Yeni anti-Semitler kimler?

Yeni anti-Semitler kimler?

Türkiye'de anti-Semitizm var mı? Sözü hiç uzatmadan sadede gelelim ve itiraf edelim: Evet, var. Ancak bu ülkede anti-Semit arayanlar ne Gazze'ye destek mitinglerine baksınlar ne de muhafazakâr-dindar kesimlere, pek bulamazlar.
Yeni kuşak anti-Semitler modern, kentli, eğitimli ve laikçi kesimlerden çıkıyor. Bundan dolayı kutlanması gereken iki 'yazar' var, ki bunlara yakın yayın organları İsrail'e yönelik tepkiler ve Başbakan'ın Davos çıkışıyla anti-Semitizm'in tahrik edildiği iddialarını gündeme getirdiler. Oysa bu 'efendiler'in yapmaları gereken, anti-Semitik eğilimleri tahrik eden yayınlara daha fazla aracılık etmemek, yarattıkları çevre ve fikir kirliliğiyle yüzleşmek...

Açıklayalım; son yıllarda Sabetaycılık üzerine yapılan sistematik yayınlarla 'anti-Semitik' bir zihin ve algı dünyası yaratıldı. Sabetaycılık üzerine yazılan abuk sabuk kitapların, internette dolaşan mesajların ve televizyon programlarının haddi hesabı yok. Yaptıkları, açıkça kafatası avcılığı, şecere çöpçülüğü. Memleketin neredeyse tüm kalburüstü aydınları, gazetecileri, akademisyenleri, işadamları ve siyasetçileri 'Yahudi' kökenli dönme/Sabetayist olmakla 'suçlandılar'. Evet suçlandılar, bu kafatası avcıları ve şecere çöpçüleri için Yahudi kökenli olmak bir 'komplo'nun parçası olmakla, 'suçlu' olmakla eşanlamlıydı. Kimse de bu meczupların 'karalama, itibarsızlaştırma ve etkisizleştirme' kampanyalarına ses çıkarmadı. 'İtham' edilen insanlar, bir atasözüne uygun davranmayı tercih ettiler: 'İte dalaşacağına çalıyı dolaş'!

Ulusalcı 'refleksleri' uyarması amaçlanan Sabetaycılık yayınlarıyla çizilen tablodan görülen, memleketin adeta 'Yahudi kökenliler'in istilası altında olduğuydu; yeniden bir 'ulusal kurtuluş savaşı'na hazır olmak gerekiyordu... Meseleyi o kadar abarttılar ki, devletin kurucusunun bile bir Sabetayist olduğunu ima eden yazılar yazdı bu 'ulusalcı şecere avcıları'; onlara göre Türkiye Cumhuriyeti bile bir 'Yahudi' projesiydi. Hatta İsrail, Yahudilerin kurduğu 'ikinci' devletti. Birincisi mi? Türkiye... Abdullah Gül ve Recep Tayyip Erdoğan hakkında bile 'Musa'nın çocukları' yalanları yazıldı.

Eğer bugün anti-Semitizm'i konuşacaksak bu yayınlara kimlerin çanak tuttuğunu sormak gerek. Bugün muhafazakârları anti-Semit olmakla suçlamaya yeltenenler, abuk sabuk bu kitaplardan yüz binlerce basarken acaba ne düşündüler? Hadi ismini de koyarak soralım; Doğan Kitapçılık, ilkel bir anti-Semit düşünce biçimine altyapı hazırlayan kitapları nasıl ve neden yayınladı? Bu sistematik iftira makinelerini yayınlamaya ve D&R'ların başköşelerinde satmaya devam edecekler mi? Bu iftira ve yalan makinelerini bugün susturmaya karar verseler bile, anti-Semit fikirlerin yayılmasına yaptıkları katkının 'onuru'nu göğüslerinde taşıyacaklar.

Toparlarsak; bugün anti-Semit arayanlar, ulusalcı hareketin yayınlarına, yazarlarına, strateji ve taktiklerine bakmalı. Anti-Semitizm bu hareketin yapıtaşlarından, tutkallarından birisi. Hatta ulusalcı yapılar ile muhafazakâr-dindar kesimler arasında köprüler kurulması için de Sabetaycılık iddiaları ve 'sözde' araştırmaları kullanıldı; Yahudi karşıtlığı zemininde 'ortak bir söylem ve amaç' geliştirilmeye çalışıldı. Laikçi radikallikleriyle dindar kesimlerden uzak düşen ulusalcılar 'Sabetaycılık' etrafında 'Yahudi düşmanı' duruşlarıyla bu kesimlerde etkili olmayı, 'vatanseverlik'lerini ispat etmeyi denediler. Bu cenahtan 'Kızılelma koalisyonu'na takılan üç beş garip böyle bir zeminde ikna edildi.

Sonuçta; Goebbels'in ulusalcı çocukları işlerini yaptılar, hem de iyi yaptılar. Korku, kuşku ve çevrelenmişlik duygusu yaratarak, her taşın altında bir 'Yahudi parmağı' bularak, devletin ve toplumun önde gelen her ismine 'Yahudi kökenli' damgası vurarak modern, kentli, eğitimli ve fakat yalnız ve güvensiz kesimler arasında 'yeni anti-Semitik' bir dalga yarattılar. Yalnız, şimdi dönüp de bunun çamurunu başkalarının üzerine atmasınlar.

Anti-Semitizm ve her türlü ırkçılık bir insanlık suçu, bir cinnet ve cinayet fikri. Ancak bunu kimse dindar muhafazakârların üzerine yıkmasın, hele şimdi. Yeni anti-Semitizm ulusalcılığın veled-i zinası.


Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi