Serdar Arseven

Serdar Arseven

Diyar diyar geziyorum; “aha” harbi Adana!..

Diyar diyar geziyorum; “aha” harbi Adana!..

Adana’da acayip manzaralara şâhit oldum; hoş bir şehir, benim ruhum gibi deli dolu.

Öncelikle şunu memnuniyetle ifade edeyim ki, Fenerbahçe’nin şampiyonluk kutlamaları hayli coşkulu ve geniş katılımlı geçmiş burada.

Adana halkına takdirlerimi sunmuş olayım.

Aslî meselelere gelmek gerekirse...

Adana’yı sokak sokak, şalgamcı şalgamcı dolaştım; “varsıl”, “yoksul” semtlere daldım, sordum soruşturdum... Ve şu kanaate vardım:

AK Parti’nin ciddi avantajı var... Bu seçimde topu 90’a takabilir!..

Muhalefetin irisi ile yavrusu, burada darmadağın... Maalesef özellikle MHP’de, “Hangi sokağa girsen karşında buruk acı” durumları...

MHP’den seçilen ve hakkındaki yedi kamyon iddiadan dolayı göçmüş bulunan pek muhterem Belediye Başkanı Aytaç Durak’a, “Hooop, bir iki üç!” mevzularından dolayı “istifa” etmek mecburiyetinde kalan Türk Büyüğü Recai Yıldırım “ağabeyin” de eklenmesi moralleri hayli bozmuş...

Ülkücü kardeşlerimizin bol miktarda mûkim bulundukları Seyhan sokaklarında, bir dokun bin ah işit vaziyetlerine şâhit oldum ne yazık ki...

Köşe yazılarımızı ve dahi Beyaz TV’deki Yüksek Gerilim’imizi acayip takip ediyor buradaki bağrı yanık kardeşlerimiz... Kızdıkları yerler de var bendenize, amma velâkin, ağırlıklı olarak “dost” cenahından yüklendiğimizi ifade ediyorlar MHP yönetimine.

Sağ olsunlar, var olsunlar.

Burada bir de Kürşat Atılgan vakâsı var; bu emekli paşa, bizim Anadolu’da Vakit gazetesine “mevzuu bilmeden” dava açan 312 “şey” arasında.

Kendileri, bu dönemde “Apo”lu “Mapo”lu berbat iddialara “hedef” olmuştu...

MHP yönetimi de, bu iddialardan dolayı maalesef hafiften çizmişti kendilerini...

Listenin diplerine itilen muhterem Türk büyüğü Kürşat Atılgan, Adana’nın yerel tv’sinde bir ağlıyor, bir ağlıyor!.. Yok, lafın gelişi filan değil, resmen, hüngüüür hüngür!..

İşte; kendisine haksızlık yapılmış da, önümüzde seçim olduğundan konuşmuyormuş, seçim bitsinmiş bak o zaman neler diyecekmiş!..

Ay ne matrak!..

Dedim ya; AK Parti bu seçimde 90’a takabilir ağa, böyle muhalefet dostlar başına.

Aha, bir görüntü daha: CHP’nin en ağır topu, birinci sıra adayı eski monşer Faruk Loğoğlu’na kulak veriyorum...

Hani, dese ki, “AK Parti’nin dış politikada etkin olduğu filan söyleniyor... Bu tamamen yalandır... Şurada şunu yapamadı, burada bunu yapamadı” filan... Şöyle ağız tadıyla yer verip, yazıya bir nebze olsun “objektif”lik katacağız...

Yok abi, Loğoğlu dört dörtlük bir CHP’li olaraktan diyor ki; “AKP dışarıdaki her gelişmeye müdahale etmeye çalıştı. Türkiye her meseleye karışmak mecburiyetinde değil. Biraz daha geride durabilirdi!..”

Ohhhhh....

Haaaa!..

Bu ne biçim söylemdir; bir muhalefet ağır topu, iktidarın dış politikasını “fazla aktif” bulduğunu mu söyler?..

Böyle mi bu düzen; Loğoğlu’nu AK Parti iktidarının devam etmesi için mi görevlendirmiş birileri?..

Neler oluyo; niçin herkes AK Parti’ye çalışıyo?..

Dur ben öyle yapmayım, şu AK Parti’ye şöyle ağız tadıyla bir çakayım...

“MHP Adana listesinin en faal adamı kim?” diye baktım... Karşıma bir başka Türk Büyüğü Seyfettin Yılmaz çıktı... En çok o geziyor ve daha önemlisi en çok parayı o harcıyor!..

Merak; “Kimdir Bu Seyfettin Yılmaz” diye şöyle bir araştırma çektim... Aman ne güzel; AK Parti iktidarının “Bahçeli ekibinden olduğunu” bile bile “Orman Bölge Müdürü” yaptığı arkadaş!..

Yaaaaaa!...

Bu sütunu takip eden kardeşlerimiz çok iyi bilecektir; Orman’da, Tarım’da şurada burada yükselmenin yollarından biri de “AK Parti’ye gece gündüz çakıyor olmak”tır!..

Şimdi Seyfettin Yılmaz da hem AK Parti kıyağının, hem de sevgili Aytaç Durak’la arasındaki “dostluk ve muhabbet”in semeresi olan imkanları “adaylık” sürecinde kullanıyor. Hakkı değil mi?..



Aha, yerim bitiyor...

Yazacaklarımın yarısına yettiremedim, sütuna...

Seçimlerde AK Parti’yi birinci yapmakla birlikte CHP ve MHP’yi de pek güçlü kılmış olan Adanalılarla görüşmelerimden ilginç notlar vardı...

Adana’ya kazandırılması düşünülenler, AK Parti Adana ekibinin güçlü isimleri Sayın Ömer Çelik, Sayın Necati Çetinkaya, İl Başkanı Sayın Mustafa Kebude ile renkli sohbetler... AK Parti bürolarına yönelik “PKK saldırılarından” arka plan bilgileri... Şu, bu...

Bu arada Mersin’e gidip, konvoyunda müessif bir kaza meydana gelen Devlet Bakanı Zafer Çağlayan’a geçmiş olsun ziyaretinde bulundum iyi mi?..

Hepsi ve daha fazlası (lafa bak!!!) yarına kalacak mecburen...

Ha bu arada, daha ziyade kullandığımız [email protected]’a da ilâve bilgi gönderen olursa, hayır işlemiş olur...

Evet, Adana’ya devam... Maksat seçim olsun!..

Önceki ve Sonraki Yazılar
Serdar Arseven Arşivi