Taha Akyol

Taha Akyol

İki lider

İki lider

BAŞBAKAN’LA Kılıçdaroğlu’nun dünkü kısa görüşmelerini sevinçle izledim. Sırf görüşmeleri bile önemli. Hele de iki lider anlaşır da türban yasağı kaldırılırsa bu herkes için çok iyi olur.
En zıt görünen konulardan birinde uzlaşma örneğinin verilmesi, başka kilitli sorunlar için de çözüm kapılarını açabilir.
Özellikle iktidar şu iki gerçeği hiç aklından çıkarmamalıdır:
- CHP ile normal ilişkiler tesis edilmedikçe Kürt meselesinin çözümü konusunda da, anayasa yapımı konusunda da sağlıklı gelişmelerin olması çok zordur.
- Kılıçdaroğlu iyi niyetli bir lider olarak uzlaşmaya açık görünüyor. Taktikçi, oyuncu, tuzakçı bir insan değil... Kamuoyunda puan toplaması da iyi niyetli görülmesindendir.
Böyle düşündüğüm için, “Anayasa yapımına hemen başlayalım” diyen Kılıçdaroğlu’na Başbakan’ın “samimiyetsiz” diye karşılık vermesini yadırgadım. Evet, bana göre de anayasa yapımı seçimlerden sonra ele alınmalıdır ama bunun gerekçelerini birkaç cümleyle açıklamalı, “samimiyetsiz” kavramını kullanmamalıydı. “Samimiyet” de tıpkı “takiye” gibi sübjektif bir kavramdır.

CHP açısından
CHP’liler de şu iki gerçeği görmelidir:
- İktidarın her girişimine karşı çıkmak kamuoyunda CHP hakkında “istemezükçü” izlenimi yaratıyor, iktidara gelseler bunlar ülkeyi nasıl yönetir sorusunu derinleştiriyor. Temel konularda uzlaşmacı olmak, sorunların çözümü konusunda CHP’nin de çözüm fikri ve niyeti bulunduğu kanaatini kamuoyuna yerleştirir, lehlerine olur...
- Herkes biliyor ki, CHP içinde 1930’ların şahinleri vardır, hırçın muhalefet alışkanlığı güçlüdür... Kılıçdaroğlu ve arkadaşları parti içi reform konusunda hem siyaset üretme hem kadro oluşturma açısından iyi hazırlık yapmalıdır, 1970’lerdeki Ortanın Solu hareketi gibi...
Bu şekilde, AKP’de muhalefete özenli davranma, CHP’de de yapıcı ve uzlaşmacı olma yönünde alışkanlıklar gelişirse, demokrasimizin sorun çözme verimliliği yükselecektir.
Buna çok ihtiyacımız var.

Anayasa yapmak çok zordur
Kılıçdaroğlu’nun anayasa yapımına hemen başlama ve bir uzlaşma metni oluşunca “bir haftada Meclis’ten geçirme” sözünü ben samimiyetsizlik değil, aksine hesapsızlık derecesinde fazla samimiyet olarak görüyorum.
Keşke bu kadar kolay olsaydı, keşke iyi niyet yeterli olsaydı.
Evvela anayasa yapımı teknik olarak çok karmaşık, uzun çalışmalar gerektiren; kelimeler, virgüller üzerinde bile tartışmaları icap ettiren uzun bir süreçtir. Çünkü düzgün gözüken bir maddenin bile yazımındaki kusurlar ve yeni boyutlar tartışmalarla ortaya çıkar, bir madde metne bazen birkaç defa yazılır...
İkincisi ve daha mühimi, Türkiye, temel mutabakatlarını yeterince sağlayamamış bir ülkedir. Referandum kampanyasında hem liderler kötü örnekler verdiler hem toplumdaki uzlaşmazlıklar bir kere daha ortaya çıktı. Yeni anayasada Kürt meselesinden hiç bahsetmemek de, bahsetmek de, dolaylı bahsetmek de büyük kavgalar çıkarıp “kopuş”u derinleştirir mi diye kaygılıyım mesela...
Atatürkçülük ve Diyanet konuları da öyle...
‘Elektrikli’ konuların seçim meydanlarına döküldüğünü düşünün!
Onun için, herkes hazırlığını şimdiden yapmalı ama anayasa yapım süreci seçimlerden sonrasının sakin ortamında başlamalıdır; bu konuda Başbakan haklıdır.
Aceleye getirilmemelidir ki, birkaç sene sonra maddelerini değiştirmeye başlamayalım!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Taha Akyol Arşivi