Ahmet Taşgetiren

Ahmet Taşgetiren

AK Parti CHP'ye yardım etmeli

AK Parti CHP'ye yardım etmeli

Türkiye'de bazı şeyler var ki, bunlarda parti hesabını aşmak gerekir.

Mesela, sistemin normalleşmesi böyle bir meseledir.

Ve mesela CHP'nin normalleşmesi böyle bir meseledir.

Bence AK Parti'nin sistemi normalleştirme gibi bir meselesi varsa, bunun için yasal, anayasal düzenlemeler yapılması, toplumsal katmanlarda zihniyet değişimi gereğine inanıyorsa, CHP'nin normalleşmesini bunun içinde değerlendirmelidir.

Bunları, son zamanlarda CHP adına atılan adımlar ve AK Parti adına ortaya konan refleksif tepkilere bakarak söylüyorum.

Belli ki CHP, klasik CHP'yi aşan bazı adımlar atıyor. Mesela:

-Cemaatlerle ilişkiyi normalleştirmek istiyor.

-Faili meçhullerin araştırılması için girişimlerde bulunuyor.

-Askerlik konusunda tüm sistemi başkalaştıracak olan öneriler geliştiriyor.

-Aile sigortası gibi girişimlerle, toplumun sistem tarafından ezilmiş kesimleriyle ilişki kurmaya çalışıyor.

-Aleviler yanında Sünni kesimin inanç özgürlüğü problemi olduğunu kabul ediyor.

Hemen söyleyeyim:

Bunların gerçekleşebilirliği, reel karşılığının bulunup bulunmaması, siyasi hesapla ilgisi falan bir yana, sonuç itibariyle, toplumla daha çok buluşan bir politika çizgisi olduğu açıktır.

Peki bunlar karşısında takınılacak tavır ne olmalıdır?

Ben, AK Parti adına sergilenen refleksleri, "parti rekabeti" saikiyle ortaya çıkan tavırlar olarak görüyorum.

Tabii ki, CHP önerilerinde siyasi bir hesap vardır.

Ve tabii ki, bu önerilerin ayağının yere basıp basmadığı konusu önemlidir.

Muhtemel ki CHP, henüz ufukta iktidar görülmediği için, ayağı yere bassın basmasın fazla da hesaba girmeden, bir soruna parmak basıyor gözükmeyi, seçim sürecinde parlak bir fikir olarak sunmayı tercih etmiştir.

Bence, şu anda AK Parti'nin "tepkiselliği" CHP'nin seçim stratejisine uygundur.

Yani CHP, "Bakın, halkın sorunlarına dokunan bir CHP ortaya çıktı, iktidar telaşlandı" gibi bir söylemle ortaya çıkabilme imkânına kavuşmuştur. Bu söylemin CHP sempatizanı medyada şu anda bolca tüketildiği görülüyor.

Şöyle bir soru sorsam:

-Gerçekleşebilecek bir şey olsa, AK Parti aile sigortası yapmak istemez mi?

-AK Parti faili meçhullerin ortaya çıkarılmasını istemez mi?

-AK Parti, askerlik konusunda arayışlar içinde değil mi?

-AK Parti'nin, cemaatleri, tarikatları kapsayan, Aleviler'i, Sünniler'i mutlu edecek bir inanç özgürlüğü çerçevesi, yeni bir laiklik yorumu arayışı yok mu?

-Ve AK Parti, bir yerde tüm bu konularda bir sistem direnişi, onunla paralel bir CHP direnişi, onunla paralel bir Ergenekon direnişi ile karşı karşıya, o dirençleri aşma çabasıyla yol almaya çalışmıyor mu?

Uluslararası zorlu müzakerelerde taraflar, birbirinin attığı ve kendi hesaplarına uygun adımları "not ederler." Yani onlar "elde bir" olur.

Diyorum ki;

-AK Parti neden CHP'ye yardım etmeyi düşünmez?

-CHP'nin "seçim hesabı" saikiyle de olsa, dönüşme istikametinde attığı adımları cesaretlendirmez?

AK Parti mesela "CHP'nin önerileri hayal mahsulü" demek yerine, "CHP'nin bu açılımlarını önemsiyoruz, CHP'nin yenilenmesi yolundaki tüm hamleleri takdire değer buluyoruz" gibi bir yaklaşım sergilese...

AK Parti mesela, tıpkı CHP parti Meclisi üyesi Muhammet Çakmak gibi "CHP normalleşirse Türkiye de normalleşir" yaklaşımı ile "CHP'nin normalleşme girişimlerini ilgi ile izliyoruz" dese...

İtirazı varsa gene yapsın, "İyi güzel de, şu projenin şu problemi var, şu proje bizim de gündemimizde ama reel çözüm şudur, CHP şu alanda çok geri, asıl sorun şurada..." gibi hem reel çözümler önerse hem ufuk çizgisini daha da büyütse...

Yani CHP'yi, madem yola çıkmış gözüküyor, daha uzun vadeli bir koşuya yönlendirse...

AK Parti bilmeli ki, CHP'nin "dönüşüm" işi kolay değil.

Henüz "Yeni CHP" kendi dünyasında sorgulanmaya başlamadı.

Eğer o sorgulama başlarsa, şu andaki CHP yönetimi kadrosunun, "AK Parti'den daha tehlikeli, CHP'yi başkalaştırıyorlar" gibi oklarla vurulacağını adım gibi biliyorum. CHP'nin okları, en çok içeriyi vurur, bu unutulmamalı.

AK Parti kadrolarının, CHP'nin "dönüşüm" noktasında attığı her adımı, "Bravo, bravo, haydi bir adım daha ileri" gibi alkışlarla motive etmesi, bence tam da AK Parti'nin kendisine hizmettir. Bu, bir anlamda organlarını hayata uyuma zorlayan bir kişiye fizik tedavi uygulamak gibi bir şeydir.

Son söz: AK Parti, kendi misyonunu bir kere daha gözden geçirmeli. Türkiye'nin sistem restorasyonu hedefi, küçük hesapları çok aşan bir meseledir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ahmet Taşgetiren Arşivi