Abdurrahman Dilipak

Abdurrahman Dilipak

Haram lokma

Haram lokma


Ramazan’da, bu can sıkıcı konuya değinmek zorunda kaldığım için üzgünüm.

Bu konuda bir çözüm bulunamazsa, gelecek için kimse güvende olmayacaktır.

Rüşvet, torpil ve yolsuzluklar devleti kemirmeye devam ediyor.. Son birkaç gündür öyle şeyler dinledim ki..

Hani derler ya, “selâm verdim rüşvet değildir diye almadılar”. Bu işler o noktaya varmadan tedbir alınması gerek.. Bir hırsız, bir bağdan bir bostan çalarmış, rüşvet alan biri ise, bir bostan karşılığında bir bağı satarmış.. Bu işler olmuyor da bu kadar dedikodu dolaşıyorsa bile, bu bir felaket. Çünkü bu konular şuyuu vukuundan beter hadiselerdir. İddiaların gerçekliğinin araştırılması gerek..

Bunun için kamuda yolsuzluklarla mücadele için sanırım ayrı bir birim kurulması gerek.. Kamu görevlilerinin aile ve ortaklarının yakın takibe alınması gerek.. Yasama, Yürütme, Yargı, TSK, Üniversiteler, Parlamento, Siyaset ve Bürokrasi, Vakıflar, Oda, Baro, Birlik, Kooperatif gibi kamusal alanda görev yapan herkesin yakın takibe alınması şart. Kamu kaynakları kullanımının şeffaflaştırılması lazım..

Vekaleten iş yapanlar, kamusal sorumluluk üstlenenler ve kamu kaynağı kullanan herkesin, şikayete bağlı olmaksızın rutin şekilde denetlenmesi, şikayetlerin sür’atle incelemeye alınarak sonuçlandırılması gerekiyor..

Hani derler ya “güneş girmeyen eve doktor girer” diye, ışık girmeyen kamusal alana mafia girer..

Kamudaki bu yolsuzlukların dışarıda da bir ayağı vardır. Sivil görünümlü bu örtülü KİT’ler başımızın belasıdır..

Derin devlet böyle ortamlarda hayat buluyor.. Yok etmeye çalıştığımız derin devlet deşifre olan unsurları tasfiye ederken yerine bizden kişileri almaya çalışıyor..

Para ve kadın varsa arkası gelir.. Kamu malı, bizim geleneğimizde “yetim malı” muamelesi görür.

İşin ehline verilmesi gerekir.. Aslında düne göre daha iyi bir noktadayız. Daha iyi olmamız gerek. Ama iktidar ve servet bazen insanların ahlakını bozabiliyor.. Dikkatli olmak gerek.

İyi, güzel şeyler de olmuyor değil. Geçenlerde Esenler Belediye Başkanı ile birlikteydik. İlçede yapılanları anlattı..

61 ilden daha büyük bir ilçeden söz ediyoruz.. İstanbul’un en genç nüfusu orada, hane başı kişi sayısı 5.2 1000 m2’ye İstanbul’da 13.300 kişi düşerken Esenler’de bu sayı 68.000. Suçluluk oranı ilk 3’den 39. sıraya, sonunculuğa gerilemiş. 542 dernekle en fazla dernekleşme Esenler’de.. Esenler Belediyesi bu sene 100.000 kişilik iftara hazırlanıyor. Mekke’den Zemzem, Medine’den Hurma, Kudüs’ten Zeytin.. Devam eden yatırımların parasal değeri 1 milyar dolara yaklaşıyor.. Başkan geçtiğimiz günlerde Türkiye’nin ilk emek fuarını açmış, binlerce kişi işe yerleştirilmiş. Binlerce yoksula sahip çıkılıyor. Köşe başlarında musluğundan çorba akan çeşmeler.. Dev bir kentsel dönüşüm programı uygulamaya konmuş ve Esenler’in Cyber Kent’e dönüştürülmesi için düğmeye basılmış..

Esenler tek örnek değil kuşkusuz..

Yerel yönetimlerde hizmet kalitesinin çıtası yükseldi.

Birçok şey yoluna girerken torpil ve yolsuzluk konusunda merkezi hükümetin düğmeye basması gerek..

Denetleyenleri de denetlemek gerek. Askeri, polisi, korucusu yakın takibe alınmalı. Politikacısı, bürokratı, Odası, Birliği, kamu kaynaklarını kullanan herkes ve bu kaynakların kullanıldığı her yer.. Şeffaflık bu konuda zorunlu. Kamu kaynaklarını kullananlar cam evde oturmalı..

Bu konuda rutin denetimler yanında ihlal-ihbar hattı kurulmalı..

Kesinlikle kamu kaynaklarının israfının da önlenmesi gerek. Depoda çürüyen mallardan çalışanların zaman israfına kadar tüm alanlar denetlenmeli.. Gereksiz bürokrasi ayıklanmalı. Denetim artırılmalı..

Bakanlık denetimi yeterli değil. Başbakanlık, Cumhurbaşkanlığı denetimi, MİT, Emniyet, Jandarma, idari soruşturma, müfettişlik, Sayıştay...

Bunların hepsinin üstünde, ayrı bir denetim ve koordinasyon merkezi kurulmalı. Denetçiler de denetlenmeli..

Cezalandırmadan önce caydırıcı olmak önemli.. İlk başta 10 yıl geriye dönük araştırmalar bile yapılmalı. Kamuyla çıkar ilişkisi olan herkesin 3 göbek ötesi rutin araştırılmalı.. Bu yapılmazsa, korkarım biri çıkar kovayı deler, bütün emekler boşa gider.. 3-5 uğursuzun açgözlülüğü uğruna her şey berbat olur.. Dilerim korkulan olmaz..

Selâm ve dua ile.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdurrahman Dilipak Arşivi