Prof. Dr. Namık Açıkgöz

Prof. Dr. Namık Açıkgöz

Bu Hesaba Göre AK Parti’nin İşi Çok Zor

Bu Hesaba Göre AK Parti’nin İşi Çok Zor

Siyasetin civcivli günleri başladı. Artık 2 ay siyasetle yatıp siyasetle kalkacağız. Ortalıkta en çok da anket rakamları uçuşacak. Her partinin anketi de kendine göre olacak tabii…  

Kılıçdarzâde Kemal bey, ankete-mankete takmadan, diyeceğini “düm-dük” dedi: “Ben yüzde 35 istiyem!...” 
Kemal Bey uçmaya başlar da yanındaki MHP durur mu? Hemen Halaçzade Yusuf bey bir açıklama yaptı: “Yüzde 18’lerde görünüyoruz ama yüzde 23’lük bir kitle de MHP’ye oy verebilirmiş ve böylece MHP’nin oyu yüzde 41 eder”miş. (İstemeyenin başı Önder Aytaç olsun.)  

İki muhalefet partisi oy açık arttırmasını yüksekten açar da, Doğan Medya ve “solcu, sosyalist, komünist, milliyetçi Kürtçüler” armut mu toplar?  Hemen onlarda dayadılar yüzde 15’i…

1991 ittifakı ile Türkiye’nin politik rayını değiştiren geleneğin iki parçası olan BBP ve SP, oran yarıştırmaya dahil oldu ve şakkadanak “Yüzde 15” dedi.

Aldığı oylar neredeyse mikroskopla görülen İşçi Partisi’nin milliyetçi hormonla dönüştürülmüşü olan Vatan Partisi bile yüzde 10 barajını yıkıp geçeceğini söylüyor. Hadi onlar telaffuz etti diye biz de VP’ye yüzde 10 diyelim.
Değil mikroskopla, mikroskoptan daha kabiliyetli nasıl bir alet varsa, aldığı oy ancak onunla görülebilecek olan Haydar Baş bile “Yüzde 11” diyor arkadaşlar.

Bunlara Anadolu Partisi’ni ve bilumum sol çerez partileri dahil etmiyorum haaa!..

Dostlar, bu rakamları bir toplayın da görün durumu: Yüzde 116 ediyor arkadaşlar!...  Bu listeye daha AK Parti dahil değil. Bu hesaba AK Parti’yi dahil etmesek bile, matematik ilmi, istatistik ilmi ve buna mümasil bütün ilimler iflas eder.  

Parti binanızda, kendi partinizden dostlarla sohbet ederken, mücadele azmini körüklemek ve seçmen tavrını diri tutmak üzere milleti coşturacak rakamlar telaffuz edersiniz; bunu anlarım. Ama kapalı devre sohbetlerde, birbirlerini gaza getiren siyasetçiler, aynı tavrı milletin önünde de sergilemeye kalktıklarında çok komik oluyorlar.   

İrili ufaklı bütün muhalif partiler toplam seçmen sayısından yüzde 16’lık bir fazlalıkla (Nasıl olacaksa?) oyları toparlayacaksa, AK Parti’ye oy-moy kalmaz; daha baştan kaybetmiş olur. O yüzden Ak parti hiiiç masraflar edip seçim işlerine para ve güç harcamasın; partililer otursunlar evlerinde, yaşı büyük olanlar torunlarını, genç olanlar da çocuklarını sevsinler.  

Muhalefet Türkiye’nin rakamsal ölçüsünü almış; AK Parti’ye değil binde birlik, milyonda birlik bir şans dahi tanımamış; hatta muhaliflere göre Türkiye’de AK Parti diye bir parti bile yok… O zaman niye zahmet çekiyorsunuz ey AK Partililer?

Hiç yormayın kendinizi… 13 yıllık iktidar kazanımlarınızın tadını çıkarın… Dediğim gibi, torun veya çocuk severek zenginleştirin hayatınızı.

***

Yok arkadaş!...

Bir ülkede böyle bir muhalefet zinciri varsa, biri ötekinden daha uçuk-kaçıksa, o ülkede demokrasi yerleşmez ve herkes “iktidar despotluğu”ndan dem vurur.

Hani “rakamlar yalan söylemez” derler ya… Doğru… Çok doğru ama şu da var: Rakamlar yalan söylemez; ancak onu kullananlar, rakamlara yalan söyletir.  

Bugünler havalarda uçuşan rakamlara aldırmayın. Bu rakamlara baksak AK Parti’nin işi zordan da öte… Hatta ümitsiz vak’a…  Ama gene de Allah cümle iktidarlara, hesabı böyle muhalefetler nasip etsin.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum
Prof. Dr. Namık Açıkgöz Arşivi