Taha Akyol

Taha Akyol

Üç konu

Üç konu

Küçülen Sarkozy
DÜN rahatsız olduğum için yazamadım. Yazsaydım Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy’ye The Economist’in yanda gördüğünüz kapak resmiyle ‘hoş gelmedin’ diyecektim.
Tercümesi: “İnanılmaz şekilde küçülen Cumhurbaşkanı!”
First Lady’nin ardında şapkasının altında kaybolmuş bir Sarkozy resmi çizen The Economist başyazısında şöyle diyor:
“Sarkozy heyecanlı bir politikacı; daha kötüsü, rüzgâra göre eğilen utanmaz bir oportünist. Tutarsızlıkları o kadar çok ki, gerçekten neyi istediğini kestirmek çok zor; eğer gerçekten istediği bir şey varsa bile...” (11 Eyül, 2010 )
Sarkozy’nin tutarlı olduğu bir nokta var: Türkiye husumeti...
Hadi diyelim Türkiye’nin AB’ye girmesinden çekiniyor... Türkiye’nin “G 20” denilen büyük ekonomiler grubuna girmesine de karşı çıkmamış mıydı?! Sanki ekonomilerin büyüklüğüne değil de Mösyö’nün icazetine bağlıymış gibi... İşte şimdi tıpış tıpış geldi Ankara’ya “G 20” üyesi olarak.
“Fransa Cumhurbaşkanı” olarak gelmemekle aklınca Türkiye’ye tavır koyuyor!
2012 seçimleri için tertiplenmiş “utanmaz bir oportünizm”den başka bir değeri yoktur bunun. Hiç gelmese de olurdu nitekim.

Tahliye başarısı
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun “Türkiye Cumhuriyeti’nin şefkat ve kudret eli” terimini dinlediğimde ülkem adıma gururlandım.
Gelişmişlik göstergelerinden biri ülkelerin “organizasyon kabiliyeti”dir. Türkiye bu alanda büyük bir performans gösterdi.
Önce diplomatik zemin müsait hale getirilmişti zaten; Türkiye’nin Ortadoğu açılımıyla...
Türk şirketlerinin ve vatandaşlarının bulunduğu yerler haritada tespit edildi, hava ve deniz yolları organize edildi, izdiham yaratmadan tahliyeler yapıldı.
Times’ın dediği gibi “en çarpıcı tahliye operasyonunu Türkiye yaptı.”
Yirmi kadar ülke kendi vatandaşlarının tahliyesini Türkiye’den istedi...
Çağımız tankların, topların, tel örgülerin çağı değil. ‘Yumuşak güç’lerin çağı.
Bu başarılı tahliye operasyonu “yumuşak güç Türkiye”nin yükseliş göstergelerinden biridir.
Hükümeti, Başbakanı, Dışişleri, Ulaştırma ve Sağlık bakanlarını, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nı, diplomatları, Kızılay’ı, emeği geçen herkesi kutluyorum.

İletişim devrimi
CNN Türk’ten Cüneyt Özdemir’i kutluyorum; başarısının temelinde tarafsız habercilik konusundaki güvenilirliği var. Onun için Libya’da Seyfülislam’la görüşen ilk gazeteci o oldu. Yarın Libya’da yeni bir rejim kurulursa, eminim, onlarla da ilk görüşen gazetecilerden biri Cüneyt olur.
Seyfülislam, Cüneyt’e ne diyordu?
- İtiraf edeyim Libya televizyonları, bütün Arap TV’leri gibi çok kötü, hep müzik yayını yapıyor... El Cezire ise haber yayınlarıyla çok etkili oluyor!
İşte çağımızın karakteri bu sözlerde saklı: İletişimin gücü.
İletişim yani haberdar olma, farkına varma muazzam bir “yumuşak güç”tür çağımızda; atom bombasından daha kudretli bir güç.
Berlin Duvarı’nı yıkan da, Turuncu devrimleri yapan da, Arap isyanlarını başlatan da budur.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Taha Akyol Arşivi