Mevlüt Özcan

Mevlüt Özcan

Tatildeİzinde dinlenmenin yolu

Tatildeİzinde dinlenmenin yolu

Tatil olgusu üzerinde duruyoruz. "Nasıl dinlenilmelidir?" sorusunun cevabını Peygamberimiz (s.a.v.) Efendimiz'in tarzından örneklerle verelim.

Dinlenmek aynı zamanda bir tedavi tarzıdır da. Yorgun kimse dinlenmez ise hasta olur. Hasta olan kimse de istirahat etmedikçe iyileşemez. Bu konu ile ilgili olarak Peygamberimiz (s.a.v.)'in örnek yaşantısı ve önümüzü aydınlatan bir hayli beyanları da vardır. Onlardan birkaçını arzedeyim:

• Şüreyh el-Hârisi (r.a.) demiştir ki:

Bir defasında ben, Aişe (r.a.)'ye hitaben:

- Peygamber Aleyhis-Selam dinlenmek maksadıyla, sahraya çıkar mıydı? diye sordum.

Bunun üzerine Aişe (r.a.):

- Evet, şu sulu yaylanın tepesine çıkardı. Bir defasında yine yaylaya çıkmak istediğinde (beni de yanında götürmek için) bana Beytü'l-Mâl'e ait develerden iyi ve genç (daha hiç binilmedik) bir deve gönderdi ve şöyle buyurdu:

- Ey Aişe! Allah'tan kork ve deveye yumuşak davran! Zira yumuşak muâmele her nerede olursa onu güzelleştirir. Her neden de soyulursa, onu çirkinleştirir. (Müsned: c/6, sf: 58, Ebu Davud, Cihat, H.No: 2478. 4808)

Müsned şerhinde bildirildiğine göre, Peygamber Aleyis Selâm, herhangi bir şey konusunda üzüntülü ve kederli olduğu zaman, yaylaya çıkar, bir müddet kendi başına kalır, insanlardan uzaklaşırdı. (Müsned: 19/84)

• Eslem Kabilesi'nden Rebeze Yaylası'na gitmek isteyen Seleme bin Ekvâ'ya hitaben Peygamberimiz:

- Ey Eslemliler! Yaylaya çıkınız! Güzel havalarını koklayıp teneffüs ediniz! Kuytu ve güzel yerlerinde de konaklayınız. (Buhari, Fiten: 8/94)

• Hasta olan Ebû Zerri'l-Gifari'ye Rebeze Yaylası'na bir miktar koyun ve deve ile göndermiş, giderken de:

"- Ey Ebû Zerr! Haydi yaylaya" buyurmuştur. (Ebu Davud, taharet. H.No: 332)

Namaz kılmak mü'minleri dinlendirir:

• Bir defasında Peygamberimiz (s.a.v.) Efendimiz Bilal-i Habeşi (r.a.) hazretlerine:

"- EyBilâl! Ezan okumak ve namaza başlamakla bizi dinlendir. Haydi ezan oku." buyurmuştur. (E. Davud, salât. H.No: 1319)

Huzeyfe İbni'l-Yemân (r.a.) demiştir ki:

Peygamberimiz Aleyhis Selâm'a bir üzüntü, keder isabet ettiği zaman, hemen namaz kılmaya ve dua etmeye başlardı. (Ebu Dâvud. H.No:1319)

• Hz. Ömer'in oğlu Abdullah (r.anhüma)'dan rivayet ediliyor. Peygamberimiz (s.a.v.):

"- Sizden biriniz yürürken yorulduğu zaman koşsun. Zira koşmak yorgunluğu giderir." buyurmuştur. (Kanzu'l-Hakâyık: 1/18)

Koşarak insan nasıl dinlenir? gibi bir soru kafanızda beliriyorsa ufkunuzu bu sorunun cevabına şöyle açabiliriz:

Kaslar uzun yürüyüşlerde yorgunluk belirtileri gösterir. Kas yorgunluğu oluştuğunda bunların kasılma fonksiyonunu yerine getirmesi için enerjiye ihtiyaç duyar. Bu enerji, hafif koşarak yürürsek, kaslar hızlı kasılarak çabuk yorulan kaslarımızı dinlendirmiş ve yukarı yaylanmayla da yer çekimi doğrultusuna ters itme gücünden faydalanarak vücudumuzun yükünü hafifletmiş oluruz.

Hafif koşarak yürüme yorucu gibi görünse de, bu eksersiz yaparak dinlenmedir. Kaslara gerçek faaliyetini yaptırmaktır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mevlüt Özcan Arşivi