman:l, No:8, 1/12; Müslim, İman:19-22; Tirmizî, İman:3; Nesâî, İman:13

Müslim, Îmân:1, No:1, 1/37; Buhârî, Îman:37

A. b. Hanbel, No:21757, 5/262

Ebu Dâvud, Menasik:3, No:1729, 1/540

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet Talu Arşivi