Hüseyin Öztürk

Hüseyin Öztürk

Türkiye treni kalktı CHP istasyonda kaldı

Türkiye treni kalktı CHP istasyonda kaldı

CHP 1946 seçimlerinden sonra Türkiye trenine bir türlü binemedi. Hakk ve halka sırtını yaslaması gerekirken, zinde güçlere sırtını dayadı ve ne zaman zinde güçler, milletin kendilerine sunduğu imkânları halka doğrulttularsa, CHP de o zaman iş başına geldi.
CHP, “siyaset halkla değil, zinde kuvvetlerle yapılır” diye kabul etti ve Hakk ile halkın âli haklarını görmezden geldi. “Halktan gelecek destek şöyle dursun” diyerek, silahla gelen desteklere kulak verip, halkın yanında değil, karşısında durdu.
İşte bugünkü CHP fotoğrafı, geçmişten beri objektiflere hep böyle yansıdı. Halkın yanında olmak varken, karşısında olan bir parti resmi, her zaman “siyasi çerçevedeki” yerini aldı. 1950 seçimleri, hem Hakk’ın hem de halkın CHP’ye “yeter artık” mesajıydı.
O gün CHP zihniyetinin bu mesajı okuması mümkün değildi. Çünkü kendilerini Allah’a kafa tutacak kadar güçlü hissediyor ve Yassıada’da hukuk dağıtan başsavcı, milletin sevgisini kazanmış bir Başbakana; “Seni buraya tıkan güç böyle istiyor” diye gururla söyleyebiliyordu. Menderes’i Yassıada’ya gönderen CHP zihniyeti değil miydi?
İşte malum zihniyet halka ve halkın iktidara taşıdığı insanlara bu zihniyetle bakıyordu. Bir de hiç utanmadan sıkılmadan partilerinin adında “halk” ibaresini taşıyorlardı. Şimdi durum çok mu farklı? Hayır! Asla farklı değil. İstiyorlar ki, “Halkın iktidara taşıdığı hangi parti olursa olsun, yine zinde güçlerle gitsin ve biz yerlerine oturalım.”
Aksini iddia edebilecek bir tek siyasi çıkar mı? Hayır. Eğer CHP zihniyetinin küflenmiş dipsiz karanlıklarında dolaşmıyorsa çıkmaz. Bugün Ergenekon terör örgütünü CHP ve aynı mayanın ürünlerinden başka destekleyen ve benimseyen bir siyasi oluşum var mı? Yine hayır. Olamaz, olması da düşünülemez.
Sadece Ergenekon terör örgütü bile CHP’nin nasıl bir parti ve zihniyet sahibi olduklarını görmek bakımından yeterli değil midir? Türkiye’de kaç parti vardır inanın sayısını bilmiyorum ama seçime girecek parti galiba 20 civarında. Seçime girecek partilerin içinden kaç tanesi ETÖ’yü destekliyor bir bakar mısınız?
Peki, bu kadar çoğunlukta olan partiler ETÖ’ye karşı da neden CHP ve türevleri olan bir iki parti, ETÖ’nün yanında yer alıyor? Diğer partiler ETÖ hakkında yanılıyor da bir tek bunlar mı yanılmıyor? Ülkesini zerre kadar seven her insan, bu soruyu kendisine sormalıdır.
Neyse asıl söyleyeceklerimiz bunlar değildi. Türkiye treni kalkmıştır ve hareket halindedir. Halkımız eski halk değildir, CHP’nin sindirdiği, korkuttuğu, camileri ahır, Kur’an kurslarını hapishane, din adamlarını çaput gibi savurdukları yıllar geride kaldı. Türkiye treninde artık bu zihniyetlere yer yok.
Halkın hiçbir dini yargısıyla barışmaları mümkün değildir. Belki sadece gerçekleri gördüklerine işaret olarak gösterilebilir ama bu bile çok geç. Artık ağızlarıyla kuş tutsalar ve gerçeği bütün Türkiye görse, milletimiz yine de sandık başında “Hayır” diyecektir.
Çünkü Türkiye bu kafalardan çok çekti çok. Millet olarak ne zaman başımızı kaldırdıysak, CHP’nin önderliğinde zinde güçler, “yol kapalı” diye kırmızı levha gösterdi. Trenin istasyondan kalkmasına bir türlü müsaade etmediler. Türkiye gerçeğini görmemek için hepi direndiler. Şimdi de halk onlara karşı direniyor işte.
28 Şubat, 367 meselesi, 27 Nisan bildirisi gibi kimi zaman aba altından gösterilen sopalar, kimi zaman abanın üstünden gösterilen sopalar, CHP ve ürünlerinin hep hoşuna gitti. Hoşlarına gittiği yetmedi bir de desteklediler. Türkiye’nin yararına hazırlanan ne kadar yasa maddesi varsa, Anayasa Mahkemesine koşarak iptal ettirdiler.
CHP seçimlerde belediye başkanlığı yarışından önce bütün bu olup bitenlerin hesabını milletimize vermek zorundadır. Halkın kafasında cevap bekleyen öyle çok sorular var ki, bu soruların cevabını vermeden Türkiye trenine yetişmesi mümkün değildir. Yetişse bile binip binemeyeceği meçhuldür.
Ayrıca Önder Sav denilen kişinin, milletimize bir özür borcu vardır. Halk Elmadağ’da, Efendiler Efendisi Peygamberimiz (s.a.v.)’e ve kutsal şehirlere yaptığı hakareti henüz unutmuş değildir, unutması da birkaç neslin göçmesiyle mümkündür.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hüseyin Öztürk Arşivi