Hüseyin Öztürk

Hüseyin Öztürk

Yetiştirilmiş Hayatlar

Yetiştirilmiş Hayatlar

Bu haftaki kitabımız, “böyle şeyler filmlerde olur ancak” denilecek bir eser.

Eline kitabı alıp okumaya başlayanlar ya hiç “okumamak” için bırakırlar ya da okumaya başlayanlar bitirmeden bırakamazlar.

Bu kitabı kimler okumalı? “Para her şeyi halleder” diyen tuzu kurular okumalı. Lafa gelince aile hususunda mangalda kül bırakmayıp, icraata gelince çuvallayanlar okumalı.

Bir de aileleri tarafından mutfağa sokulmayan kızlar vardır. Bunlar da evlenecekleri kişiyle baştan pazarlık yaparlar. Pazarlık şudur:

-“Evlenirim ama İslam’a göre bebek emzirmek ve çocuk bakmak zorunda değilim” diyerek nefsine zor gelen işleri İslam’a çamur atarak kurtuluş yolu bulanlar okumalı.

Aile içi iletişim konularında nutuklar atan, kitaplar yazan, evliliği anne baba evinden bir kaçış olarak gören tipler okumalı.

Yetimhanelerde çalışan en üst düzeyden en alt düzeydeki memurlara kadar herkes istisnasız okumalı.

Baba parasıyla okuyan, baba parasıyla mal mülk sahibi olup, sonra da memlekete ve insanlara nizam vermeye kalkan ve kendisiyle parazitleşenler okumalı.

Kısacası kalbiyle dili arasında, yüzde onluk irtibat kurabilen Allah korkulu, kul utangaçlı herkes okumalı.

……………..

Kimler “okumamalı” peki?

Şefkatten, merhametten, insanlıktan, dinden, imandan, vatandan, paylaşmadan, dayanışmadan uzak olan nemelazımcı tipler okumamalı.

Bu kitabın onlara anlatabileceği hiçbir şey yok.

Eserin yazarını tanır ve severim. Yıllarca tanıdığım ve sevdiğim insanın kendi hikâyesiyle karşılaşınca şaşırdım.

Nesil Yayınları’ndan çıkan “Yetiştirilmiş Hayatlar” üst başlıklı, “Yetiştirme yurdu çocuklarının gerçek hikâyesi” alt başlıklı kitabın yazarı Demirhan Kadıoğlu. Namı diğer Davut Şahin.

………….

Bir dönem bizim gazetede de çizerlik ve yazarlık yapan gazeteci yazar ve aynı zamanda televizyon ve radyo programları hazırlayan Davut Şahin, yani Demirhan Kadıoğlu, roman olan hayatını kitaplaştırmış.

İnanılmaz hikâyelerle örülü kitaba her ne kadar “roman” denilmişse de aslında otobiyografik bir çalışma olmuş.

Yetiştirme Yurdu çocuklarının hayatını hiç bu kadar derinlikli okumamışsınızdır. Yazar kendi hayatından örnekler vererek, aslında her çocuğun ortak hikâyesini yazmış.

Kitapta çocukların hayatlarını okurken esasında “sahiplenmeden ve samimiyetten” uzak anne ve babalar anlatılmış.

……………….

Bu yurtlarda kimi çocuklar hayata karşı bilenmiş, kimileri de engin bir hoşgörüye sahip olmuşlar. Bir bakıma erken olgunlaşarak hayata farklı bir pencereden bakmışlar.

Bazıları da, “bir gün mutlaka” diyerek hayata tutunmaya çalışmışlar. Elbet her insan kendi hikâyesini yazabilir ama bu hikâye, toplumun bütün kesimlerinin hikâyesi olmuş.

Kısacası; yetiştirme yurduna terk edilmiş çocukların kardeş gibi bir arada büyüyüp, sonrasında yapayalnız kalmanın ne demek olduğu, bizzat yaşayan tarafından anlatılmış.

Peki, yazar şimdi ne âlemde? İmanı sayesinde mutlu.

Nesil Yayınları 0212- 551 32 25

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hüseyin Öztürk Arşivi