Yener Dönmez

Yener Dönmez

163’se 163; 563’se 563!

163’se 163; 563’se 563!

Balyoz Darbe Planı’nı uzun uzun anlatmaya gerek yok.
Toplantılarda tutulan ses kayıtlarında Orgeneral Çetin Doğan nasıl darbe yapacaklarını 12 Eylül’den örnekler vererek güzel güzel anlatıyor.
Tutuklama sayısı 163 olunca, yani rakam yüksek olunca, bazı kesimlerde yalpalamalar olduğunu görüyoruz.
Darbe ekibine yönelik tutuklama kararı daha önce de çıkmıştı.
Fakat, “dengeci” ekip yine yalpalamaya başlamış ve HSYK üzerinden kurulan ağır baskıya destek vererek, hukuksuz tahliyelere sebep olmuşlardı.
Sayının daha düşük tutulması gerektiğini savunanlar var.
Çetin Doğan ve üst düzey 5-10 komutanla bu işin kapatılması gerektiğini savunanları duyuyoruz Ankara’da.
Hukuk oyuncak değildir. 163 adet akıl baliğ, ne yaptığını, ne tür bir organizasyon içinde olduğunu bilen insandan söz ediyoruz.
Millete, Türkiye’ye karşı böylesine bir planın içinde olan herkesten, yaşına başına, rütbesine kimliğine bakılmadan hesap sorulmalı.
Hukuk hiç kimseye ayrıcalık tanımamalı.
163 kişiyse 163 kişi, 563 kişiyse 563 kişi...
Neyse o...
Türkiye’nin cesur ve kararlı adımlar atmasını sürekli engelleyen, akıl bulandırması yapan bu “dengeci” ekibin, darbecilerden bile tehlikeli olduğunu düşünüyorum yer yer...
Hiç olmazsa onların ne olduğu belli.
Bunlar ise ne zaman hangi mevzuda, nasıl karşımıza çıkacaklar belli değil. Şimdi de Balyoz Ekibi için devrede olduklarını duyuyoruz.
Ak Parti’yi tek başına iktidar yapan; Tayyip Erdoğan’ı halkın gözünde “Lider” yapan unsur, cesaret ve kararlılıktır.
Tarihimizde bizi biz yapan liderlerin ve kadroların ortak özelliklerinin hep cesaret ve kararlılık olduğunu görüyoruz.
Balyozcuları salıvermek, baskı kuran dengeci ekibin propagandasındaki sonucu doğurmaz.
Ak Parti, cesur hukuk adamlarının işini yapmasını ne kadar kolaylaştırırsa bu milletten o kadar teveccüh alır.
Başbakan’ın, eskiden kullandığı zırhlı makam otomobilini yüzlerce tehdit alan Zekeriya Öz’e gönderdiği haberini televizyonda bir arkadaş grubuyla izlemiştim. Çoğunun gözlerinin yaşardığını gözlemledim.
Bir lider, kellesini koltuğuna alan bir ferde sahip çıkıyordu çünkü...
Önceki hafta duruşmada savcıları “çocuklarınıza sıkı sarılıp uyuyun” diye tehdit ettiler.
2 bin/2 bin 500 lira maaş alıp, kellesini ortaya koyan savcılardan, hakimlerden, polislerden bahsediyoruz.
Ak Parti bu vatan evlatlarını, Türkiye için istikbalini, ailesini, mesleki geleceğini hiçe sayabilen fertlerin arkasında dağ gibi durdukça yükseldi, yükseliyor.
Bu milleti, bu ülkeyi nasıl ele geçirdiler zannediyorsunuz?
Üç beş asker, üç beş siyasetçi, üç beş gazeteci, üç beş bürokratla mı?
163 rakamını çok mu zannediyorsunuz?
Türkiye’nin bütün sırlarını Rus kızlarının koynunda peşkeş çekenleri görmediniz mi?
Bunlar ve bu zihniyetin temsilcileri temizlenecek.
Başka yolu yok.
Kendi dengesini kurmaya çalışan, türlü yöntemlerle kelle koltukta gece gündüz çalışan hakimler, savcılar üzerinde baskı kurmak isteyenler, Hazreti Ömer’in adaletine çarpılır.
Bu milletin hakkı, hukuku var.
Hesabı çetin sorulur.
Hazreti Ömer Adaletini uygulamayanlar 163’ü 10’a indirelim diyenler veremezler bu hesabı.
Bu milleti tanımamışlar.
Bu millet, açlığa, yoksulluğa, sefalete, mallarının talan edilmesine dayandı. Adaletsizliğe tahammül etmez.
Dengeleri bu millet belirledi bu millet bozar.
Kerameti kendinden menkul “devlet yönetiyoruz” diye ortada dolanan üç beş dengeci değil.
Çobanın Hz. Ömer’e dediği gibi, “kulları kandırdın ya Allah’ı”...
Denge edebiyatıyla paşasından maşasına birilerini rahatlatabilir, ikna edebilir, aklını çelebilirsiniz.
Gerçekleştirilmeyen adalet için Allah’ı nasıl kandıracaksınız?


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yener Dönmez Arşivi