Hüseyin Öztürk

Hüseyin Öztürk

Biz de Ekmel Diyelim

Biz de Ekmel Diyelim

“Her insan mizaç ve meşrebine göre kendi seçimini yapar.” Bu söz; Ekmel Bey’in şapka inkılabı mağduru babası merhum İhsan Efendi’ye ait.

Söze bakınca, oğul Ekmel Bey, mizacına ve meşrebine göre seçimini yapmıştır.

Ekmel Bey’i Cumhurbaşkanlığına aday gösterenlerin, Ekmeleddin İhsanoğlu cahili oldukları ilk dakikalarda anlaşılmıştı.

Yahu insan hiç olmazsa Google’ye, Ekmeleddin İhsanoğlu yazar ve oradan adını ezberler ve kimliği hakkında bilgi sahibi olur.

Babasının Yozgatlı İhsan Efendi olduğunu, Türkiye’de yapılan inkılâplar ve İslam âlimlerinin idamı üzerine, memleketini terk etmek zorunda kaldığını ve Mehmed Akif’le birlikte aynı vapurla Mısır’a gittiğini ve Akif’e uzun seneler yoldaşlık ettiğini söyleyelim.

¥

Yazının başlığındaki “Ekmel’e” gelince.

Ekmeleddin’in manası,“Dinini ikmâl etmiş,” “Dinini kâmilen yaşayan,” “Dini üzerine amel eden insan” demektir.

Bilerek veya bilmeyerek ya da telaffuz zorluğundan mıdır nedir bilinmez ama Ekmeleddin’in “din” kısmını atarak, kim “Ekmel” dediyse doğru bir tespit yapmıştır.

Şimdi;

Dinini ikmal etmiş bir insanın, CHP zihniyetiyle, Masonlarla ve bunlara koltuk değnekliği yapan “dünyevistlerle” bir işi olabilir mi?

Yerel seçimde, imani değerlerinin üzerini; “nefis, kibir ve şirkleriyle” örtüp, CHP ile kol kola girenlerin hüsranı ortada.

CHP zihniyetiyle hiçbir değer yargısı olmayan insanların; hesap gününü, Allah, Peygamber ve İslam kardeşliğini ötelemelerine; “şahidiz Ya Rab” diyeceğiz.

-“Bu insanlara nasıl güvenilir ve inanılır.” Aklıselim sahibi her insan böyle söylüyor. Yetmiş yıl önce Ekmel Bey’in babası merhum İhsan Efendi de şunları söylüyor:

Şimdi onun düşüncelerinden bazı pasajları aktaralım.

¥

İhsan hoca, Türkiye’den göç etmiş genç talebelere diğer hocaların da katılımıyla hem ders vermekte hem de sohbet etmektedir.

Yine o yıllarda Mısır’da bulunan ve daha sonraki senelerde, Diyanet İşlerinde görev alan bir zat, şaka yollu şöyle bir laf eder:

-“Türkiye’ye döndüğümde; ‘şu haramdır, bu helaldir,’ diye milleti perişan eden hocalardan olmayacağım.

Bilhassa şapka haramdır diyenlere karşı, ‘bakın millet, ben iki şapka birden giyiyorum’ diyeceğim.”

İhsan Efendi bu sözleri duyunca çok celallenir ve şöyle haykırır;

-“Sus ulan dangalak, sahtekâr! Şakanın da bir haddi, bir sınırı, bir ölçüsü vardır. Bu şaka değil! Burada sana ağabey nazarıyla bakan çocuklar, genç talebeler var. Seni ağabey biliyorlar.

İki şapkayı giyip de memlekete ne kazandıracaksın? Türkiye’deki âlimler, Müslüman millet, seni tasvip edip alkışlayacaklar mı sanıyorsun?

Senin yüzüne tükürecekler… Yahu sen memleketi ne zannediyorsun? Bu millet, dua almış büyük millettir.

Onun imanı böyle herzeleri kabul etmez. Millet, başına geçenlerin hıyanetleri yüzünden şimdi şaşkın ve üzgündür.”

Ey Ekmel Bey tehlikenin farkında mısınız?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Hüseyin Öztürk Arşivi