Hüseyin Öztürk

Hüseyin Öztürk

Her Dilin Kendine Has Tadı

Her Dilin Kendine Has Tadı

Dünya üzerinde kaç dil konuşulduğuna dair net bir tespitin yapıldığını sanmıyorum. Çünkü kayda girmeyen nice topluluklar ve nice diller var.
İster yerel, ister uluslararası olsun, konuşanlar ve anlayanlar tarafından her dilin kendine has bir tadı olmalı.

Ben bunu hem yurtiçinde hem yurtdışında defalarca yaşadım ve tattım. Son güzelliği de bayramda tattım. Yeğenim üç tane Nijeryalı öğrenci ile çıka geldi.
Müslüman olmaları hasebiyle; “Belki Arapça biliyorlardır” diye Arapça ve İngilizce, “hoş geldiniz” demeye kalmadan, Türkçe “hoş bulduk” deyiverdiler.
Dilimizin tadı, ağzımızın tadına haz katmıştı ve Türkçe öğrenmiş üç Nijeryalı öğrenci ile konuşup sohbet ettik.

Benzeri güzellikleri yurtdışında da sık sık yaşarım. Türk okullarından mezun olmuş veya Türkiye’de okumuş gençlerle karşılaştığımda gönüllü mihmandarlık yaparlar.

¥
Geçenlerde Çin’in diğer dünya ülkelerinden 30 bin öğrenci getirteceğine dair haber okumuştum.
AB üyesi ülkeler ve Amerika, zaten yıllardır öğrenci getirmekte ve her okuttukları öğrenciyi, kendi misyon şefleri olarak görüp değerlendirmekte.
Bu açıklamadan sonra “Acaba ülkemizde yılda ne kadar yabancı öğrenci öğrenim görüyor” diye merak edip, bilgi aradım.

Bizde yurtdışından öğrenci getirme projesinin ilk sahibi rahmetli Turgut Özal olmuş. Özal’dan sonra bu uygulama akamete uğramış.

AK Parti iktidarında bir hayli hız kazanmış ama son iki yılda yine bir azalma olmuş. Sebebi nedir bilmiyorum fakat meselenin ne kadar önemli olduğu ortada.
Türkiye artık her türlü baskı “izmlerinden” kurtulmuş, kabuğundan çıkmış, gelişen ve büyüyen bir devlet olmakla birlikte ayrıca üniversite zengini bir ülkedir.
Özellikle özel üniversiteler hızlı bir atakta. Devlet üniversitelerine çöreklenmiş “bir tarla bostan yan gel Osman” diyen dinazorlar görevleri bıraktıkça ve genç kadrolara teslim ettikçe buralar da iyileşecek.

Bu kadar zenginlik içerisinde yurtdışından öğrenci getirilmemesi veya gelen öğrencilerin azalmasının sebebi araştırmaya değer.

Başbakan R. Tayyip Erdoğan’ın yurtdışından öğrenci getirtilmesi ve Türkçe başta olmak üzere, memleketimizin ve milletimizin tanıtılması hususunda ne kadar istekli olduğu malum ve bu konuda bürokratları sürekli desteklemekte.

Başbakanlığa bağlı, “Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı” da bu işi üstlenmiş vaziyette.

¥
Kurum bünyesinde oluşturulan “Uluslararası Öğrenciler Daire Başkanlığı” Türkiye’nin uluslararası öğrenciler için sunulan yaşam kalitesi, imkân ve fırsatlar bakımından dünyanın önde gelen ülkeleri arasında yer almasını sağlamakta.
Bu amaçla, Türkiye’deki uluslararası öğrenci sayısını artırmak için çalışmalar belli bir program dâhilinde, “eğitim öncesi,” “eğitim süreci” ve “eğitim sonrası” olmak üzere üç aşamalı bir şekilde yürütülmekte.

Tüm bu çabalara rağmen, öğrenci sayısının gerilemesini değil, artırılmasını dileyelim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hüseyin Öztürk Arşivi