Hüseyin Öztürk

Hüseyin Öztürk

Kafkasların Ortak Karakteri Bağımsızlık

Kafkasların Ortak Karakteri Bağımsızlık

Kafkasya denilince haliyle akla Şeyh Şamil gelir. Yani Şeyh Şamil’i bilenlerin ve kabullenenlerin aklına.
Şeyh Şamil, Kafkasya’daki bütün bağımsızlık hareketlerinin önde gelen liderlerinden olmakla birlikte nice Türk boyları ve bu boyların liderleri de birer Şeyh Şamil’dir.
Baskı ve şiddet merkezli “Komünizm, Faşizm ve Sosyalizm,” insan fıtratına son derece ters bir sistemdir ve ömrü 70 ila 90 yıldır.
Dünyanın neresinde olursa olsun, ne Komünizmin ne Faşizmin ne de Sosyalizmin; dini ve milli hiçbir değerle barıştığı görülmemiştir.
Kafkaslar’da yaşayan halklara bu pencereden bakılmalıdır. Ayrıca dünyanın hiçbir yerinde bu kadar farklı milletler, böylesine küçük ve zor bir coğrafyaya sıkışıp kalmamıştır.
Tabi bu kadar farklı halkların bir de kendilerine ait dinleri ve dilleri vardır. Müslüman tüccarlar bölgeye ilk geldiklerinde Kafkasya’ya Cebelü’l-Elsine “diller dağı” demişlerdir.
Ticaret kafilelerinin 70 civarında tercümanla bölgeyi dolaştıkları kayıtlarda geçen bilgiler arasındadır.
İnsanoğlu yaratılış gereği bir inanca sahiptir ve bu inancıyla yaşamak ister, bunun için mücadele eder. Bu mücadele Kafkasya’da halen devam etmektedir.
……………….
İşte Ortodoks Hıristiyan bir nüfusa sahip Gürcistan, bu baskılara dayanamayarak neredeyse yüzyıldır bağımsızlık mücadelesi veren bir ülkedir.
Gürcistan’ın en rahat ettiği dönem, Osmanlıların bölgedeki 400 yıllık yönetimidir. Osmanlıların bölgeden çekilmesiyle bağımsızlıklarını kazandıkları 1991 yılına kadar huzur yüzü görmemişlerdir.
Sadece Ortodoks Hıristiyan halk mı? Elbet hayır! Müslüman Gürcüler, Abhazyalılar, Azeriler ve halen kanayan yara Ahıska Türkleri de aynı zulmü yaşamıştır.
Gürcistan’ın bağımsızlık sevdasına kısaca şöyle bir bakacak olursak, Kafkasların ortak karakterinin bağımsızlık olduğu daha iyi anlaşılmış olur.
Tekrar edeyim, sadece Gürcistan değil, tüm Kafkasya’daki bağımsızlık hareketleri, “Komünizme” ve çelimsiz biraderi “Sosyalizme” karşı bir direnmedir.
………………
Tarihler 26 Mayıs 1918 yılını gösterdiğinde Gürcistan bağımsızlığını ilan eder ve üç yıl sonra Kızıl Ordu, Gürcistan’ı işgal ederek, Mart 1921’de ülkenin bağımsızlığına son verir.
Tiflis’te Kafkasları ve Orta Asya’yı vahşet coğrafyasına çevirecek olan Bolşevik idaresi kurulur.
Gürcistan, Transkafkasya Sovyet Federe Cumhuriyeti’ne bağlanır. Bunun üzerine 1924 yılında tekrar bir ayaklanma olursa da Ruslarca bastırılır.
Sene 1936 yılını gösterdiğinde ise Gürcistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti kurulur ve Gürcistan, Sovyetler Birliği’nin 15 cumhuriyetinden biri olur.
SSCB’nin dağılma sürecine girmesinin ardından, Sovyetlerin çatısı ve tabanı çatlayıp, kapıları kırılırken, 1990 yılında Gürcistan’da yeni bir bağımsızlık hareketi başlar ve 28 Nisan 1991 yılında Gürcistan bağımsızlığını ilan eder.
Halen Gürcistan’da nüfusun yüzde 70’ini Gürcüler, yüzde 11’ini Ermeniler, yüzde 10’unu Ruslar ve geri kalanını da Abhazlar, Osetler ve diğer gruplar oluşturur.
Devam edecek.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hüseyin Öztürk Arşivi