Son günlerin şarkısı Sezen Aksu'dan... Göz yaşları içinde bol bol çalınıp söyleniyor Ankara dolaylarında. "Geri dön, geri dön, ne olur geri dön..."

Baykal'ın Oran'daki evinin önüne çadır kurmuş CHP'liler, görevi başına dönmesi için açlık orucu tutuyor, şekerli su içip ümitlerini büyütüyorlar.

"Vazgeçmek zor senin o büyülü tuhaf sıcağından" diyerek Sezen'in sözleriyle sesleniyorlar.

*

Lakin az öteden Kubat bakın ne söylüyor:

"Gurbete giden döner mi, dönmez mi, belli değil, bilirim...

Ben bir kara ağaç gölgesi buldum, cebimde ümitlerim..."

*

Kırk yılın siyasetçisi, bunca yılın lideri Baykal, bir kaset yüzünden mi gidecekti?

Seçim kaybetmekten değil...

Partisini iktidara taşıyamamaktan değil...

Oylarını artırmadığı için değil...

Barajı geçemediğinden değil...

Kötü muhalefet yaptığından bile değil...

Bir kaset yüzünden!

Ömrü boyunca azgın denizlerde gece gündüz demeden dev dalgalarla boğuşan kırk yıllık kaptanın, yaşlılık döneminde yolda yürürken bir anda düşüp küçük bir su birikintisinde boğulması gibi.

*

Kimileri olayı hafife alıyor.

Değil arkadaşlar, öyle hafife alınacak bir olay değil bu.

Atasözleriyle yorum yapma alışkanlığını devam ettiren de var.

"Deveyi yardan uçuran bir tutam ot" yaklaşımı sergiliyorlar.

Nereden biliyorsun bir tutam olduğunu, belki iki tutamdır yar başındaki ot.

Yani... Atasözleri güzeldir, asırlardan süzülmüştür ama her zaman tamı tamına da uymaz ki duruma.

*

"Fazla üzülmeyin, dönecektir. Hem de davul zurnayla" dediğimiz için kızan okurlarımız olmuş.

Yahu Allah aşkına söyleyin, bunda kızılacak bir taraf var mı?

Döner ya da dönmez.

Ne olur, kıyamet mi kopar?

Met-cezir, dağlara tepelere değil, denize yakışır.

Evvelce iki defa gitti, üç defa geldi. Yine gelir, yine gider.

Met cezir dediğin gel git'ten başka ne ki? E biz de Deniz'den bahsediyoruz.

Millet ikiye bölündü; dönsün diyenlerle dönmesin diyenler saf tutuyor.

Ben döner diyorum.

İsteyen üstüne yoğurt döksün, iskender desin.

*

Yerine kim geçecek diye dertlenenler arasından türlü fikirler zuhur ederken, bir ara Uğur Dündar'ın ismi geçti.

Yakışır.

Ali Kırca da çok uygun bir isim bence. Hatta daha uygun düşer, Baykal'ı hiç aratmaz.

Dönüşümlü başkanlık yapsınlar arzu ederlerse.

Araya M. Ali Birand'ı da katabilirler; şenlikli olur. Eee'lerinden benziyor en azından.

Yarın da kısmetse hükümetin neden istifa etmesi gerektiğini yazmayı düşünüyorum.

Şimdiden haber vereyim ki sürpriz olmasın