Hüseyin Öztürk

Hüseyin Öztürk

Korku Duvarını Yıkmak

Korku Duvarını Yıkmak

Bu haftaki kitabımız Timaş Yayınları’ndan. “Korku Duvarını Yıkmak” adlı eserimizin yazarı Mustafa Armağan. “Küller Altındaki Yakın Tarih” serisinin dördüncü kitabı yine hafızalarımızı alt üst edecek ve resmi tarihin duvarlarını yıkacak bir eser.
Kitabın başlangıcında Cemal Kutay’a dair bir söz var. Cemal Kutay tam da bugünleri işaret ederek müthiş bir tespitte bulunmuş. 1964 yılında yayınlanan o sözle eseri tanıtmaya devam edeyim:
“Bir gün bu ülkede de KORKU DEVRİ elbette son bulacaktır. Bir gün bu ülkede de, tarihin asıl mayasını teşkil eden gerçekler üzerinden hâkim kuvvetler gölgesini ve yumruğunu elbette çekecektir.”
Cemal Kutay’ın o gün tarif etmeye çalıştığı ve bugün adı Ergenekon ya da diğer isimlerle anılan örgütler olduğundan şüphe yoktur. Örgütlenmenin Milli Şef döneminden başladığını ve arkasından gelen bütün darbelerin, bir korku devleti oluşturmak için yapıldığından yola çıkarsak, Cemal Kutay’ın neyi işaret ettiği pek ala anlaşılmaktadır.
Eserin yazarı Mustafa Armağan ise okurlarını; “ağzına susturucu takılmış yakın tarih olgularını yeniden düşünmeye” çağırıyor. Kitap, “hakikat ile düşüncemizin arasına gerilmiş perdeleri yırtmaya, önümüze örülmüş bulunan korku duvarını yıkmaya ve yalanlardan özgürleşmeye bir davet” niteliğinde.
Bu davete uyarak biz de kitabın sayfaları arasına konuk olup, birkaç cümleyi aktaralım. Meğer İnönü Nutuk’u da yasaklamış. Hani bütün karanlık işleri savunan CHP’liler hiç sıkılmadan her işte de Atatürk’ü kullanırlar ya, işte buna tarihi bir örnek. Kitabın 178. sayfasındayız:
“Gazi Mustafa Kemal’in Nutuk’u 1927’de 2 cilt halinde basıldı basılmasına ama ertesi yıl harf devrimi yapılınca yasaklı kitaplar listesine girmekten kendini kurtaramadı. Böylece 1934’te Latin harfleriyle basılana kadar tam 7 Nutuk’suz yıl geçirildi. 1938’de 3. baskısını yapan Nutuk, İsmet İnönü’nün uzun Cumhurbaşkanlığı döneminde bir daha matbaaya uğrayamadı.
Nutuksuz geçen 12 İnönülü yıldan sonra nihayet Demokrat Parti devrinde tutukluluğu sona erdi. 1950’de ilk cildi basıldı, 2. cildi 1952’de, 3. cildi ise 1959’da çıktı. Meğer “Atatürkçü” İnönü ve “Kemalist” CHP yalnız paralardan ve pullardan Atatürk resimlerini kaldırmakla yetinmemiş. Nutuk’u da yasaklamışlar.”
Eserden bir başka alıntı: “Kemalizm-Atatürkçülük-CHP- Altı ok bir ideolojik bütündür. Tarihsel olarak da, mantıksal ve şematik olarak da birbirinden ayrıştırılamaz. (...) Tek doğru olarak, yalnız kendisine benzemek, başkasını adi ve zararlı bulmak, ebediyen geçerli olmak vb. iddiasındadır.” (Taha Parla)
Falih Rıfkı Atay: “İş Bankası’nın bir nevi politikacılar bankası olarak kurulmuş olması, Cumhuriyet tarihi için pek acı bir aferizm salgınının başlanıcı olmuştur.”
Eski Milli Eğitim Bakanı Tahsin Banguoğlu’ndan: “Biz çocuklarımıza Lozan Muahedenamesini alkışlatırız ama onlara içinde ne olduğunu öğretmeyiz. İstikbalde Türk çocuklarının Lozan Muahedenamesini reddedecekleri muhakkaktır.”
Mareşal Fevzi Çakmak (Allah rahmet eylesin) CHP zihniyetini ve İsmet İnönü’yü iyi tanımaktadır. 1946 seçimlerinde milletvekili olarak seçilince CHP’nin bir cenaze sandığına gömülmesi gerektiğini işaret ederek gençlere şöyle seslenir: “Yaşayın evlatlarım, milleti siz kurtaracaksınız. Ancak sizsiniz bu milleti kurtaracak. Ben de sizin naçiz yardımcınızım.”
Kitapta Necip Fazıl’ın Adnan Menderes’e hitaben yazdığı yazıdan küçük bir bölüm de yer almış. Necip Fazıl şöyle diyor Menderes’e hitaben: “Ama Menderes, ah Menderes (…) Mademki kendini bu kadar sevdirdin ve kendine bu kadar ümit bağlattın, artık mecbursun ve mahkumsun! Bu vatanın ne kadar hasreti varsa, hepsini senden bekleyecek ve isteyeceğiz.”
Kitap yakın tarihe belgeleriyle ışık tutuyor. Korku duvarını yıkabilmek için, korku duvarları örenleri yakından bilmek gerekir. Özellikle bugünlerde okunması gereken eser hakkında bilgi için Timaş Yayınları: 0212 511 24 24

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hüseyin Öztürk Arşivi