Abdurrahman Dilipak

Abdurrahman Dilipak

Haydi Erdoğan açıkla!

Haydi Erdoğan açıkla!

Haydi Başbakan açıkla! - Said-i Nursi’nin mezarı nerede? - İskilibli Atıf’ın mezarı nerede?

- Seyyid Rıza’nın mezarı nerede?
- Yıllarca Menderes ve arkadaşlarının mezarına yasak kondu..
- Vahdeddin’in cenazesinin defnedilmesine bile izin verilmedi zamanında..
- Nazım’ın mezarı da onun için Rusya’da kaldı..
- Padişah türbelerinin ziyareti yakın zamana kadar yasaktı..
Bursa Kalesi’ne utanmadan “İrtica ile mücadele, istila ile mücadeleden daha zor ve önemlidir” diye yazıp diktiler.. Muğlalının adı tabelalardan indirilsin, Tandoğan’ın, Mahmut Esat Bozkurt’un da adı indirilsin tabelalardan..
Biz Kudüs’ün ana giriş kapısına “Lailahe illallah, İbrahim Halilullah” yazdık, onlar ise Akevler’in kapısına Çevik Bir tabelası dikiyorlar, Alevi Mahellesine “Yavuz Selim” adı veriyorlar..
Onur’un Dersim’i hatırlatan açılım karşıtı sözleri toplumda “şok” etkisi yaptı..
Aslında Onur, gerçeği söyledi sadece. Partisinin durduğu yere işaret etti.
Onur’un söylediklerinden daha vahimi ise Dersimli Kılıçdaroğlu’nun alkışları idi elbette. Alevi kökenli CHP’lilerin sesizliği idi bu rezalet karşısında..
Öymen adeta dalga geçer gibi, özür dilemek yerine, güya aklınca diplomatik bir dil kullanarak, “Üzülmelerine üzüldüm” dedi.. “Üzmek kastım yoktu” dedi..
Bir yandan AK Parti’nin “Alevi Açılımı”, öte yandan CHP’nin Dersim hatırlatması..
CHP böyle böyle kendini tüketiyor.. MHP de öyle.. Çözümsüzlüğü çözüm gibi dayatarak aslında bu yaklaşımları ile silah tüccarlarının ve uyuşturucu kaçakçılarının ekmeğine yağ sürüyorlar..
Bu seneye veda ederken; Cumhuriyet, 10 Kasım ve açılım tartışmaları bir biliç açılımına sebeb oldu.. Bazı gerçekler bu vesile ile ortaya çıkmış oldu..
Her sene 10 Kasım’da o kadar çok hakaret ve küfür içeren mail gönderilirdi ki; bu sene bu sayı yüzde 10 bile değildi. Kemalistler mi akıllandı, yoksa askerin işlettiği siteler kapatıldığı için mi bu mesaj patlaması olmadı bu sene bilmiyorum. Ama belki de millet bazı gerçeklerin farkına varmış olabilir..
Ergenekoncular, Çiçek’i 2. kez yargının elinden kurtarmanın sevincini yaşarken, aslında Yargıyı batırdıklarının farkında değiller.. Küçük mevzi kazanımlarla gönüllerini teselli ediyorlar..
Aslında Çiçek ve Çiçek’i serbest bırakanlar, adına karar verdikleri milletin vicdanında kendilerini mahkûm ettiklerinin farkında değiller.
Çiçek için de bu sonuç bir zafer değil..
Çiçek, keşke içeride kalsaydı, daha güvende olurdu..
Çiçek, darbeye teşebbüsten, silahlı bir çete üyeliğinden yargılanacak muhtemelen. Öyle olunca kaçmak, kaçırılmak, susturulmak her zaman ihtimal dahilinde..
Adres belli, kaçma ihtimali yok, deliller toplandı. O zaman tutuksuz yargılansın.. İyi de, deliller gerçekten toplandı mı?. Ele geçen ıslak imzalı belgelerle ilgili yüze yakın belgeden söz ediliyor..
Çiçek’in evi güya aranırken, arama için gelenler belgeleri imha etmişler, sohbet etmişler.. Başka yerlerde kopyaları bulunan karartılabilecek belgeler de söz konusu. Bunu da biliyoruz..
Tahliye kararını HSYK’nın yeni atadığı, YARSAV’lı hakimler vermiş..
HSYK’lı ve YARSAV’lı üyeler, kendi durumlarını yeniden gözden geçirmeliler.. Yarın işleri ters gittiğinde kimse yardım eli uzatmayabilir.. Aynı şekilde Çiçek de durumunu yeniden gözden geçirmeli.. Bir vicdan muhasebesi yapmalı. Eşi, kardeşleri, ailesi, çocukları bu konuda ona yardımcı olmalı.. Kendini daha fazla kullandırtmamalı.. Bu ülkeye daha fazla zarar vermemeli..
Eğer ahiret gününe inanıyorsa, bu işin bir de öbür dünyası olacağını hesaba katmalı.. Son yolculuğunda “Nasıl bilirdiniz?” dendiğinde, insanların başı önlerine eğilmemeli..
Emekli Albay Atilla Uğur’a ait olduğu iddia edilen bir konuşma metnine göz atalım, bakın ne diyor: “TSK BİZİ VEREREK HATA YAPTI. BİZİM ÜZERİMİZDEN TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİ’NİN BÜTÜN OMURGASINI KIRDILAR. YANİ ‘SARI ÖKÜZ’Ü VERDİLER. ÖBÜR ÖKÜZ GİTTİ. EN SONUNDA DİĞER ÖKÜZLER TOPLANACAK, DİYECEKLER Kİ; ‘NEREDE HATA YAPTIK’. İLK GÜN ‘SARI ÖKÜZ’Ü VERDİĞİNİZDE YAPTINIZ O HATAYI. SİLAHLI KUVVETLER’İN İÇİNDE BİR SÜRÜ YANLIŞ VAR. HEPİMİZ ŞAHİDİZ. BUNLARI AYIKLA YA DA VATANDAŞLA DAHA İÇ İÇE OLABİLECEK BİR SİLAHLI KUVVETLER YAPISI OLUŞTUR. BUNU YAPMIYORSUNUZ. BENİMLE İLGİLİ 100 SAYFA VAR. BELKİ DAHA FAZLA VAR. TEKNİK İSTİHBARAT DAİRE’DE İKEN BEN DE ADAM DİNLEDİM. HEPSİ ELİMDE. HA BEN DE 2003’TE TEKNİK İSTİHBARAT DAİRE’DE ADAM DİNLEMİŞİM. ‘EVET DİNLEDİM’. ARTI YAPILAN OPERASYONLAR VAR.. BİR MERKEZİN İÇİNDE TURKCELL’E AVEA’YA TELSİM’E GÖNDERİRSİNİZ. BUNLAR ŞÖYLE BİR BAKARLAR. BİR HAT VERİRLER, DİNLERSİNİZ. ADLİ MÜŞAVİRLİK ÇALIŞIYOR: BİR SÜRÜ GAZETECİ TUTUKLANACAK. AMA HER ŞEYİN BİR ZAMANI VAR. TSK’NIN ALEYHİNE ÇALIŞANLARIN HEPSİ YASALARA GÖRE SUÇ İŞLİYORLAR. SABAH GAZETESİ, ZAMAN GAZETESİ, BU SUÇLARLA İLGİLİ HAZIRLIK YAPIYOR ADLİ MÜŞAVİRLİK. BUNLARI GÜM DİYE KOYACAKLAR. BİR SÜRÜ ADAM TUTUKLANACAK ÖBÜR TARAFTAN. ONDAN SONRA GÖRECEĞİZ BİZ. BU İŞ BÖYLE. SİLİVRİ’DE TUNCAY ÖZKAN’LA BİRLİKTE KALIYORUM. ORADA TABİÎ ORADAKİ YATTIĞIMIZ SÜREYİ DEĞERLENDİRMEK İÇİN UYKUYA ÇOK AZ ZAMAN AYIRIP SÜREKLİ İSTİŞARE YAPIYORUZ. KONUŞUYORUZ. TUNCAY DA ÇOK DOLU BİR ÇOCUK. TUNCAY ÖZKAN İLE AYNI KOĞUŞTA KALMAK AVANTAJLI. BU MEDYA REYTİNG HADİSELERİNİ EN İYİ BİLEN İNSANLARDAN BİRİ TÜRKİYE’DE.. DIŞARIDAN AVUKATIYLA GETİRTTİ. BU STV İŞTE ATV BİLMEM NE, BU MARJİNAL VEYA YANDAŞ MEDYA DEDİĞİMİZ KANALLARIN İZLENME ORANI % 22. DİĞER GERİ KALANI KANAL D, STAR, İŞTE NTV VS. BUNLARI İZLİYOR. ONUN İÇİN BUNLARI ÇOK FAZLA KAALE ALMAMAK LAZIM. BU BİR SAVAŞ. YANİ BU İŞ BÖYLEDİR. BUNUN BAŞKA SEKLİ YOK. İZAH TARZI YOK.”
Harika değil mi? Kılavuzları, en zekileri Tuncay Özkan. Yalan-yanlış reyting raporları ile teselli buluyorlar. Yerel, bölgesel kanalları, internetten haberleri bile yok.. Gazete tirajlarından da... Demek ki moralleri çok bozuk.. Ama umutsuz da değiller. GKB de, hukuk müşavirliğinden yapılan bir çalışmadan umutlular..
“Kendi kanalları”nda izleyicilerinin en çok hangi programları izlediklerinin farkında bile değiller.. Ya da o kanallarda bile artık önemli, etkili isimlerin kendilerine arka çıkmadığının da..
Bakalım bu açılımın sonunda, çalınan mezarlar açıklanacak mı? Gizli arşivler açıklanabilecek mi? Darbecilerin ve halka zulmedenlerin isimleri tabelalardan indirilecek mi? Halkla inatlaşmaktan vazgeçilecek mi?
TSK’nın içindeki darbeci örgütler dağıtılsın, Media, Mafia, Sermaye, Siyaset, Bürokrasi ve STK’lara gizlenen darbeciler ayıklansın.. Bu kanlı oyun bitsin artık. Birileri istemese de!
Selam ve dua ile...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdurrahman Dilipak Arşivi