Hüseyin Deniz

Hüseyin Deniz

Merkez Bankası kararları sonrası ne beklemeliyiz?

Merkez Bankası kararları sonrası ne beklemeliyiz?

Merkez Bankası’nın faizleri düşürmesi sektörün beklemediği bir gelişme oldu. Bu kararın ardından bankaların zorunlu karşılıklarında yapılan artırım ise beklenen bir karardı. Bu kararların bizim için önemi nedir? Merkez Bankası’nın aldığı bu kararlar ama doğrudan ama dolaylı, ama kısa vadede ama uzun vadede, mutlaka hemen herkesi etkileyen gelişmelere sebebiyet verecek kararlardır.
Öncelikle bu kararlar ile ne amaçlandığını açıklamak gerekirse.. Merkez Bankası faizleri indirerek yabancı yatırımcılara “artık gelmeyin” sinyali veriyor. Diğer yandan, inen faizlerden ötürü de bankaların kredilere yüklenip piyasaları hareketlendirmesinden, enflasyonu tetiklemesinden korkuyor, bunun önüne geçmek için de kredilerin maliyetlerini artırıyor. Bankalar geçen yıl mevduat olarak aldıkları her 100 TL’nin 5 TL’sini Merkez Bankasına yatırmak zorunda iken, son karardan sonra artık aldıkları her 100 TL’nin (vadesine göre) 12 TL’ye kadar olan kısmını Merkez Bankası’na yatırmak zorunda kalacaklar. Yani bankalar topladıkları mevduatın yaklaşık sadece %90’ını kullanabilecekler, kredi olarak verebilecekler. Bu düzenlemeyle bankalar kasalarından 22,5 milyar TL’yi Merkez Bankası’na aktarmış olacaklar.
Peki bütün bu gelişmeler piyasalarda nasıl bir etki meydana getirecek? İlk göreceğimiz etki, bankaların kasalarındaki bu nakit azalışı kredi oranlarını artıracak. Kısa vadede bankaların konuttan araç kredilerine kadar tüm kalemlerde kredi oranları artacak. Artan oranlar da bu ürünlere olan talebi nispeten azaltacak ve bu ürünlerde de satış için fiyatlarda aşağı yönlü bir fiyat baskısı oluşacak.
Kredi oranlarından sonra mevduat oranlarında da, özellikle uzun vadeli mevduat oranlarında, yukarı yönlü bir hareket göreceğiz. Bankalardaki tüm mevduatın %15’ini oluşturan vadesiz mevduatta Merkez Bankası bankalara yatan bu paranın %12’sine “el koyacak” (zorunlu karşılık). Bankalardaki tüm paranın yaklaşık %3’ünü oluşturan 1 yıl ve daha uzun vadeli hesaplarda ise bu oran %5. Bankalar daha az kesintinin olacağı özellikle bu uzun vadeli hesapları cazip hale getirmek için bu vadede mevduat oranlarını daha da çok arttıracaklardır.
En yaygın etki ise faiz oranlarının düşmesinden sonra piyasalara akan sıcak paranın kesilmesi, yani dolar girişinin azalması kaynaklı olacaktır. Bu durumun Dolar’da yukarı yönlü bir harekete neden olacağını görmek sürpriz olmayacak. Türk Lirası’nın Dolar karşısında değer kaybetmesi en çok ihracatçılarımızı sevindirecek muhakkak. 150 TL’ye mal ettiği malı Dolar 1,50 TL iken 100 USD’ ye ihraç eden üreticiler Dolar 1,65 olunca aynı malı 91 USD’ ye daha rahat satar duruma gelecekler.
Sadece ihracatçılarımız değil Dolar’ın artmasını dört gözle bekleyenler, Petrol şirketleri de Dolar kıpırdamaya başlar başlamaz petrole zam için tetikte beklemekteler. Dolar’daki düşüşlerde her nedense pompa fiyatlarına yansımayan bu aşağı yönlü hareket, artış söz konusu olduğunda hemen pompa fiyatlarına yansıyacaktır. Daha çok vergi anlamına gelen bu artışa devletin her hangi bir biriminden takip yaptırım vs tabi ki olmayacaktır.
Sıcak para girişinin azalmasıyla değerlenen Dolar, altın fiyatlarını da artıracaktır. Altın, 25 Ocak Salı itibarıyla ons’u 1325 Dolar’ı görerek son 2,5 ayın en düşük seviyelerine ulaştı. Bu düşüşü nispeten Dolar kurundaki artış dengeledi ve iç piyasada TL karşılığı gram fiyatı değişmemiş gibi yansıdı ama Dolar yukarı yönlü bu hareketini devam ettirirken altın da eski seviyeleri olan 1400 dolarlara geri dönmeye başlarsa altında yukarı yönlü sert hareketler mümkün.
Merkez Bankası düşük politika faizi-yüksek zorunlu karşılık oranları bileşiminin içinde bulunduğumuz durum karşısında en uygun çözüm olduğuna inanıyor ve bu uygulamaları bir süre daha devam ettirmekte kararlı. Etkileri yukarda özetlendiği şekliyle olacak bu durumun ülkemiz için güzel sonuçlara vesile olması temennisiyle bu süreci hep birlikte yaşayarak göreceğiz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hüseyin Deniz Arşivi