Abdurrahman Dilipak

Abdurrahman Dilipak

Def-i mazarrat celb-i menafiden evladır..

Def-i mazarrat celb-i menafiden evladır..

Bu bir Mecelle kuralıdır.. Zararın önlenmesi faydanın temininden önce gelir..
Bunu niye söyledim şimdi: Suudiler Mekke’yi güzelleştirme yarışması düzenlemiş de... İlk teklifim şu: Önce zarar vermekten vazgeç. Kabe çevresindeki inşaatları hemen durdur.. Orada bir tarih, kültür, doğa yıkımı var.. Kudüs’deki arkeolojik kazılardan daha vahim bir durum sözkonusu.. Saat kulesi filan bir utanç abidesi gibi duruyor orada..
Allah dinini korur.. Bunu yapanlar Fil ordusundan daha beter olurlar bir gün..
Sonra Mekke’de yapılacak o kadar çok şey var ki. Her taraf çöp, mimari diye bir şey yok, salaş yapılar, dilenciler, ucuz defolu Uzakdoğu’dan gelen tapon malları pazarlamaya çalışan işportacılar. Ama önce siz Mekke’nin etrafındaki zenci mahallerindeki elektrik, su, kanalizasyon olmayan yoksul mahallelerinden başlayın isterseniz işe.. Adaletten, hukuktan başlayın.. Mekke içindeki görevlilere halkla ilişkiler dersi vermekten başlayın işe isterseniz. Kabe’nin içindeki rejim bekçisi askerlerinize içeriye postalları ile girmemeyi öğretin..
Mekke ve Medine’yi bir mezhebin misyonerlik merkezi, propaganda merkezi olmaktan çıkarın.. Mısırlı, Malezyalı, bir Türk, İranlı hafız kıldırsın namazı. Ezanı bir başkası okusun, hutbeyi bir başkası..
Kabe’ye gelen o kadar insan var, bilim adamları, tüccarlar, STK temsilcileri, bunları bir araya getirecek ortak bir zemin yok. Ama rejim kendi gölgesinden korktuğu için bunların bir araya gelmemesi üzerine kurulmuş düzen..
Maddi mimarisinden önce Mekke’nin manevi mimarisini ihya edin ve tabii önce tabiata karşı saygılı olun..
O otelleri, dağın altından tünelle geçip, vadinin aşağısına kurun istediğiniz gibi.
O Arafat’ın, Müzdelife’nin hali ne öyle.. Işıldak takılmış develerle ucuz tur düzenleyen deveciler.. Ayıp ya hu! Sirk palyaçolarının yaptıkları iş bile çok daha düzeyli. Mukaddes bir belde de azıcık edep gerek..
O saat kulesi de tam bir komedi. Hangi zaman kavramından, tanımından yola çıkarak yeni bir saattan söz ediyorsunuz? Dubai’deki bir Alman firmasına sipariş ettiğiniz bir makineden başka, ne ki o saat.. Müslümanlarla dalga mı geçiyorsunuz?
Önce Mekke, Medine Belediyeleri şehrin temizliğini sağlasınlar. Hacıları bu konuda uyarsınlar.. Temizlik imandandır.. Her yerde çöp yığınları.. Birkaç lüks semt hariç.. Pazarda denetim yok..
Suudi Arabistan yarı militer bir polis devleti.. En azından Mekke ve Medine’de işin bu çirkinliğinin bu kadar öne çıkmış olmaması gerekirdi..
Daha Mekke ve Medine’ye ilk girerken, o tembel, asık suratlı, laf anlamaz gümrük görevlilerinin umursamazlığı ile insanları sabır testine tabi tutuyorsunuz. Bunu düzeltin önce. Bu iş o kadar zor mu?
Aslında Mekke ve Medine’nin Suudilerin elinden kurtarılması gerekir!.. Bu İslam ülkelerinin ve Müslümanların iradesi ile olan bir iş değil.. Bir gün Müslümanların evrensel / ekümenik birliği gerçekleşecek olursa bu olacaktır.. Oralar (Mekke, Medine), her hangi bir ülkenin egemenliğinde olamaz.. Oralar beynel Müslimin yerlerdir. Kudüs beyneddin bir makamdır... Oraların hakimi değil, ancak hadimi olunur.. Kudüs konusu..
Ne hazin, Mekke ve Medine Suudi egemenliğinde, Kudüs İsrail işgali altında, camiler ise ulus devletlerin..
Yine de Suudilerin bu konuyu tartışmaya açmaları doğru yönde ileri doğru bir adım. Habere göre Mekke “Müze Şehir” haline getirilecekmiş. Aman ha! Orada Kabe var. Hiçbir isim, sıfat, özellik Kabe gerçeğinin önüne geçemez.. Tamam onlarca müze kurun, bilim, sanat müzesi, dünyanın en büyük kütüphanesini, araştırma merkezlerini kurun ama, orası önce Müze şehir değil, Kutsal şehirdir..
Kabe’yi bir mermer galerisi görüntüsünden kurtarın. Kadim zamanlara aid bir mekanda eskiye dair ne bıraktınız? Hiçbir şey! Uzay üssüne benzeyen teknolojinin öne çıktığı bir mekan tasarımı değil. Göze hitap eden şeyler değil, insan ruhunu dinlendirecek bir doğallık.. Vinç sesleri, motor homurtuları değil. Teknoloji iç organlar gibi örtülü ve sessiz çalışmalı..
Mekke’nin yeniden inşası için açılan yarışmaya Türkiye, Malezya, Pakistan, ABD ve Çin’den 300’ün üzerinde katılımcı ön listeye alındı. Yarışmada, Mekke şehrini güzelleştirecek sanatsal projeler değerlendirilecek. Bu projelerin Mekke’yi hacıların yanı sıra İslami kültür ve sanatlara ilgi duyan milyonlarca Müslümanı cezbeden bir ‘Müze şehir’ haline getirmesi bekleniyormuş. İki ay sürecek yarışmaya 22 ülkeden 442 kişinin başvurduğunu ve bunların arasından 306’sının ön listeye kabul edildiğini açıkladı. ‘Mekke âşıkları buluşuyor’ temalı yarışma, Suudi kraliyet ailesi mensubu ve Mekke Emiri Prens Halid el Faysal başkanlığında düzenlenmiş.. Yine uluslararası bir perspektif yok.. Majestelerinin bir atifeti olarak yapılıyor bütün bunlar.. 27 Eylül’e kadar sürecek yarışmanın sonunda kazananları 300 bin dolar değerinde ödüller bekliyormuş. Seçilen sanat projeleri de şehirdeki 12 ayrı merkezde teşhir edilecekmiş..
Siz önce Sevr ve Arafat dağındaki mağaraların önündeki çöpleri temizleyin bir, sonra bu işlere sıra gelsin. Bazı yanlışları düzeltmek için yarışmaya gerek yok. Bakan bir göz, hisseden bir yürek yeter..
Bütün bunlar, Hilton Oteli inşa edeceğiz diye yok ettiğiniz Ebu Kubeys dağının tek taşına değer mi? Üzerine diktiğiniz saat kulesi ve gökdelen, oradaki Ecyat Kalesi’nin bir burcu eder mi? Tarihi yok edenleri, zamanın Rabbine emanet ediyorum. O hesabı seri ve azabı acıklı olandır.. Sonunda bir gün herkes yaptığının karşılığını görecek.. Allah bu dünyada yaptığımız ve yapmamız gerekirken yapmadığımız, söylediğimiz ve söylememiz gerekirken söylemediğimiz her şeyin hesabını soracak bizden ve insanlar o zaman, ya kendi cennetlerine sırtlarında tuğla taşıyor olacaklar, ya da kendi cehennemlerine sırtlarında odun.. O; gören, duyan, bilendir. Hüküm sahibidir..
Selâm ve dua ile..

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdurrahman Dilipak Arşivi