Prof. Dr. Namık Açıkgöz

Prof. Dr. Namık Açıkgöz

Torunlarının sevmediği imparatorluk: Osmanlı

Torunlarının sevmediği imparatorluk: Osmanlı

Os­man­lı im­pa­ra­tor­lu­ğu ne baht­sız bir im­pa­ra­tor­luk­muş!...

Ke­ma­lis­ti sev­mez!...

Türk­çü­sü sev­mez!...

İs­lam­cı­sı sev­mez!...

Sen 600 yıl hü­küm­ran ol!... Cum­hu­ri­yet dö­ne­min­de, in­san­lı­ğa “E­se­ri­m” di­ye su­nu­lan şey­le­ri yap­mış ol.

Bu top­rak­lar­da va­tan tut­ma­nın fa­tu­ra­sı­nı öde!...

Bu top­ra­ğın her san­ti­met­re ka­re­si­ni na­kış na­kış iş­le!...

Dün­ya­da “me­de­ni­ye­t” den­di­ği za­man ak­la ge­len 2 me­de­ni­yet­ten bi­ri ol!...

Son­ra to­run­la­rın  (Ha­ni o yıl­dı­rım­lar ya­rat­man­la övü­nen “ah­fâ­d”­ın), fır­ka fır­ka ol­sun ve her her bi­ri ay­rı ge­rek­çe­ler­le se­ni sev­me­sin!...

Ne baht­sız bir im­pa­ra­tor­luk­muş şu Os­man­lı im­pa­ra­tor­lu­ğu!...

Os­man­lı­’yı Ke­ma­lis­ti, din­dar di­ye sev­mez; İs­lam­cı­sı, ye­te­ri ka­dar Müs­lü­man bul­maz; Türk­çü­sü, Türk ola­rak gör­mez!... 

Böy­le bir im­pa­ra­tor­luk baht­sız ol­ma­sın da ne ol­sun?...

Ta­bi­i, bun­la­rın Os­man­lı­’yı sev­me­me­si son de­re­ce nor­mal. Çün­kü her bir fır­ka, me­de­ni­yet fik­ri­ni bi­linç ola­rak id­rak ede­me­miş, nev-zu­hur ce­re­yan­cık­lar­dır. Me­de­ni­yet ner­de­ee, bun­lar ner­de?... Me­de­ni­yet, ide­olo­ji sı­nır­la­rı­nı aşar. Bun­lar ide­olo­ji kör­lü­ğü­ne sap­la­nıp kal­dık­la­rı için, at göz­lü­ğü­nün dı­şın­da ka­lan ih­ti­şa­mı an­la­ya­ma­dık­la­rın­dan, tek çı­kar yol ola­rak Os­man­lı mu­ha­le­fe­ti ve­ya düş­man­lı­ğı­nı ser­gi­li­yor­lar. (Hak­la­rı­nı ye­me­ye­lim; İs­lam­cı­lar, sa­de­ce Os­man­lı­’yı yok sa­yar­lar; açık­tan düş­man­lık yap­maz­lar.)

Ke­ma­list­le­ri an­la­rım. On­lar, hâ­lâ 1920’le­rin psi­ko­lo­ji­siy­le, Os­man­lı tep­ki­si il­kel­li­ği­ni sür­dü­rü­yor­lar. Ya bu Türk­çü­ler ve İs­lam­cı­la­ra ne olu­yor?

Türk­çü­le­rin bir kıs­mı, 1970-80’ler­de­ki Ül­kü­cü grup, Os­man­lı den­di mi, tüy­le­ri di­ken di­ken olur­du. Ya­ka­la­rın­da Fa­tih ro­ze­ti ta­şı­dık­la­rın­da, bü­tün Os­man­lı haş­me­ti­ni omuz­la­rın­da ta­şı­dık­la­rı­nı zan­ne­der­ler­di.  Sü­ley­ma­ni­ye­’yi, Ab­dül­ka­dir Me­ra­gi­’yi, It­rî­’yi bi­lir­ler­di. Arif Ni­ha­t’­ın şi­ir­le­rin­de­ki me­de­ni­yet re­fe­rans­la­rı­nı, şan­lı bir ni­şan gi­bi zi­hin­le­rin­de ta­şır­lar­dı ve dil ko­nu­sun­da “me­de­ni­yet di­li­” bi­lin­ci­ne sa­hip­ler­di. Şim­di­nin MHP’­li­le­ri, bu ko­nu­lar­da tıp­kı Ke­ma­list­ler gi­bi dü­şü­nü­yor­lar.

İs­lam­cı­la­rın du­ru­mu bi­raz fark­lı.Meh­met Aki­f’­ten be­ri, İs­lam­cı ge­le­nek, Os­man­lı kar­şı­sın­da, en iyim­ser de­yim­le “nöt­r”­dür. Me­se­la Akif, Sü­ley­ma­ni­ye­’yi ese­rin­de zik­re­der ama o bi­na sa­de­ce bir iba­det­ha­ne­dir. Akif, Sü­ley­ma­ni­ye­’ye bir me­de­ni­yet sem­bo­lü ola­rak bak­maz. Dâ­rü­’l-Fü­nû­n’­da Ede­bi­yat-ı Os­ma­ni­ye der­si ver­miş olan Aki­f’­in Sa­fa­ha­t’­ın­da adı ge­çen tek Os­man­lı ede­bî şah­si­ye­ti, Mev­lit şâi­ri Sü­ley­man Çe­le­bi­’dir. Os­man­lı mi­ma­ri­sin­den ve mu­si­ki­sin­den de tek bir laf da­hi et­mez Âkif.  

O dö­nem­de, böy­le bir ta­vır sa­de­ce Âki­f’­te de­ğil, ay­nı ge­le­ne­ğe men­sup di­ğer ede­bî-fik­rî şah­si­yet­ler­de de gö­rü­lür.

İkin­ci ku­şak İs­lam­cı­lar da tıp­kı Âkif gi­bi, Os­man­lı bi­ri­ki­mi­ne kar­şı olum­suz­dur. Şöy­le ak­lı­nız­dan ge­çi­rin. 1950-60-70’ler­de top­lum­sal et­ki­si olan han­gi İs­lam­cı şah­si­ye­tin ese­ri­nin ar­ka pla­nın­da Os­man­lı var­dır? En ba­si­tin­den 7 gü­zel ada­mın eser­le­ri­ne; İs­met Öze­l’­e, Ali Bu­la­ç’­a fa­lan ba­kın. Bun­la­rın fik­rî ya­pı­la­rın­da Os­man­lı­’ya da­ir bir kod bu­la­maz­sı­nız. Nev­zu­hur İs­lam­cı­la­ra ko­nu­su­na ise hiç gir­me­ye­lim; on­lar bu ko­nu­ya “ne­o-os­man­lı­lı­k” hu­su­su ha­ri­cin­de ta­ma­men Fran­sız­lar.  

Hâ­sı­lı, ke­ma­list­le­rin asr-ı sa­ade­ti 1923-1938; Türk­çü­le­rin asr-ı sa­ade­ti ka­dîm Or­ta As­ya, ta­bi­atiy­le İs­lam­cı­la­rın da Hz. Mu­ham­med ve 4 ha­li­fe dev­ri­dir. Üç ge­le­nek­te de Os­man­lı me­de­ni­ye­ti ara­da kay­na­yıp gi­der.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Prof. Dr. Namık Açıkgöz Arşivi