Abdulkadir Özkan

Abdulkadir Özkan

Medya çirkin siyasete prim veriyor

Medya çirkin siyasete prim veriyor

Siyaset, çözüm üretme ve bu çözümlerin topluma sunulması sanatıdır diye tarif edilir.

İktidarı ve muhalefeti ile ortaya konulan çözümler kamuoyunda tartışılmalı ve neticede yararlı olan üzerinde karar kılınmalıdır. Karar kılacak olanda seçimlerde halk, seçim dışı zamanlarda ise konuların uzmanlarıdır. Uzmanlar bilgilerini ortaya koyarak katkıda bulunurlar toplum ise kendince iyi bulduğu çözümün sahiplerine oyu ile destek verir.

Peki bizde böyle olduğunu söylemek mümkün mü?

Üç liderin aylardan hatta yıllardan beri karşılıklı atışmalarını şöyle bir hatırlamaya çalışın. Yaptıkları işe polemik demek bile mümkün değil. Çünkü polemikte zeka ürünü espri de olur. Halbuki üç liderin karşılıklı atışmalarında öyle bir ince espri bile yok. Karşılıklı saldırıdan, hakaretten ibaret yaptıkları iş. CHP ve MHP takmışlar kafayı Başbakan'ın eşine ve eşinin başörtüsüne. Eşler üzerinden siyaset yapmanın ne kadar çirkin ve incitici olduğunu sanıyorum söylemeye bile gerek yok. Efendim GATA'ya başörtüsü ile gitmişmiş ya da gitmemişmiş. Bu da olmadı Fransa Cumhurbaşkanı Başbakan Erdoğan'a gönderdiği davette eşi ile gelmemesini istemiş. Falan filan... Hatta bu iddia tüm ilgililer tarafından yalanlanmasına rağmen Baykal'ın ısrarını sürdürmesi izah mümkün olabilir mi? Bana göre bu işe siyaset demek mümkün değil. Çünkü baştan sona çirkinlikten ibaret. Aslında bu ülkede hala başörtülülere karşı uygulanan sınırlandırmanın devam ediyor olması dehşet verici iken bunu birde CHP ve MHP'nin siyaset malzemesi yapmaya kalkışması rezaletinde ötesinde bir anlam ifade ediyor.

Bu arada MHP Genel Bakanı Bahçeli'nin metre hesabı ve bu sınırı aşanlara yönelttiği tehdit sanki kabadayılık gibi algılanıyorsa bu millet yandı gitti demektir. Kaldı ki siyaset kabadayılık işi değildir. Millet siyasilerde gövde gösterisi ya da kabadayılık istemiyor, meselelerine çözüm bulmalarını istiyor.

Meseleler bir kenara iteklenmiş üç partide bir takım gereksiz konuları gündeme atıyor, ülkenin sanki en önemli meselesi Başbakanın eşinin başörtüsü ya da iktidar partisi milletvekillerinin MHP sıralarına kaç santim yaklaşmaları gerektiğiymiş gibi çocukların bile gündeme getirmeyeceği meselelerle insanımız aylardan hatta yıllardan beri meşgul ediliyor.

Niçin böyle oluyor? sorusuna benim vereceğim tek bir cevap var; Siyaset ve çözüm üretemeyen siyaset erbabı bu tür konularla zaman geçiriyor; milleti oyalıyorlar. Bu noktada bir başka soru daha cevap arıyor. Böylesine kısır bir döngü içine siyaseti mahkum eden partiler nasıl oluyor da milletten oy alıyorlar?

Bu sorunun cevabını elbette vermek bana düşmez. Bunu da seçmen düşünmek zorundadır. Eğer millet dertlerine derman değil de tiyatro seyreder gibi liderleri seyretmeyi tercih ediyor ve bu oyun sürsün gitsin diye oy veriyorsa benim söyleyecek fazla bir sözüm kalmaz. Çünkü bu takdirde sadece balık değil tuz da kokmuş demektir.

Diyelim ki siyasiler böylesine ucuz bir yol seçiyorlar medya buna karşı ne yapıyor?

İşin acı tarafı medyada bu çirkin politikaya prim veriyor. Aylar hatta yıllardan beri hiçbir derde derman olmayacak bu tür atışmaları manşetine taşıyor. Millete sadece bunları sunuyor. Millette önüne sürülmüş olanla yetiniyor.

Peki çözüm üreten siyasi partiler yok mu?

Elbette var. Söz gelimi Saadet Partisi kurulduğu günden beri çirkin siyasetin dışında kalmış sadece ülke sorunlarına ürettiği çözümleri topluma sunmaya çalışmıştır. Ama medyayı bunlar hiç ilgilendirmiyor, dikkatini çekmiyor. Bunun çeşitli sebepleri var elbette ama hiçbir sebep çirkinliğin sürekli olarak millete siyasetmiş gibi gösterilmesini mazur göstermez, göstermemeli.

Uzan lafı kısası bu çirkin siyaset dönemi son bulmadan ülkemizin meselelerinin çözümü mümkün değildir. Bunun yolu ise medyanın bu tür çirkinleri artık millete gündemin önemli maddeleriymiş gibi sunmaktan vazgeçmesinden geçiyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdulkadir Özkan Arşivi