Hüseyin Öztürk

Hüseyin Öztürk

Bayram namazı için Sultanahmet Camii’ne

Bayram namazı için Sultanahmet Camii’ne

“Topyekûn Allah’ın ipine sımsıkı sarılın, tefrikaya düşmeyin!” (Âl-i İmran 103)

“Eğer tefrikaya düşer, birbirinizle çekişirseniz, rüzgârınız/gücünüz gider!” (Enfal 46)
Bu iki ayete rağmen hala biz Müslümanlar, ihtilafları bir tarafa bırakıp ki, Müslümanların iman hususunda ihtilafa düşmezler.
Eğer Allah için ittifak etmezsek, Rabbimizden hangi yüzle mağfiret isteyebiliriz?

Diyanet İşleri Başkanlığı başta olmak üzere “Namaz Gönüllüleri Platformu,” “Mihrap Gönüllüleri Platformu” ve pek çok sivil toplum örgütünün, Bayram namazı için Sultanahmet Camii’e çağrılan Müslümanlara daveti var.
Namaz da hepimizin, cami de. Aynı Allah’a, Resulüne ve Kitaba iman eden her mümin kardeştir ve bizler tek bir ümmetiz.
Bizler “âlemlere rahmet” olarak gönderilen bir Peygamberin ümmetiyiz.
Bayram namazı vesilesi ile Allah’ın huzurunda saflarımızı sık ve doğru tutmak sureti ile bir araya geliyoruz.
Birlikteliğimizin, sadece İslam dünyası için değil, bütün insanlığın kurtuluşu için bir umut vesilesi olmasını temenni ediyoruz.

Herkesin bildiği gibi, insanı yetiştiren aileyi, ailelerin oluşturduğu toplumu, o toplumu ayakta tutan devleti ve medeniyeti inşa ve ihya edecek olan temel değerler vardır.
Bu değerlerden biri de kuşkusuz Ramazan-ı Şerif, Kadir Gecesi ve bu kutsal halkanın tamamlayıcısı olan Ramazan Bayramıdır.
Ramazan ayı, Müslümanlar için bir arınma ve öze dönüş vesilesi olmasının yanında aynı zamanda rahmet, şefkat, merhamet ve yardımlaşma iklimi; zekât ve fitrelerin verildiği, farzı kifâye sorumluluklarının yeniden gözden geçirildiği ve etkilerinin bütün bir yıl devam ettiği bir kutlu zaman dilimidir.
Bu ayda, madden ve manen kirlenen dünyamızın arınması için fiili ve kavli dualar ettik, ediyoruz. 
Ramazan-ı Şerif bir şekli ile bedenimizi ve nefsimizi terbiye ve ilahi rıza çerçevesinde disipline etme çabasıdır. Bu çabaların hedefine ulaştığı düşüncesi ile bayram ederiz.
Bu ayda elde edilen yüce ruhluluğu bayram ile taçlandırmak İslam’ın güzelliğidir.

Peygamberimiz (s.a.v.) kadın-erkek, genç-yaşlı bütün Müslümanları Mescidin dışında geniş bir alanda toplayıp coşkulu Bayram namazı kıldırmış, özürleri olanların da kenarda durmalarını söyleyerek bu coşkuya katılmalarını sağlamıştır.
Her konuda olduğu gibi bu konuda da yegâne örneğimiz olan Efendimizin yaptığı gibi, bu bayramı, Medine’deki bayram şenliği coşkusuna, ruhuna ve temel esprisine uygun olarak kutlamak istiyoruz.
İnanıyoruz ki, Sultanahmet Camii’nde İstanbul Müftülüğünün özel programı ile eda edilecek olan bu bayram namazı kardeşliğimizi pekiştirecektir. 
Bireyselliğin teşvik edildiği, kimsenin kimseye ihtiyaç duymadığı, aile içinde bile ebeveynle çocukların birbirinden koptuğu günümüzde bu bayramlaşmanın, aynı zamanda dayanışma ruhumuzu da besleyeceğini ve diğer toplumsal görevlerimizin de hatırlanmasına vesile olacağını ümit ediyoruz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum
Hüseyin Öztürk Arşivi