Sigara tamam, ya alkol?
BÜTÜN Türkiye, “dumansız hava sahası” kampanyasının başarıya ulaşmasını bayram havasında kutluyor. Haklılar, çünkü sigara içme konusunda çok ölçüsüz hareket ediliyordu ve içen de içmeyen de bu durumdan rahatsızdı. Dolayısıyla sigaraya karşı başlatılan kampanya, yasak; herkes tarafından kabul gördü. Nihayet sigaranın kapalı mekânlarda içilmesi yasaklandı ve Türkiye rahat bir nefes aldı. Artık otobüslerde seyahat ederken sigara dumanından dolayı boğulma tehlikesi geçirmiyoruz...
Yirmi yıl önce, sigara konusunda Türkiye’nin bu noktalara geleceğini tahmin edemezdik. Şehirler arası otobüsle seyahat eden ve sigara dumanından rahatsız olan birisi, sigara içen kişiye “Rica etsem, biraz az içseniz” bile diyemezdi. Çünkü o günkü anlayışa göre sigara içmek doğuştan kazanılan bir haktı!
Aradan yıllar geçti ve sigaranın masum olmadığı anlaşıldı. Sebep olduğu hastalıklar ve maddî kayıp Türkiye’yi idare edenleri de ciddî ciddî düşündürdü. Diğer dünya ülkelerinde de sigaraya karşı meydana gelen tepki, “dumansız hava sahası” anlayışına kapı açtı. İyi de oldu.
Sigara içmeye sınırlama getiren “dumansız hava sahası” uygulaması iki yılı geride bırakmış durumda. İlgili kanunun çıkarılmasında önemli rol oynayan TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Başkanı Cevdet Erdöl, yaptığı açıklamada, kamu binalarının kapalı alanları, koridorları dahil her türlü eğitim, sağlık, üretim, ticaret, sosyal, kültürel ve spor amaçlı özel hukuk kişilerine ait binalar, taksi hizmeti verenler dahil kara, demir, deniz ve havayolu toplu taşıma araçları, okul öncesi eğitim kurumları, dershaneler, özel eğitim ve öğretim kurumları dahil ilk ve orta öğrenim kurumları, kültür ve sosyal hizmet binalarındaki tütün yasağının 19 Mayıs 2009’da, lokanta, kahvehane, kafeterya ve birahane gibi yerlerde ise 19 Temmuz 2009’da hayata geçtiğini hatırlatmış. (AA, 20 Temmuz 2011)
Sivil toplum kuruluşlarının desteğiyle yasağın uygulanmakta olduğunu kaydeden Erdöl, “Bu yasa sonucunda artık zararları tartışılmayan, milyonlarca kişinin hastalanarak ölümüne sebep olan sigarayla mücadelede ülkemiz büyük adımlar atmıştır. Bugün pek çok gelişmiş ülkeye de örnek olan bu yasayla gençlerimizin bu zararlı alışkanlıktan uzak tutulması büyük ölçüde başarılmıştır” demiş.
Pek âlâ ve pek güzel. Sigaraya karşı kampanyalar başlatan ve bu konuda başarılı olanları can-ı gönülden tebrik ediyoruz. İyi ki böyle bir kampanya başlatıldı, kanun çıkarıldı ve uygulandı. İnsanlar hem sağlıklarına kavuştu, hem de paralarını çöpe atmadı. Evet, ama yetmez! Yetmez, çünkü aynı mücadele, kampanya ve kanun; en az sigara kadar ve belki de çok daha fazla zararlı olan “alkollü içkiler”e karşı niçin çıkarılmıyor, kampanyalar açılmıyor? Sigara öldürür de, alkollü içkiler öldürmez mi? Sigara zararlı da, alkollü içkiler zararsız mı? Sigara kötü de, alkollü içkiler iyi mi?
Sigaraya karşı kampanyalar başlatılmasına öncülük yapan TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Başkanı Cevdet Erdöl’den alkollü içkiler hakkında da benzer kampanyalar açmasını bekleriz. İnanın, sigara kampanyaları sonrası aldığı desteğin çok daha fazlasını milletimizden alır.
İlk adım olarak gazetelerde devam eden alkollü içki reklâmları yasaklanabilir. Bunun için belki de kanun çıkarmaya bile gerek yok. Hiç değilse bu kötü alışkanlığın ‘kötü’ olduğu ilân edilsin, gençler ve aileler bu hususta ikaz edilsin. Sigaraya karşı açılan kampanyalar varken, alkolün zararlarının görülmemesi anlaşılır değil. Alkol alışkanlığına karşı da gençler ikaz edilsin, uyarılsın.
Bunu yapmak çok mu zor? Hem kolay olanı herkes yapar, mühim olan ‘zor’u yapmak değil mi? Bunu kim yaparsa milletin duâsını alır. Duâya talip olanlara duyurulur...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.