Hüseyin Öztürk

Hüseyin Öztürk

Keçinin Kendisi 50 Kuruş Vergisi 70 Kuruş

Keçinin Kendisi 50 Kuruş Vergisi 70 Kuruş

CHP zulmüne dünden devam ediyoruz. “O yıllarda oğlak, kuzu, keçi fark etmiyor. Bir malın kendisi elli kuruş, mirisi yetmiş kuruşmuş derlerdi. Hatta bir köylü, bütün sürüsünü şehre indirmiş; ‘Bunların kendisi elli kuruş mirisi yetmiş kuruş, ben ödeyemeyeceğim, devletin olsun’ diye keçinin boğazına duyuruyu asarak elinde değneği köyüne dönmüş.
İsmail Detseli bunları yazarken yanına Derbentli Ahmet Çanakçı gelir. Ahmet Çanakçı sağlık memurudur, o yılları iyi hatırlar ve Konya ağzıyla anlatmaya başlar:
“Bak garam ben Derbentliyim, Derbentten Ilgın yayan tam 6 saat. 2 kilo gaz almak için 7 gün Ilgın’a gettim geldim. Ilgına varırım, Halk Parti’nin yandaşları içeri girer, teneke teneke alır gazı, biz ise beklerken akşam olur ‘gaz bitti’ derler. Hadi bakalım geri gelirim yayan. Bu sefer de evde babam döver ‘niye gaz almadan geldin’ diye. Len anamızı belledi oğlum bu CHP’liler. Allah hepsinin hesabını bir bir soracak öbür dünyada İnşaallah.
Ekmeği garneyle yedik, mısır unu yedik, nohut unu yedik ve hastalandık. İnönü Alman harbinde köylülerden topladığı onlarca ton buğdayı halka geri vermedi, yedirmedi sonra da ofislerde yangın çıkarıp yaktırdı. Camilerimizi kapattılar, bazı camilerimizi hayvan barınağı yaptılar.
İl, ilçe, kasaba ve köylerdeki fukaralar, CHP’nin yandaşı geçinen ağalara ya karın tokluğuna ya da aç açına akşamlara kadar bedava çalışırlardı. Çalışma bakalım da göreyim erkeksen. Polis döver, jandarma döver, ormancı, tahsildar, hepsi döver, muhtar bile bir araba sopa atardı adama valla. Gık çıkaramazdın. Öyle bir yaşamdı ki, imeceden yol çalışmasından veya yol parasından kendine çalışacak zaman bulamazdın. Bir de güz geldi mi, emeğini devlet yarıya bölüp alır gider, sen artık ne halt edersen et. Ama CHP’liler lüks içinde yaşarlardı.
Anam 5. çocuğa hamile kalınca babam adeta bayram yaptı zil takıp oynadı. ‘Neden?’ diye araya girdim. ‘Neden olacak 5 çocuğu olanlar yol çalışmasından ve parasından muaf’ dedi. Ulen garam evimizde bir gıl geçimiz var, başka davar yok. Anam ekmek yapmış odun ocağında. Ocağın ataşını kenara yeni aralamış ve dışardan sesler gelmiş; ‘Hey Ayşa, Fatma miriciler geldi’ diye. Rahmetli anam da o geçiyi; ‘Miriciler görmesin zaten paramız yok şimdi miri isterler’ diye hemen ocağa sokup ağzını kapamış, ‘Bizde mal, davar yok’ diyecek. Keçinin daha soğumamış olan ocaktan ayakları yanınca sesi gelmiş ‘meeeee’ diye. Geçiyi ocaktan çıkarmış dövlet adamları babama da 5 geçi parası cezası kesip gitmişler.
‘Oğlunun adı niye Menderes diye sordular.’ Şehirde, köyde camiden cemaat çıkarken; polis, jandarma kapının önünde durur, çıkan cemaatin başındaki bereleri toplar, hatta köylerde sokaktaki insanların çocukların başlarından bile o analarımızın eski bezden diktiği takkeyi alırlar, bir de döverlerdi gardaşım.
Ulen ben oğlumun adını Menderes koydum diye şikâyet edildim, mahkemeye verildim. Hâkim çağırdı; ‘Senin oğlunun adı niçin Menderes’ dedi ben de ‘Niçin Cemal Gürsel niçin İsmet ise, benimki de Menderes Hâkim Bey” deyince durdu ve ‘Gel Adnan olsun bu isim, olur mu?’ dedi. Ben de fazla üstelemedim ‘olsun’ dedim. Oğlumun adı Adnan’dır.”
Evet dostlar, bu anlatılanlar belki Konya’nın küçük bir bölgesinde yaşananlardır. Türkiye’nin tamamında; köy, köy, kasaba kasaba, vilayet vilayet, mahalle mahalle, sokak sokak, bütün bunlar yaşandı. CHP zulmü ve halk düşmanlığı o günden bugüne hiç bitmedi.
1960’ların sonuydu, henüz çocuk yaştaydım ve Ankara’da kirada oturduğumuz ev Hamamönü’nde Taceddin Dergahı’na çok yakındı. Bir sabah babam işe giderken burnundan soluyarak geri geldi ve kapıyı pencereyi açmamamızı, sokakta yalnız oynamamızı söyleyerek güçlü bir şekilde çıkıp gitti ve ne olduğunu anlamamış öylece kalakalmıştık. Meğer o gece CHP’li olmayan bütün evlerin kapılarına kırmızı boya ile X işareti vurulmuş.
Bu şu demekmiş. Komünistler mahalleye saldıracak ve X işareti olan evlerde kim varsa dövecek, sövecek, yıkacak ve yola getirecekmiş. O gün hakikaten sokağa hiç çıkamadık ve ekmek almaya gidemediğimiz için akşam babam gelinceye kadar aç bekledik. Sonradan öğrendik ki, Komünizmle Mücadele Derneği’nden büyükler gelip, X işareti konulan evlerin önünde nöbet tutmuş bizler de kurtulmuşuz. “Allah bu zihniyet sahiplerine başlarını kaşıyacak tırnak vermesin.” Amin.


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hüseyin Öztürk Arşivi