Prof. Dr. Namık Açıkgöz

Prof. Dr. Namık Açıkgöz

Çanakkale Şehitlerinde İstiklal Marşına Âkif

Çanakkale Şehitlerinde İstiklal Marşına Âkif

Mart ay­la­rı, ilk genç­lik yıl­la­rım­dan be­ri Ça­nak­ka­le ve Meh­met Âkif ile do­lu geç­miş­tir. 15-16 ya­şım­dan be­ri, par­ti­zan cum­hu­ri­ye­tin yok say­dı­ğı ama unut­tur­ma­ya da gü­cü­nün yet­me­di­ği Ça­nak­ka­le Za­fe­ri’­nin he­ye­ca­nıy­la ge­çer­ken, bir yan­dan da İs­tik­lal Mar­şı­’nın ka­bu­lüy­le il­gi­li kut­la­ma­lar­la dol­muş­tur. Bu fa­ali­yet­le­ri, res­mi ku­rum­lar de­ğil, si­vil top­lum ku­ru­luş­la­rı yap­mış­tır ha­a!... Okul­lar fa­lan zan­net­me­yin. Okul­lar, “re­jim mu­ha­fı­zı­” ye­tiş­ti­ren bi­rer kış­la ola­rak ne Aki­f’­i sev­miş­tir, ne de Ça­nak­ka­le­’yi!... Çün­kü Akif, par­ti­zan cum­hu­ri­yet ile çe­li­şen gö­rüş­le­re sa­hip­ti; Ça­nak­ka­le de Os­man­lı dö­ne­mi za­fe­ri idi. Ye­ni ku­ru­lan dev­le­tin, es­ki dev­let dö­ne­mi­ne ait za­fer­ler­le işi ola­maz­dı. Ni­te­kim öy­le ol­du ve Ça­nak­ka­le hâ­lâ (13 yıl­lık Ak Par­ti ik­ti­da­rın­da bi­le) res­mî bir ka­bul gör­me­mek­te; si­vil top­lum ku­ru­luş­la­rı­nın he­ye­ca­nı­na terk edil­mek­te­dir. 

Ney­se­… La­fı do­laş­tır­ma­ya­lım.

12 Mart 1921 gü­nü TBMM’­de ka­bul edi­len İs­tik­lal Mar­şı, bir an­lık il­ham ile ya­zıl­mış bir şi­ir de­ğil­dir. O me­tin ta­aa 1915’le­re uza­nan bir ar­ka pla­na sa­hip­tir. 

Âkif, 18 Mart 1915 gü­nü ger­çek­le­şen Ça­nak­ka­le De­niz za­fe­ri için yaz­dı­ğı şii­rin­de (Ki Sa­fa­ha­t’­ın 6. Ki­ta­bı olan Ası­m’­ın için­de­dir bu şi­ir) İs­tik­lal Mar­şı­’nın te­mel­le­ri­ni gö­rü­rüz. 

Ça­nak­ka­le Şe­hit­le­ri şii­rin­de, em­per­ya­liz­me kar­şı sa­va­şan bir mil­le­tin di­ren­me gü­cü var­dır. Em­per­ya­lizm, Ça­nak­ka­le­’de “me­de­ni­ye­t” şek­lin­de te­za­hür eder ki ay­nı te­za­hür, İs­tik­lal Mar­şı dö­ne­min­de de var­dır.

Akif, Ça­nak­ka­le şii­rin­de “Me­de­niy­yet de­ni­len kah­be, ha­ki­kat, yüz­sü­z” der­ken, İn­gi­liz­le­rin or­ga­ni­ze et­ti­ği ama bü­tün “me­de­nî dün­ya­”nın sal­dı­rı­sı­na kar­şı mil­lî vic­da­nın çığ­lı­ğı­nı di­le ge­ti­ri­yor­du. İş­te bu “me­de­ni­yet sa­hi­bi­” ve­ya “yir­min­ci as­rın mah­lûk-ı asi­l”­i olan Av­ru­pa­lı, “en ke­sif or­du­lar­la­”, tıp­kı “yır­tı­cı, his yok­su­lu bir sırt­lan kü­me­si­” gi­bi­” sal­dı­rı­yor­du.

Akif, Ça­nak­ka­le­’de bü­tün “ak­vâm-ı be­şe­r”­i sal­dı­rır­ken tas­vir edi­yor ama bun­la­rın tek or­tak özel­lik­le­ri­nin “me­de­nî­” ol­ma­la­rı­nı söy­lü­yor­du.

İs­tik­lal Mar­şı­’n­da Âkif “me­de­ni­ye­t” için “tek di­şi kal­mış ca­na­va­r”, tes­pi­ti­ni ya­par. Sa­fa­ha­t’­ın baş­ka ki­tap­la­rın­da da Âki­f’­in me­de­ni­ye­tin vah­şe­ti­ni zik­ret­ti­ği ifa­de­le­ri var­dır. 

Âkif, da­ha 3-4 ya­şın­day­ken 93 har­bi çık­mış ve ya­şa­nan bü­yük fe­la­ke­tin hi­kâ­ye­le­ri muh­te­me­len ço­cuk Âki­f’­in ha­fı­za­sın­da yer et­miş­ti.  

1897 Türk-Yu­nan Har­bi, 1912 Bal­kan Sa­va­şı ve ar­ka­sın­dan Bi­rin­ci Dün­ya Sa­va­şı ve 1919’da Mil­lî Mü­câ­de­le­… Âki­f’­in ne­re­dey­se 50 yı­lı sa­vaş­lar­la geç­miş ve bu sa­vaş­lar hep gü­yâ “me­de­nî dün­ya­”nın bar­bar­la­ra sal­dı­rı­la­rı şek­lin­de te­za­hür et­miş­tir. 

Bü­tün ha­ya­tı­nı ne­re­dey­se sa­vaş­lar­da ge­çi­ren Âkif, tek­no­lo­jik gü­cüy­le in­san­lı­ğın ba­şı­na be­lâ olan me­de­ni­ye­ti, Ça­nak­ka­le şii­rin­den iti­ba­ren kö­tü­le­me­ye baş­la­mış­tır. (Ta­bi­i Âki­f’­in kö­tü­le­di­ği me­de­ni­yet, sal­dır­gan me­de­ni­yet­tir. Üret­tik­le­ri tek­no­lo­ji­yi in­san­la­rın re­fa­hı için de­ğil, ölü­mü için kul­la­nan tek­no­lo­ji me­de­ni­ye­ti­dir.)

1921 yı­lın­da bu mil­le­te mil­lî marş ya­zıl­ma­sı söz ko­nu­su ol­du­ğun­da, Âkif, ne­re­dey­se son 9 yıl (1912 1921) öze­lin­de ama  1877-78’den be­ri ge­çen za­man ge­ne­lin­de ya­şa­dık­la­rı­nı ve “me­de­ni­ye­t” ide­ali­ze edi­len şe­yin me­l’­ane­ti­ni de şi­iri­ne derc ede­cek­ti. Bu son de­re­ce nor­mal bir ta­vır­dır. 50 yı­lı sa­vaş­la ge­çen bi­ri ola­rak top­lum­sal trav­ma­yı şi­iri­ne “me­de­ni­ye­t” mer­kez­li ola­rak yan­sıt­ma­say­dı; Âkif bu ka­dar güç­lü bir şa­ir ola­maz­dı za­ten. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Prof. Dr. Namık Açıkgöz Arşivi