Hepimiz Kemalistiz!

Hepimiz Kemalistiz!

Konu Kürt dili ve Alevilik olunca herkes Kemalist kesiliyor.

Anadilde eğitim talebi demokrasiye suikast girişimi olarak nitelenebiliyor veya CHP liderinin yaptığı gibi Kürtçe serbest bırakılır gibi yapılırken yasaklanıyor.

Sorun şu, Türkiye 1900’lü yıllara ait bir ulus devlet anlayışıyla yola devam edebilir mi?

Tek tip dil, tek tip inanç dayatması daha ne kadar sürdürülebilir?

Hayat kendi gerçeğini dayatıyor oysa.

Onca kıyım, katliam ve baskıya rağmen, Kürtler de, Aleviler de, başörtülüler de varlığını sürdürüyor bu toplumda.

Aksi düşünülemez zaten.

Ancak toplum katındaki bu gerçeklik, hukuk zemininde karşılığını bulmuyor.

Buluşturma çabaları büyük bir dirençle karşılaşıyor ve mesela inançlar alanında özgürlükçü olanlar iş Kürtlere veya Alevilere geldiğinde bir anda Kemalist kesilebiliyor.

Kürtlere yıllarca anadillerini öğretmediniz, sokakta konuşulmasını yasakladınız, neye yaradı...

O insanlar hala Kürtçe konuşuyor.

Üstelik yanıbaşlarında Kürtçe’nin resmi dil olduğu bir devlet de var.

Sınırın bir yanında serbestçe
öğrenilen bir dil, kendini daha demokratik gören bu yanında nasıl yasaklanacak?

Çoğulcu bir toplum nasıl tekli bir anlayışla yönetilmeye devam edecek.

Sabah Gazetesi yazarı Hasan Bülent Kahraman dünkü yazısında bu gerçekliğe işaret ediyordu:

“Bir 20. yüzyıl modeli olan ve çoğulcu bir öze sahip, özünde çoğulculukla ilgili nitelikler taşıyan demokrasi çok şaşırtıcı bir biçimde uygulanırken bir ulus-üniter devlet sistematiği olarak biçimlendi. Çoğulculuğu değil, tekliği kendi içinde düzenleme maksadıyla kullanıldı. Ama 1989 sonrasında yetersizlikleri anlaşılarak bu model zorlanmaya başladı.”

Evet, Türkiye de bu zorlamadan payını alıyor çünkü yaşanan gerçeklikle uygulanan model örtüşmüyor.

İçişleri Bakanlığı cemevi kurma amacı taşıyan derneğin kapatılması için suç duyurusunda bulunuyor, anadilde eğitim talebi suikastçilikle suçlanılıyor ama nafile.

Mesele böylesi kafa karıştıran sorunları demokratik yollarla çözüme kavuşturabilmek, bir sorunu çözerken yeni sorunlar yaratmamak gerekiyor.

Bunun temel yolu da korkuların üstüne gitmekten geçiyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi