Hüseyin Öztürk

Hüseyin Öztürk

Hedefi Meçhul Cephe Galiçya

Hedefi Meçhul Cephe Galiçya

“… Yakup Şevki Paşa, Galiçya’da 15. Kolordu Komutanı'yken gösterdiği üstün başarılardan dolayı, Alman Ordusu Başkomutanı ve Almanya İmparatoru Wilhelm kendisine ‘çivi’ lakabını takmıştı. Teşekkür için cepheye gelen imparator, kolordumuza hediye olarak bir vagon içki ve yiyecek de göndermişti.
Yakup Şevki Paşa, sofraya içki yerine ayran, salam yerine Harput köftesi ve bulgur pilavı koydurtunca, İmparator bu olayı kendisine hakaret telakki etmiş ve Başkomutan Vekili Enver Paşa’ya baskı yaparak, bu değerli komutanı İstanbul’a geri aldırtmıştı.
Galiçya zaferinden sonra cephede üstün maharetlerini sergileyen Yakup Şevki Paşa’yı Berlin’e İmparator sarayına davet etmişler, ancak sarayın kapısında Türk Bayrağı bulunmadığı gerekçesiyle saraya girmemiş ve Almanlar Türk Bayrağını asmak zorunda kalmışlardı. 3. Kolordu Komutanı Vehip Paşa’nın ısrarlı talebi üzerine Fevzi çakmak Paşa’dan boşalan 2. Kafkas Kolordu Komutanlığı'na Harputlu Yakup Şevki Paşa atanmıştı.
Daha sonra Bağdat’a doğru çevirme harekâtı yaparak Irak’ı tekrar ele geçirmek amacıyla kurulan 9. Ordu Komutanlığı'na atanan Yakup Şevki Paşa, Doğu’da Ermeni çetelerinin yaptığı yağmalama ve katliamları da başarıyla püskürtmüştü.
Sivil Türklerin eğitimine de büyük ihtimam gösteren Şevki Paşa, savaş sonunda İngilizler tarafından Malta’ya sürüldü. (1920) Sürgünden dönünce Anadolu’ya geçerek Kurtuluş Savaşı’na katılan Şevki Paşa, Büyük Taarruzda 2. Ordu’ya komuta etmiştir. Yakup Şevki Subaşı, İstanbul’da 1939’da vefat etmiştir.”
Yukarıdaki alıntı bu hafta tanıtmaya çalışacağım kitabın sayfalarından sadece küçük bir örnek. Kitabımız; “Hedefi Meçhul Cephe Galiçya” adını taşıyor. Yazarı ise Muzaffer Taşyürek. “Yitik Hazine Yayınları’ndan çıkan bu eser, mutlaka okunmalıdır.
Her kitap okunmak için yazılır ama bazı kitaplar vardır ki, “dünü, bugünü ve yarını” daha iyi anlamamız için önemli bir yol haritası sunar insana. İşte; “Hedefi Meçhul Cephe Galiçya” da onlardan biridir.
Yazıya bir alıntı ile başlamamın sebebini de söylemeliyim. özellikle ilk alıntı çok önemlidir. Alman İmparatoru bizim askerlere vagon dolusu içki ve içkiyle tüketilecek meze gönderiyor; bizimkiler de onlara ve kendilerine hazırladıkları sofraya, bizim yiyeceklerimizi koyarak onlarınkileri reddediyor. çünkü onların yiyecekleri, Galiçya’da “Allah için, millet için savaşan” Mehmetçiklerin ruhuna ve kimyasına ters geliyor.
Bir de bugünlere geldiğimizde görüyoruz ki; bu ülkede rakı adına ne kargaşalar çıkıyor, ne kavgalar ediliyor. Milletin dini ve milli mukaddesatına küfürler ediliyor ve milletin ruh dünyasına mihmandarlık yapanlar, işbaşından uzaklaştırılmak isteniyor. Bu farkın fark edilmesi için, kitaptan böyle bir alıntı yaptım.
özellikle cennet mekân Abdülhamid’in tahttan indirilişini takip eden tarihten itibaren, Kurtuluş Savaşı’nın sonuna kadar olan tarihimizde, içeriden ve dışarıdan yediğimiz darbeler, bütün ilkokullarda, ortaöğretim kurumlarında ve üniversitelerde mutlaka okutulması gereken zorunlu dersler haline gelmeli, milletimiz ve çocukları, bugünleri doğru bir şekilde öğrenmelidir. Aksi halde bizim daha çok yayan yapıldak yürümemiz gerekebilir.
Mehmetçik, Osmanlı’nın son döneminden başlayarak dünyanın dört bir yanına; “barış ve huzuru” tesis etmek için yola çıkmış ve bu uğurda 5 kıtada, 30 ülkede 77 şehitlik bırakmıştır. Milli Savunma Bakanlığı’nın istatistiklerine göre, Türk insanının adını bile bilemediği yerlerde Türk şehitlikleri bulunmaktadır.
Mehmetçiklerimizin yattığı ülkelerden bazıları şunlar: Almanya, Arnavutluk, Avusturya, Azerbaycan, Burma, Bulgaristan, çek Cumhuriyeti, Güney Kore, Hindistan, Irak, İsrail, İngiltere, İtalya, Japonya, KKTC, Letonya, Libya, Macaristan, Malta, Mısır, Polonya, Galiçya, Romanya, Rusya, Suriye, Suudi Arabistan, Ukrayna, ürdün, Yugoslavya ve Yunanistan.
Dünyaya yayılmış bu şehit mezarlarımızın bulunduğu bölgelerden birisi olan ve 15 bin kadar şehidimizin yattığı Galiçya neresi? Ne işimiz vardı Galiçya’da? İşte bu sorunun cevabı kitapta yer alıyor ve diğer sorulara da cevap veriyor.
Eser hakkında bilgi için Yitik Hazine Yayınları, Tel: (0216) 318 42 88

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hüseyin Öztürk Arşivi