İran değil ama CHP de değil

Mısır veya bir başka Ortadoğu İslam ülkesi için örnek arayışı hep gündemde...

Türkiye'nin örnekliği de öne çıkıyor.

En son New York Times'ta altı çizildi Türkiye'nin örnekliğinin.

Türkiye'nin örnekliği, biraz Mısır vs. gibi totaliter nitelikli yapılara alternatif olması itibarıyla biraz da İran benzeri olmaması itibarıyla öne çıkıyor.

Ama bir şeyin daha altı çizilmeli:

"Türkiye'nin örnekliği" dediğimiz hadise de Türkiye'de var olan her durumun örnekliği anlamına gelmiyor. Daha önce de yazdım bunu, mesela bu herhalde "CHP'nin yönettiği bir Türkiye'nin örnekliği"ni kapsamıyor. Aynı şekilde "Tek parti dönemi Türkiye'sinin örnekliği"ni de kapsamıyor.

Aslında bir şeyi daha belirtmek gerekiyor:

Bu "örneklik" meselesi daha çok çıkarları gereği Ortadoğu İslam coğrafyasını gözetim altında tutan Batı dünyasının sıcak gündemde tuttuğu bir konu.

O dünya, şu ana kadar bu coğrafyanın totaliter yapıları ile iyi geçindi. Daha açıkçası, Mısır yönetimi onun için örnekti. Cezayir, Tunus yönetimleri de örnekti. Amerika veya genelde Batı, düne kadar şah rejimini de örnek olarak korumuştu.

Şunu da sorabiliriz:

Acaba Batı, şu andaki Türkiye yönetimini, gönül rahatlığı ile örnek olarak kabul ediyor mu yoksa Türkiye insanının tercihi olarak bir anlamda kabule mecbur mu kalıyor? Hatta Türkiye yönetimini de "eksen kayması" vs. gibi yaftalamalarla denetim altında tutmaya mı çalışıyor?

Batı'nın iradesini doğru okuduğumuzda mesela Osmanlı'yı istemezdi.

Osmanlı'ya göre "çağdaşlaşma"yı "Batılılaşma" gibi yorumlayan dönemler tercih edilirdi. Hatta o dönemlerin, tüm İslam coğrafyasını dönüştürecek bir dinamik olması beklenmişti. Oysa o dönem İslam halkları, Türkiye'yi "İslam'dan koparılmış bir ülke" gibi algıladılar ve hiç de örnek alma eğilimi göstermediler. CHP'nin "tek parti dönemi" uygulamaları, hangi İslam ülkesinde örnek alınabilirdi ki ya da örnek alınsaydı, bugünkü Mübarek yönetiminden başka bir şey mi ortaya çıkardı ki?

Şu gayet açık:

Türkiye, halkın derin bilinci ile gerçekleştirdiği zorlamalarla bugünkü "Türkiye örnekliği"ne kavuştu.

Ne var bu örneklikte?

-Bir kere, özgüven var. Kendi değerlerine saygı var. Farklı bir medeniyet bilinci var.

-Batı'daki her yönelişi mutlaklaştırma yok.

-İslam coğrafyası diye kendine özgü bir dünyanın kabulü var.

-Halka saygı var. Halkın Müslümanlığını önemsemek ve asla onu rencide etmeme hassasiyeti var.

-Kurulu düzeni, halkın değerlerine saygı ekseninde oluşturma yönelişi var. Halkı küçümseme ve yukarıdan aşağı halkı yeniden biçimlendirme totalitarizmi yok.

-Birinci Dünya Savaşı sonrasında, mağlubiyet ikliminde ortaya çıkan sonuçların sistem yapılanması, dış ilişkiler, yönetimin belirlenmesi dahil tamamını gözden geçirme ve mağlubiyet psikolojisini aşan yeni kararlar verme kararlılığı var.

-Batı'dan bazı şeyleri almak ama bunu "Batı'da her şey iyi bizde her şey kötü" yaklaşımı içinde değil, "İyilerimizi koruyarak, insani planda ortaya çıkan tüm erdemleri ülkeye taşıma ve bunu komplekssiz yapma" yönelişi var.

Türkiye, bu yönde evriliyor ve bugün, AK Parti yönetimine geldi. Türkiye'de daha 14 yıl önce, bana göre Batı ile dirsek teması içinde, postmodern bir darbe yapılmış ve Mübarek'in izdüşümü niteliğindeki anlayışlara iktidar teslim edilmişti. Toplum aradan iki yıl geçince, bu iradeyi, sandıkta tersyüz etti ve ülkenin yolunu yeniden belirledi.

Uluslararası irade hâlâ İslam coğrafyasının orasında burasında, silah zoruyla kendi örnekliklerini hayata geçirmeye çalışıyor.

Şunu derim ki, uluslararası iradenin gündemine "AK Partili bir Türkiye örnekliği" başka çare kalmadığı için girmiştir.

Başka çare kalmamıştır çünkü bu coğrafyanın halkları, belki herhangi bir Batı ülkesinin halkından daha derin travmalar yaşayarak, o dünya halklarından çok daha derin bir siyasi bilince ulaşmıştır.

Tek eksikliği bana göre yeterli örgütlülüğe sahip olamayıştır.

Ama sırf bu zaaf sebebiyle, Batı'nın bu coğrafyadaki etkinliği sürdürülebilir değildir.

Bu coğrafya, yüreklerin derununda, büyük bir medeniyetin mensubu idrakini taşımaktadır ve artan özgüven, bu idraki daha diri hale getirmektedir.

Türkiye'de bir CHP iktidarı olsaydı ne Türkiye'nin örnekliği konuşulurdu ne de Türkiye adına Mısır'da olan bitene karşı bir sorumluluk hissi harekete geçerdi.

Siz, bir CHP iktidarında, Suriye ile hafta sonu gerçekleşen işbirliği adımlarının gündeme gelebileceğini tasavvur edebiliyor musunuz?

Bu coğrafyada yapılacak daha çok iş var, aksamalar olacak belki ama suyun yatağını bulması engellenemeyecek.