Mehmet Talu

Mehmet Talu

Gayri Müslim için Yasin ve Mevlit okutulabilir mi?

Gayri Müslim için Yasin ve Mevlit okutulabilir mi?

Gayri Müslim için Yâsin veya Mevlit okutulmaz

Soru: Bir gayr-i müslim için Yâsin veya mevlit okunabir mi?

Cevap: Bismillahirrahmanirrahim.

Münafıkların reisi Abdullah b. Übeyy, ölüm hastalığına yakalandığı zaman oğlu Abdullah, Resûlullah (S.A.V.) Efendimize gelerek babası için istiğfar etmesini istedi. Abdullah halis bir müslüman olduğu için Resûlullah (S.A.V.) Efendimiz O'nun hatırını kırmadı ve babasının affı için ALLAH'a dua etti. Bunun üzerine şu âyet-i kerime nâzil oldu: "Ey Muhammed! Sen onlar için ister istiğfar et, af dile; ister istiğfar etme, af dileme! Bir şey değişmez, her ikisi de eşittir. Onlar için yetmiş kez istiğfar etsen de, af dilesen de, yani ne kadar çok istiğfar edersen et, ne kadar çok af dilersen dile, yine de ALLAH onları kesinlikle affetmeyecektir, bağışlamayacaktır. Bu, onların ALLAH ve Resûlünü inkâr etmelerinden ötürüdür. ALLAH fâsıklar topluluğunu hidayete erdirmez."1 Âyet-i kerimeden açıkça anlaşılan husus: ALLAH ve Resûlünü inkâr eden kimselerin affedilme şanslarını tamamen yitirmiş olduklarıdır.

Abdullah b. Ömer (R.A.) den rivayete göre: Abdullah b. Übey b. Selül öldüğü zaman oğlu Abdullah, Resûlullah (S.A.V.) efendimizin huzur u âlîlerine çıkıp, mübârek gömleklerini babasına kefen olarak vermesini taleb etti. Resûlullah (S.A.V.) efendimiz talebi kabul edip verdi. Bunun üzerine, babasının cenâzı namazını kıldırıvermesini taleb etti. Resûlullah (S.A.V.) efendimiz bu talebi de kabul etti ve namaz kıldırmak üzere kalktı. Ancak, Hz. Ömer (R.A.) kalkarak Resûlullah (S.A.V.) efendimizin elbisesinden tuttu ve:

- Ey ALLAH'ın Resûlü! Rabbin seni, ona namaz kılmaktan men etmişken, sen nasıl ona namaz kılarsın?" diye müdahale etti. Resûlullah (S.A.V.) efendimiz: "ALLAH beni muhayyer bırakmıştır, zira: Onların ister bağışlanmasını dile, ister dileme, birdir. Onlara yetmiş defa bağışlanma dilesen de ALLAH onları bağışlamayacaktır, buyurmaktadır. Ben yetmişden de fazla bağışlama talebinde bulunacağım," buyurdu. Hz. Ömer (R.A.):

- Ama, o münafıktır! dedi. Resûlullah (S.A.V.) efendimiz buna rağmen onun ardından namaz kıldı. Bunun üzerine Cenâb-ı Hakk şu âyet-i kerimeyi inzâl buyurdu: O (gayrımüslim)lardan ölen hiçbir kimseye asla dua etme, cenaze namazını kılma! (defin veya ziyaret için) kabrinin başında da durma! Çünkü onlar ALLAH'ı ve Resûlünü inkâr ile kâfir oldular ve onlar fasık (adam) lar olarak öldüler.2

Hz. Ömer (R.A.) der ki:

- Sonra o gün Resûlullah (S.A.V.) efendimize karşı gösterdiğim cür'ete hayret ettim. ALLAH ve Resûlü daha iyi bilirler.3 Tirmizî'nin rivayetinde şu ilave var: "Resûlullah (S.A.V.) efendimiz bu ayet-i kerimeden sonra münâfıkların cenâze namazını kılmadı."

Görülüyorki ayet-i kerimede Hz. Peygamber (S.A.V.) efendimizin, imansız olarak ölenler için dinî bir vecibe ifa etme cihetine gitmemesi emrolunmaktadır. Müslümanların ölen din kardeşlerine karşı ifa etmeleri gereken dinî vecîbelerin başında cenaze namazı kılınması ve bunun için gerekli hazırlıkların yapılması gelmektedir. Âyet-i kerimede bu hususa işaret edildikten sonra yer alan "kabrinin başında da durma!" ifadesini Hz. Peygamber (S.A.V.) efendimizin cenazenin defninden sonraki tatbikatına göre açıklamak uygun olur. Resûl-i Ekrem (S.A.V.) efendimiz bir müslümanm cenazesi defnedildikten sonra kabri başında bir süre durur ve etrafındakilere şöyle buyururdu: "Kardeşiniz için ALLAH'tan mağfiret dileyiniz ve sorulanlara şaşırmadan cevap verebilmesi için dua ediniz; zira şu anda o sorguya çekilmektedir"

Peki bu adamların namazı niçin kılınmıyor? "Çünkü onlar ALLAH'ı ve Resûlünü inkâr ile kâfir oldular ve onlar fasık (adam) lar olarak öldüler" Fasık olarak ölen ALLAH'ı ve Resûlünü inkar eden bu adamların namazının kılınmayacağı konusunda kesin ayet-i kerime bu.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet Talu Arşivi