Muhsin Meriç

Muhsin Meriç

Amerikan Müslümanlarının arayışı

Amerikan Müslümanlarının arayışı

“En önemli meseleniz, karşı karşıya olduğunuz en büyük meydan okuma nedir?” diye sorduğum Kuzey Amerika Müslümanlar Birliği (NAIF) Başkanı Eşrefüzzaman Khan, çok düşünmeden şu cevabı verdi: “Aileleri koruyamıyoruz. Gençleri İslâmiyet’i yaşamaya ikna edemiyoruz. Çok hidayete eren, Müslüman olan var ama onların tamamını İslâmiyet’te tutamıyoruz. Yetişmiş, dil bilen, hitabeti iyi adam sayısı çok az!”
ABD’li Müslümanların bir numaralı endişesi bu: Müslüman gençliğin geleceği, onların eğitimi ve özellikle İslâm idealleri ve bilgisinin gençlere ve gelecek kuşaklara nasıl aktarılacağı...
Dört yüz milyona yaklaşan devasa yapı içinde on milyonu aşkın Amerikan ortalamalarına nispeten daha eğitimli ve gelir seviyesi daha yüksek Müslüman Amerikalılardan birisi, “Buraya çocuklarım için gelmiştim, şimdi onlar için dönmek zorundayım!” diyor. Burada nesillerin muhafazasının nasıl zor olduğuna dikkat çekiyor.
Bu zor ve çetin meseleye rağmen ciddi oranlarda Amerikalı, Müslüman olmaya devam ediyor. Başka milletlere göre ‘açık fikirli’ olan Amerikan toplumu, doğru bir tebliğ ile karşılaştığında İslâmiyet’i ciddi manada değerlendiriyor. Özellikle hapishanelerde İslâmiyet hızla yayılıyor. Her Cuma namazında yeni simaların şehadet getirdiklerini görmek, ABD’de garip bir manzara değil!
Bir diğer mühim mesele, ABD’deki Müslümanların liderlik sorunu ve ittifak zaafından kaynaklanan kimlikleri muhafaza edememe tehlikesi. % 70’i göçmen olan Müslüman nüfus içerisindeki problemler, herhangi bir İslâm ülkesindekinden daha fazla. Yani Amerikan kültürü, en fazla tahribatını buradaki Müslümanlar üzerinde yapıyor. Söz gelimi, Batı’da boşanma oranı yüzde elli iken, bu oran Ortadoğu ülkelerinde yüzde 10, New York ve Chicago’da yaşayan Müslümanlar arasında yüzde 30’dur. Buna yönelik programlar az da olsa yok değil, ancak, böyle bir organizma içerisinde erimemek için çok daha kuvvetli bir liderlik ve iyi planlanmış eğitim programları icra etmek gerekiyor.
Avrupa’da da olduğu gibi, ABD’de de her millet kendi toplumunu muhafaza için pek çok faaliyet yapıyor. Araplar, Urduca konuşan Hint kökenliler, Türkler, Arnavutlar... Amerikan toplumuna örnek olma kaygısından çok, kendi toplumunu nasıl muhafaza edeceğini düşünen liderler aralarında etkili bir koordinasyon olmadan “Ne kurtarırsak kâr” der gibi çırpınıyorlar. Meşrep ve meslek taassubunun kimi zaman öne çıktığı ve işbirliği yollarının henüz istenen düzeyde açık olmadığı ABD’li Müslüman kuruluşlar, Amerikalı Müslümanların sisteme entegrasyonunu sağlama ve mensuplarını sistemin olumsuzluklarından muhafaza edecek bir yol bulma arayışı içerisindeler.
Bunun için Kuzey Amerika Müslümanlar Birlikleri (ICNA ve ISNA) her sene düzenli programlar yapıyorlar.
Bu yıl 47.’si yapılacak olan ISNA toplantısının çerçevesi şöyle belirlenmiş: “Şefkatli toplumlar yetiştirmek: İnançla hizmetin birleştirilmesi.” Türkçe ve Boşnakça panellerin de olacağı buluşmada 300’den fazla toplantı gerçekleştirilecek. ABD’li onbinlerce Müslüman bu buluşmada hem geçmiş bir yılın sorunlarını tartışacaklar, hem de gelecek için planlar yapacaklar.
Kimine göre Obama’dan sonra, Bush dönemine nispeten bir rahatlamanın olduğu, kimine göre ise şiddetli bir 28 Şubat’ın örtülü olarak hâlâ yaşandığı ABD’de Müslümanlar, heyecanlı ve dikkatli bir arayış içerisindeler: Kimliklerini yeniden inşaa etmenin, üçüncü nesilleri muhafaza edip İslâm’a hizmet edecek hale getirmenin, saygınlıklarını ve inançlarını koruyarak ABD’de tutunabilmenin yollarını arıyorlar.
Haftaya devam edeceğiz...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Muhsin Meriç Arşivi