Mehmet Şeker

Mehmet Şeker

Bahtiyar Vahabzade

Bahtiyar Vahabzade

Yiğitlerden bir yiğit göçtü yine... "Hakkın yolu öz yolumdur / Eğilmeyen düz yolumdur" diyen dünyamızın büyük şairi Bahtiyar Vahabzade, 84 yaşında aramızdan ayrıldı. Cenabı Hak rahmet etsin.

1925'te Şeki'de doğan Vahabzade, ilk ve orta öğrenimini Bakü'de tamamladı. 1947 yılında Bakü Devlet Üniversitesi Filoloji Bölümü'nden mezun oldu. Aynı bölümde öğretim üyesi olarak ders vermeye başladı.

1980 yılında Azerbaycan İlimler Akademisi üyeliğine seçilen yiğit şair, 1990'a kadar üniversitede ders verdi.

Türkiye'de en çok tanınan Azerbaycanlı şairlerdendi. Türkiye Yazarlar Birliği, 1990'da Bahtiyar Vahabzade'ye Türk kültürüne hizmetlerinden ötürü Üstün Hizmet ödülü vermişti.


* * *
O ödülden birkaç ay önce, büyük şairle Ankara'da tanışmak nasip olmuştu.

Emine Işınsu ile İskender Öksüz'ün Gaziosmanpaşa'daki evlerinde bir akşam, yedi sekiz kişi bir araya gelmiştik. Sohbet geç vakitlere kadar devam etmişti.

Bahtiyar Vahabzade, heybetli, son derece nazik tavırlarıyla sevgi ve saygı uyandıran, şık giyimli, öz güveni yüksek bir beyefendiydi. Saçları beyazlamamıştı henüz. Sesi gürdü.

Vefat haberini duyunca ondan birkaç mısra hatırladım: "Hakkı ayaklarız biz hak adına / Dil uzun, el kısa, fikir derbeder / Ya Rab! Bu dünyada öz ecdadına / Çirkef atan var mı bu millet kadar?"


* * *
Azerbaycan ile Türkiye arasında köprü vazifesi gören Bahtiyar Vahabzade, 1960'larda başlayan hürriyet hareketlerinin öncülerinden biri oldu.

1959'da yazdığı Gülistan isimli şiirinde, İran ve Rusya arasında ikiye bölünen Azeri halkının yaşadığı felaketleri anlattı. Bu şiirinden dolayı 2 yıllığına üniversitedeki görevinden uzaklaştırıldı.

Halkının sıkıntılarını konu ettiği pek çok eserini, yurtdışına kaçırarak yayınlatabildi. Vahabzade, Azerbaycan'da 'halk şairi' unvanıyla anılıyordu. 1995 yılında Azeri hürriyet mücadelesindeki hizmetlerinden dolayı İstiklâl nişanı ile mükâfatlandırıldı. 1980-2000 yılları arasında da beş defa milletvekili seçildi.


* * *
"Benden habersiz" şiiri 1998 tarihlidir: Ömrün fasılları tez geldi geçti / Yazı verimlidir, kışı verimsiz / Bir gün gördüm ki, güçten düşmüşüm / Yıllar öz atını sürdü eğersiz.

Ülkü olan yere baş koyan yıllar / Gamlı gözlerime yaş koyan yıllar / Ey yaşım üstüne yaş koyan yıllar / Nere kaçarsınız benden habersiz?

Ey ömür! Görünür artık sahilin / Elin kısıldıkça uzanır dilin / Ömürden verdiğim yetmiş üç yılın / Zehiri yeterli, balı yetersiz.

Öz omuz yüküdür herkesin yaşı / Derdi - sırdaşıdır, fikri - yoldaşı / Dönüp mizacıma kahır gözyaşı / Sevinç de, keder de, geçmez kahırsız.

Fikirler selinde akandan beri / Ayıramadım ben hayırdan şerri / Dökülmüş ömrümün yaprak yılları / Bahçesi virane, bağı çepersiz.

Gönül o gönüldür, koca yaşımda / Fikirler kaynaşır yine başımda / Yine hücumdayım söz savaşımda / Sözüm teperlidir, özüm tepersiz. (Teperli: Kuvvetli, etkili, geçerli)


* * *
Hürriyet, vatan sevgisi, din gibi temaları işlediği eserleri 8'den fazla dile çevrildi. Şairin yayınlanmış 40'ı aşkın şiir kitabı, 11 ilmî eseri, 2 monografisi, çeşitli piyesleri ve yüzlerce makalesi vardır. Sözümüzü kendi "Elveda"sı ile bitirelim:

Diyorum / Sefası bitti ömrümün / Şimdi dağa çıkarım, düze elveda / Düze duman çöker, düze kar yağar / Bahara elveda, yaza elveda...

Bahtiyar / Derinde sızlayıp yaran / Kalbini dağlayıp üzer her zaman / Göze hüzün çöker, göze yaş dolar / Sevince elveda, düşe elveda...

Şimdi özkökünden süzülen benim / Özge budaklara dizilen benim / Şimdi ne sen sensin, ne de ben benim / Biz ki biz değiliz, bize elveda.


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet Şeker Arşivi