Taha Akyol

Taha Akyol

Şerif Mardin’le iftar sohbeti

Şerif Mardin’le iftar sohbeti

YAŞAYAN en büyük sosyal bilimcilerimizden Şerif Mardin’le beraberiz. Karı koca bilim insanları Caner ve Feryal Taslaman’ların zarif ev sahipliğinde, iftar masasında Şerif Hoca’dan başka Prof. Halis Ayhan, Prof. Durmuş Günay, Prof. Bekir Karlığa ve eşlerimiz de var.
Önce Feryal Hanıma teşekkürler; yoğun akademik programından zaman ayırıp bu külfetli ve zarif iftar sofrasını hazırladığı için.
Şerif Hoca Sabancı Üniversitesi’nde Orta Çağ düşüncesi hakkında bir tebliğ sunmuştu. “Orta Çağ karanlıktı, aydınlanma geldi yıktı” klişesi yanlıştı, zira 16. yüzyıldaki bilim devrimi Orta Çağ içinde gelişen bir düşünce dinamiğinin eseriydi.

Sistematik şüphe
Neydi bu düşünce dinamiği? Hoca “sistematik şüphe” diyor, “sıradan şüphe değil, sistematik olup olmaması önemli!”
Batı Orta Çağ düşüncesinde şu veya bu ölçüde “sistematik şüphe” var...
Peki, İslam Orta Çağının, özellikle 12. yüzyılın sonuna kadar çok parlak olduğunu biliyoruz; Harizmi, El Kindi, Farabi, İbn Sina, Gazali, Rüşd Rüşd... Bunlarda nasıl? Hoca’nın cevabı:
- Her merakın altında bir şüphe güdüsü vardır. Ama müslüman düşünürlerdeki şüphe, yeterince sistematik gözükmüyor”
Şerif Hoca Orta Çağ düşünceleri konusunda bir kitap hazırlıyor.
O günden beri aklıma takıldı: Batı Rönesansını tetikleyen İslam bilim ve felsefesinin kendi coğrafyasında 13. asırdan itibaren sönmesinin sebeplerinden biri acaba bu “yeterince sistematik “ olamayışı mıydı?
Devasa bir sorudur bu.

Said Nursi
Ve Hoca’nın Said Nursi hakkındaki kitabı... Modaya uyup “mürteci, molla” deyip geçeceğine niye bu araştırmayı yaptı?
- Bu bir bilimsel namus meselesidir. Bir kimse bu kadar insanı etrafında topluyorsa bunun toplumsal sebeplerinin olması lazım. Toplumsal sebepleri araştırmak bilimin işidir. Ben bunu yapmak istedim.
Şerif Hoca akademisyen dürüstlüğüyle, Said Nursi araştırmasının “bazı bölümlerinin sathi ve spekülatif” olduğunu, daha derinlikli sosyal bilim araştırmaları yapılması gerektiğini söylüyor, artık araştırmaların yapılmakta olduğunu belirtiyor.
Mardin, düşünce tarzımızdaki bir zaaftan şikâyetçi:
- Türkiye’de modalar ve markalar düşünceleri fazla etkiliyor! Bunlardan şüphe duyup kurcalarsanız, araştırırsanız ‘başkaldıran’ olursunuz!
Modalar yeni yaygın görüşler, markalar yani otoriteler!
Doçentlik tezi olan Bilim ve İdeoloji’nin araştırmasına da bu başkaldırma duygusuyla başlamış:
- Ya her kötülüğü ya her iyiliği dine bağlamak modaydı o zaman. Ben ise din bu toplumda niye bu kadar önemli diye düşündüm, araştırmaya yöneldim.

Marksist değilsen
Şerif Hoca kendisi için Weberci nitelemesini kabul etmiyor. “Marksist değilsen, Weberci denilir, moda böyle!” diyor:
- Weber Protestan ve Yahudi tarihini ve kültürünü hakkıyla incelemiştir. İslam hakkındaki bilgisi zayıftır ve yanlış hükümlere varmıştır. Halbuki derinlikli analizler yapabilmek için hem teksti (metni) hem konteksti (bağlamı) iyi bileceksin.
Sonra uzun uzun anlattı: Tarihi metne iyi nüfuz edecek kadar bilgin olacak... Sonra o metnin nasıl bir tarihi bağlamda oluştuğunu ve metindeki kavramların o dönemde ne anlama geldiğini araştıracaksın...
Bilimsel düşünce bu işte. Şerif Hoca’ya saygılarımı sunuyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Taha Akyol Arşivi