Tüzük değişir CHP değişmez
Şu sıralarda CHP kongre sürecinde... Ancak o sürece bir nokta koyup "Tüzük Kurultayı" yapmak zorunda.
Muhalefetin imza sayısı 400'ü aştı... Genel Merkez'e verilen imza sayısı 362 ama imzaları saklanan 46 delege var. Gerçekten ilginç, ülkeye demokrasi getirmeyi vaat eden bir parti, çoğu belediye başkanı veya belediye meclis üyesi olan imzacılarını saklamak zorunda kalıyor.
Ankara kulislerini arşınlarken gördüğümüz gerçek şu: Aslında CHP'de muhalefet odağı olan iki siyasi aktörün, Deniz Baykal ve Önder Sav'ın iktidarı geri alma şansları yok. Ama mevcut yönetimin yanlış siyaseti onlara bu şansı sunuyor.
CHP yönetiminden ismini açıklamayan etkili bir yetkili şöyle diyor: "Kemal Bey göreve geldiğinden beri yaşanan her seçimde 1200 delegenin hepsinin oyunu aldı. En son Önder Sav'a karşı da bu delege Kemal Bey'i destekledi. Hepimiz o delegelerin oylarıyla seçildik. Peki, nasıl oluyor da o delege şimdi eski siyasi aktörlere destek veriyor?"
CHP'li yöneticinin sorusunun cevabı mevcut yönetimin parti tabanıyla ilişkisinde saklı...
Mevcut yönetim siyaset üretemediği için değil, delegelerin pozisyonunu riske soktuğu için tepki topluyor.
Bugün imza veren belediye başkanı, il ve ilçe başkanı, meclis üyesi onlarca delege geleceklerinden emin değiller. Hepsi, biraz da bilinçli bir biçimde yayılan "SHP ve DSP'liler gelecek, CHP'liler gidecek" korkusu yaşıyor.
Şu ana kadar yönetim onların bu korkusunu giderecek ve onları kucaklayacak bir adım atmadığı için de riski giderek artırıyor. Bu da eski siyasi aktörlerin yeniden umutlanmasına yol açıyor. O kadar ki "Tüzük kurultayı her an seçimli kurultaya dönüştürülebilir" diyenler bile var. Kulislerde imza sayısının 700'ü aşacağı konuşuluyor.
Bu noktada Önder Sav'la genel başkanın yetkileri konusunda anlaşamayan Deniz Baykal ve ekibinin tavrı dikkat çekici... Kurultay sürecinde sürpriz yapma ihtimalleri de, Kılıçdaroğlu ile anlaşma ihtimalleri de var. Bu ihtimallerden birinin öne çıkmasını sağlayacak en önemli aktör ise Gürsel Tekin... Tekin'in nötr kalması Kılıçdaroğlu'nun elini güçlendiriyor.
Ama her ihtimalde daha demokratik bir tüzüğün onaylanması Kılıçdaroğlu'nun artık kafasındaki partiyi yaratma işinin yattığını gösteriyor.
Çünkü mahalle ve ilçe kongrelerinde bundan sonra Baykal ve Sav yanlıları da etkin olabilecek.
Tabii tüzük kurultayında olağanüstü bir gelişme, kavga veya iptal gibi bir durum yaşanmazsa... O zaman daha vahim sonuçlar yaşanır.
Bu kaotik duruma rağmen Kılıçdaroğlu çok rahat görünüyor. Herhalde bir bildiği var. Bu nedenle "Hodri Meydan" diyerek birkaç gün içinde tüzük kurultayına gitmesi bekleniyor.
Sanıyorum Kılıçdaroğlu'nun bu rahatlığı hâlâ şansı en yüksek siyasi aktör olmasıyla ilgili...
Ötekilerin bağırıp çağırması sadece partideki pozisyonlarını korumak için... Tıpkı Ergenekoncular ve eski Türkiye'yi özleyenler gibi hatta eski merkez sağcılar gibi hiçbirinin gideceği yer yok.
Darbecilerin, siyasete müdahale edebilecek kurumların devre dışı kaldığı bir dönemde artık tek adres CHP.
Bu durumda CHP'de iktidar değişimini de CHP'nin sola dönüşümünü de beklemek hayal.