Mehmet Şeker

Mehmet Şeker

Yarası olmayan, niye gocunsun?

Yarası olmayan, niye gocunsun?

Sayın Genel Başkan, "Dikkat edin" diye uyarıyor üyelerini, "telefonlarımız dinleniyor..." Sayın üyeler de bunu gayet normal bir şeymiş gibi dinleyip tasdiklemişlerdir herhalde.

Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Başkanı Tansel Çölaşan bu şekilde konuşan kişi.

Edirne Şubesi'ne yaptığı ziyarette, şöyle söylemiş:

"Burada ne gibi sorunlarınız var, bunu bana mektupla aktarın. Bakın telefon olduğunda dinleniyorsunuz. Bu nedenle sorunlarınızı telefonla değil mektupla aktarın. Biz burada doğal olarak dertleşiyoruz. Ama dertleşmemizin yolu ya yanyana geleceğiz oturacağız, konuşacağız. Bu olmuyorsa mektuplaşacağız. Artık yeni yol mektuplaşma. Türkiye'de korku toplumu yaratıldı. Şimdi dikkat edin, dinlenmeyen telefon yok. Ben size şimdi telefonumu versem bağlandığında dinlendiğini siz de bilirsiniz. ADD'li olmak bile dinlenmek için sebep. Potansiyel suçlu sayılıyorsunuz."

***

Haberleşme hürriyeti, en temel haklardan biri.

Hayat hakkının bir parçası...

Anayasa ile güvence altına alınmış durumda.

Hiç kimsenin telefonu, keyfî olarak dinlemeye alınamaz.

Kimsenin özel hayatına müdahale edilemez, konuşmaları takip edilemez.

***

Ancak suça karışanların, karıştığından şüphe edilenlerin telefonu, mahkeme kararına bağlı olarak dinlemeye alınır.

Aksi halde dinleyen her kimse suç işlemiş olur.

Ki bu da şikâyet ve takip halinde ceza gerektirir.

***

Bir derneğin Edirne şubesindeki sorunlar telefonda konuşulduğunda, ne sakınca doğabilir?

Dinleme gerektirecek türden konuşmalar yapılmayan, öyle bir ihtimal bulunmayan bir derneğin telefonu hangi sebeple dinlenecek?

Taşradaki şubeler, merkeze sorunlarını anlatırsa, bunda kanuna aykırı bir unsur olabilir mi?

Bir il başkanı veya bir üye, Sayın Genel Başkan ile sohbet etmek, hatırını sormak istediğinde, toplum düzenini tehlikeye sokacak konuşmalar mı yapılacak ki takip edilsin, kayda alınsın?

***

"Sayın Genel Başkanım, nasılsınız?"

"İyiyim evladım, sen nasılsın?"

Böyle bir konuşmanın neresi sakıncalı?

Neresi kanuna aykırı?

Hangi kısmı topluma zarar verecek boyutta?

Dinlenilse, kayda alınsa, yarın bir mahkemeye delil olarak sunulsa, kim ne ceza alır?

Genel Başkan mı, taşra teşkilatındakiler mi?

***

Telefonda konuşmak yerine, sorunlar mektupla bildirilecek.

İyi de, eğer telefonlar dinlemeye alınacak kadar ciddi bir durum varsa, mektuplar da denetlenebilir.

O durumda posta güverciniyle mi haberleşilecek?

İş gerçekten o boyuttaysa, takip edenler telefondan sonra mektuba, mektuplaşmadan sonra posta güverciniyle haberleşmeye geçtiğinizi de farkedecektir.

İki şahinle sizin posta güvercinlerini de yakalar, mesajları okur.

Yetinmez, güvercinleri de tutup pişirir.

En iyisi daha ilkel yöntemlere başvurmak belki de.

Mesela, tepeden tepeye dumanla haberleşmek.

Tavsiye: Dernek bünyesinde acilen "şifreli duman dili kursları" düzenlensin.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet Şeker Arşivi