Prof. Dr. Namık Açıkgöz

Prof. Dr. Namık Açıkgöz

Osmanlıca Niye Öğren(T)ilemiyor?

Osmanlıca Niye Öğren(T)ilemiyor?

Başlığı mahsus öyle yazdım. Osmanlıca öğrenmeye çalışanlar “öğrenilemiyor”, öğretenler de “öğretilemiyor” diye okusun.

Osmanlıca ile resmî ilişkim, 1976 tılında fakültede başladı; 1982’den beri de üniversitelerde Osmanlıca dersi veriyorum.

Osmanlıca dediğin nedir? “Hemze” dâhil 32 harf ve bir garip “şedde”ceğiz. Yani Latin alfabemizden 3 harf ve 1 şedde fazlalığı var.

Dünyada, ikinci sırada yer alan Çin harflerinden sonra, üçüncü sırada yer alan Arap harfleri, onca insan tarafından rahatça öğreniliyor da, bizim gençlerimiz tarafından niye öğrenilemiyor?

Türkiye’de üniversite tahsili yapmaya gelen Japonlar, İngilizler, Çinliler, Fransızlar, Almanlar, Kanadalılar tarafından kolayca öğrenilen Osmanlı harfleri, daha düne kadar dedelerinin kullandığı harfleri, bizim gençlerimiz niye öğrenemiyor?

29 harflik bir alfabenin yanında, 3 harf ve bir işarette mi kopuyor kıyamet?
Bizim gençlerimizin bu harfleri öğrenememesinin sebebi 3 harf ve 1 şekil mi yani? Bu 3 şekil ve 1 işaret, bizim gençlerimizin öğrenme istiâbını mı aşıyor?

Yedi bin civarında logogram (şekilden oluşan kelime)’dan oluşan Çin harflerini bir buçuk milyar civarında insan öğreniyor da, 32 şekil ve 1 işaretten oluşan Osmanlı harflerini bizim gençlerimiz niye öğrenemiyor?

Dedeleri öğreniyordu da, torunları niye öğrenemiyor?

Osmanlı harflerini öğrenmek çok mu zor?

Bizim gençlerimiz geri zekâlı mı?!...

Hayır!...

Ne Osmanlı harfleri zor, ne de bizim gençlerimiz geri zekâlı!...

 

Bizdeki problem ideolojiktir.

Bizden başka dünyanın hiç bir yerinde, harf değişikliği (devrimi?) yapılmamış ve gene dünyanın hiçbir yerinde, terk edilen harflere bu kadar ideolojik bakılmamıştır.
Harf dediğin nedir yaa?... Allah’ın bir kaç “şekil”i; yani bir kaç “işaret” veya “resim”i... Hiç “işaret, şekil, resim”in ideolojisi olur mu? Dünyanın hiç bir yerinde olmaz ama bizde olur!...

Köktürk runik harflerinden Soğd harflerine geçildiğinde, Köktürk runik harfleri kötülenmemiştir. Soğd alfabesinden Arap harflerine geçildiğinde de Soğd harfleri kötülenmemiştir ama Latin harflerine geçtiğimizde, Osmanlı harflerini kötülemek, bir devlet politikası olmuştur. Bu politika uzun yıllar devam etmiştir. Türkiye’de 5-6 nesil, Osmanlı harfleri için “kargacık-burgacık, öğrenilmesi zor, kaka harfler” denerek ve hatta bu konuda karikatürler çizilerek yetişmiştir. (Karikatürün sol tarafından yeni harflerin girmesini; sağ taraftan da yorgun, bitkin Osmanlı harflerinin gidişini gösteren o karikatürü hatırlayın.)

1976’da üniversite tahsiline başladığımdan beri, Osmanlı harfleri karşısında, gençlerin çoğunun, “Öğrenilmesi zor” peşin hükmünü taşıdıklarını gördüm. Bu peşin hüküm, cumhuriyetin yanlış batılılaşma politikasının bir sonucudur.

Evet!... Osmanlı harflerinde bir takım sorunlar vardı ama bu sorun “öğrenme” odaklı değil, “dilin yazılı olarak ifadesi” odaklı idi. 19. yüzyılın ortasından itibaren Osmanlı harflerinin “dilin yazılı olarak ifadesi” konusu tartışılmıştır ama hiç bir tartışmada “öğrenme zorluğu” sorun hâline getirilmemiştir. Çünkü böyle bir zorluk yoktur. Zorluk, harflerde değil, zihinlere vurulan ideolojik kilitte/kettedir.

Osmanlı’nın her şeyine düşman olan cumhuriyet, basit birer şekil olan harflerine de resmen ve fiilen düşmanlık yapmıştır. Artık bu düşmanlık bitmeli; Osmanlı ile barışmalı ve helalleşmeliyiz.

11 senelik Ak Parti iktidarında, Osmanlı ile barışma ve helalleşme sağlanmış olmalıydı ve üniversitelere gelen gençler, hiç olmazsa basit birer şekilden ibaret olan harflere düşman olarak gelmemeliydi... 11 senede bu başarılamadı.

Hadi, iktidarlar bunu başaramadı... Osmanlı harflerini öğreten bizler ne yaptık?...Valla tevazua hiç gerek yok; ben üzerime düşeni yaptım ve Osmanlıca dersine girdiğim bütün sınıflarda, olumsuz peşin hükümleri kırdım ve öğren(t)me konusunda büyük ölçüde başarılı oldum.

Nasıl mı?...

Meslek sırrı...

Meslek sırrı ama bir gün anlatayım...



 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
16 Yorum
Prof. Dr. Namık Açıkgöz Arşivi