Mehmet Talu

Mehmet Talu

Tesettür, başörtüsü farzdır... 5

Tesettür, başörtüsü farzdır... 5

Müslümanların bu farzı yerine getirmesine engel olunamaz!..

Kadınların, bu zînet yerlerini kimlerin yanlarında açabilecekleri ise âyet-i kerimenin devamında bildirilmektedir.

Bu âyet-i kerime nazil olunca, yukarıda rivayet edilen hadis-i şeriflerle de sabit olduğu üzere, Ensar ve Muhacir kadınları, eteklerinden bir parça keserek, onunla başlarını örtmeye acele etmeleri, Hz. Âişe (R.Anhâ)nın ablası Esma (R.Anhâ)'nın ince bir elbise ile Hz. Peygamber (S.A.V.) Efendimizin huzuruna çıktığı zaman, Hz. Peygamber (S.A.V.) Efendimizin: "Ergenlik çağına gelen bir kadının elleri ve yüzü dışında kalan yerlerini göstermesinin caiz olmadığını" (Ebu Davud, Libas: 34, No: 4104, 2/460; Beyhaki es-Sünenü'l-Kübra, Salat, No: 3302, 3/81) bildirmesi, yine Hz. Âişe (R. Anhâ)dan rivayete göre Hz. Peygamber (S.A.V.) Efendimizin, bileklerinin dört parmak yukarısını işaret ederek:

"ALLAH Teâlâ'ya ve âhiret gününe iman eden bir kadına, ergenlik çağına gelince, yüzü ve şuraya kadar elleri hariç, herhangi bir yerini açması caiz değildir." (Kurtubi El-Cami'u li Ahkami'l-Kur'an; 12/ 229) buyurması; söz konusu âyet-i kerimedeki emirlerin vücub için olduğuna, kadınların yukarıda sayılan zînet yerlerini örtmekle yükümlü olduklarına delâlet etmektedir.

5. Örtünmenin gayesi: Dinimizin emrettiği örtünmeden maksat, kadının zînetini ve zînet yerlerini eşi veya mahremi olmayan erkeklere göstermemesi ve yabancı erkekler tarafından görülmesine meydan vermemesidir. Bu itibarla örtünün; saçın, ten renginin veya zînetlerin görülmesine engel olacak kalınlıkta, vücut hatlarını göstermeyecek nitelikte olması gerekir. (Serahsi, a.g.e. 10/155; İbn-i Abidin, a.g.e., 5/320-329) Bu konuda, yukarıda zikredilen hadis-i şerifler dışında, daha pek çok hadis-i şerif bulunınaktadır. (Müslim, Libas: 34, 2/1680, No:2128, Cennet: 13, 2/2192, No: 2128; A.b.Hanbel, 2/356) Ahzâb Sûresi'nin 59. âyet-i kerimesinde de:

"Ey Peygamber! Eşlerine, kızlarına ve mü'minlerin kadınlarına söyle: Evden çıkarlarken üstlerine vücutlarını iyice örten dış elbiselerini giysinler. Bu, onların iffetli bilinmelerini ve bundan dolayı incitilmemelerini daha iyi sağlar." buyurulmaktadır. Bu âyet-i kerimede, Müslüman hanımların evlerinden çıkarken, üstlerine vücut hatlarını belli etmeyecek bir dış elbise almaları, ev kıyafeti ile sokağa çıkmamaları emredilmektedir.

Ümmü Seleme (R.Anha) validemiz de demiştir ki: "Cilbablarından üzerlerini sıkı örtsünler." âyet-i kerimesi nazil olduğu zaman, Ensar kadınları üzerlerine siyah elbiseler giyerek öyle bir ağırbaşlılık ile çıkmışlardı ki, başları üstünde kargalar varmış gibi idi. (Ebu Davud, Libas: 32, No: 4101, 2/459)

Nûr Suresi'nin 60. âyet-i kerimesinde ise yaşlanınış kadınların, 31. âyet-i kerimede örtülmesi emredilen zînet ve zînet yerlerini örtmek kaydı ile manto, pardösü, çarşaf gibi dış elbiselerini üstlerine almadan dışarı çıkabilecekleri belirtilerek şöyle buyurulmaktadır:

"Bir nikah ümidi beslemeyen, çocuktan kesilmiş yaşlı kadınların zînetlerini, yabancı erkeklere göstermeksizin, dış elbiselerini çıkarmalarında, kendilerine bir vebal yoktur. Yine de dış elbiseli olmaları, kendileri için hayırlıdır. ALLAH işitendir, bilendir."

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet Talu Arşivi