Serdar Arseven

Serdar Arseven

Yazdık... Sağolsun, Sayın Hisarcıklıoğlu el attı!..

Yazdık... Sağolsun, Sayın Hisarcıklıoğlu el attı!..

Gündem çoğu zaman “anlamsız” tartışmalara esir oluyor.
Bir yandan “fayda üretmese de” gündemi tâkip çabası, diğer yandan da kalemimiz yettiğince “faydalı” işlere katkıda bulunma arzusu...
Bugün ikincisine meyledeceğim.
“Faydalı” işlere yâni.
Öncelikle şunu müjdeleyeyim: İngiltere’den bir dil okulu ile “anlaşma”ya vardım. Çok arzu ettiği halde maddî imkânsızlıklardan dolayı İngilizce öğrenemeyen azimli, başarılı gençlere “internet üzerinden eğitim” yoluyla yardımcı olabilme imkânını yakaladım.
Süper bir sistem var elimde; İngiltere’deki hocalarla sürekli bağlantı halinde dilini geliştirebiliyorsun. Tabii, bilgiler beyne şırıngalanacak değil, başarılı olabilmek için yeterince zaman ayırmak gerek.
Ve gayreti esirgememek.
Sistem, çalışmaları raporluyor...
Ve aylık olarak önüme getiriyor.
Bir öğrenci ne kadar çalışmış, hangi aşamadan ne kadar sürede geçmiş, sanal ortamdaki imtihanlardan hangi sonuçları elde etmiş, hepsi kayıt altına alınıyor.
Bir süre sonra “iş çıkacak” öğrenci ile “maymun iştahlı” olanını ayırt edebiliyorsunuz.
Ve sistemi anında kesebiliyorsunuz.
İlk aşamada küçük bir talebe grubunu “denemeye” tabi tuttum. Bir aylık süre sonunda “çalışanın” ciddi mânâda yol katettiğini gördüm.
Şunu belirtmek lazım ki, bir dili iyi öğrenmek için öncelikle kendi dilinin kurallarını çok iyi bilmen gerekiyor.
Dünkü yazımızda da ifade ettiğimiz gibi maalesef bu konuda büyük sıkıntı var. İşim gereği bu mevzuda çok hassas olduğumdan, “destek” talep edende öncelikle “Türkçe” arıyorum.
Türkçe “bilmeyenler” lütfen önce bu eksikliklerini gidersinler yani!..
Bu arada; “internet üzerinden Arapça” eğitimi için de arayışım var. Bu alandaki birkaç çalışmayı Arapça uzmanlarına incelettim. Maalesef, “çalışana öğreten” bir sisteme şu ana kadar ulaşamadım.
Bazı Arap devletlerinin büyükelçilikleri, konsolosluklarında kurslar var ama bunlara katılım kolay değil. Öncelikle zamanı kurs saatlerine göre ayarlamak zor.
İkincisi, her ilimizde böyle bir imkân yok.
Üçüncüsü, bu imkânın sunulduğu illerin bazı ilçelerinden kurs merkezlerine gidip gelmek büyük mesele. Dolayısı ile çağın imkanlarından faydalanarak “ders”i eve, ofise getirmek gerekiyor.
İngilizce tamam, Arapça’yı araştırmaya devam.
İşte bu, “faydalı” bir iş.
Bir de yurt dışında yatırım yapan “hassas” işadamlarına destek vermeye çalışıyoruz.
Geçtiğimiz günlerde Suriye’ye yatırım yapma niyetindeki bir grup işadamıyla Halep’e gittiğimizi yazmıştım.
Bu işlerde alt yapı son derece önemli.
Türk Hava Yolları’nın Maşallah’ı var.
TOBB (Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği) de altın çağını yaşıyor.Başkan Sayın Rifat Hisarcıklıoğlu, Hatay-Halep bağlantısını sağlayan Cilvegözü sınır kapısına bir tesis yaptırmış ki, gurur duymamak mümkün değil. Lâkin, birtakım eksiklerin tamamlanması şart.
Sayın Hisarcıklıoğlu, bu konuya dikkat çekmemiz üzerine sağ olsun aradı ve “eksiklikleri somut olarak bildirmem halinde elinden geleni yapacağını” söyledi.
Evet, bir eksiklik: Halep’e gidenler, biraz da polisin işi ağırdan almasından dolayı kışın ayazı, yazın sıcağında kuyruk çilesi çekiyorlar.
Hiç olmazsa bir “salon” yapılsa polisin önüne, vatandaş açıkta beklememiş olur.
Sayın Hisarcıklıoğlu’na bunu söyledim.
“Orası Gümrük Müsteşarlığı’nın kontrolünde” dedi.
“Peki bir şey yapamaz mısınız?” diye üsteledim.
“Arkadaşlarla konuşuruz. İnşallah bu konuda bir gelişme sağlanır.” karşılığını verdi.
Ben Rifat Bey’e güveniyorum. O bir işe girişsin yeter.
Evet, Türkiye ile Suriye arasındaki engeller tamamen ortadan kalksın. Diğer kardeşlerimizle aramızdaki engeller de öyle.
Bu adımların sayısız “faydası” var.
Gördüğünüz gibi “fayda” ile bozmuşum kafayı!..“Faydasız” işlerin prim yaptığı kavanoz dipli dünyada!..
NAZLI ILICAK’IN ACI GÜNÜ
Sayın Nazlı Ilıcak’la üç yıl boyunca birlikte çalıştık. Bu sırada anneleri Merhume İhsan Çavuşoğlu ile de tanışma ve uzun uzun konuşma imkânını buldum. Son derece zeki bir hanımefendiydi, hoş sohbetti. Vefat haberini alınca “ailemden” birini kaybetmiş gibi oldum.
Merhume’ye Cenab-ı Hak’tan Rahmet, başta Nazlı Hanımefendi olmak üzere kederli ailesine sabr-ı cemil dilerim. Mekânı cennet olsun.


Önceki ve Sonraki Yazılar
Serdar Arseven Arşivi