Taha Kıvanç

Taha Kıvanç

Geleneksel iftardan notlar

Geleneksel iftardan notlar

Etraftaki hemen herkesin aklından, “Ne oldum dememeli, ne olacağım demeli” atalar sözü geçmiştir sanıyorum. Bizim masadakilerin aklından geçti çünkü... Başbakan Tayyip Erdoğan’ın da katıldığı Ak Parti İstanbul İl Teşkilâtı’nın geleneksel iftarının geçen yılki başkonuğuydu Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad; bir yılda her şey ne kadar değişti...

Atatürk Havaalanı’nın karşısındaki WOW Hotel’in dev toplantı salonu pazar akşamı kaç kişiyi biraraya getirdi acaba? Bin mi, üçbin mi? İki rakam da bana abartılı görünmüyor. Uçsuz bucaksız bir salonda, herbirinde en az on kişinin oturduğu yüzlerce masaya sığışan konukların sayısını hesap etmek hayli zor.

Sayıdan daha önemli olan gelenlerin kimliği... En başta toptan söylenebilecek olan şu: Türkiye’nin iş, sanat, basın, akademi, sivil toplum dünyasının en üst düzey temsilcileri oradaydı. Kimi bu günü iple çekiyor olmalı, neşesini hiç saklamadan gelmişti; kimi ise ya tatilini bölmesi gerektiği veya fazla istekli olmadığı için birlikteliğin keyfini yeterince çıkaramadığını belli ediyordu.

Oturduğum yerden etrafa kuş bakışı göz atmakla yetinmedim, herkes yemeğe yoğunlaşmışken masalar üzerinde gezinen kameranın dev ekrana yansıttığı görüntüleri de izledim; gelmesi beklendiği halde orada bulunmayan neredeyse yok gibiydi.

Düzenleyicilerden biri, “Göremediklerinizi büyük ihtimalle biz davet etmemişizdir” dedi bana...

Her şirket, her kurum, her grup en üst düzey temsil ediliyordu. Holdingler...
Medya kuruluşları... Kanaat önderleri... Gazeteciler... Sinema, müzik, resim, sanat çevresi... Yabancı misyonlardan çağrılan diplomatlar... Tabii, her Ramazan’da pek çok iftara katılan değişik din ve inançların temsilcisi dinadamları...

İsviçre’nin Davos kasabasında her yıl düzenlenen ‘Dünya Ekonomik Forumu’nun organizatörü Klaus Schwab da katılımcılar arasındaydı. Tayyip Erdoğan ‘One Minute’ çıkışından sonra ayak basmadığı için Davos’un tadı tuzu kaçmış olabilir; hiç değilse Schwab Bey’in huzuru kaçmıştır... Türkiye eksenli global gelişmelerden sonra Davos’a gelenlerin gözleri Tayyip Erdoğan’ı arıyordur çünkü...

Başbakan Erdoğan salona girdiğinde, çok önceden koridor boşaltıldığı halde, salonda bir dalgalanma yaşandı. Kendisi için açılan koridordan etrafına bakmadan geçip masasına oturmak yerine iki yanda sıralanan tanıdığı yüzlerle tokalaştığı için... Tokalaşıyor, birkaç cümleyle de olsa tanıştığı herkesin hatırını da soruyor Tayyip Bey...

Fazla uzağında olmadığım için Tayyip Bey’in eşi, birkaç bakanı ve bazı partililerle oturduğu masayı gözleme fırsatım oldu. Yanına gidip hal hatır soranlar az değildi. Bana mı öyle geldi, yoksa doğal olanı zaten bu mudur, kendisini fazlaca görme fırsatı olmayan işadamları için görünme ihtiyacını da karşılıyor gelenekselleşen Ramazan buluşması...

Rahatsızlık mı duymalıyım? Hayır, tam tersine; resmiyetten uzak böyle fırsatlar ne kadar çok ve sık olsa o kadar iyidir. Başbakan için de ilgi barometresi yerine geçiyordur bu tür buluşmalar...

Kendi hesabıma, sık göremediğim dostlar ve tanışlarla iki kelime de olsa sohbet imkânı sağlıyor Ak Parti’nin geleneksel iftarı... Onunla iki cümle, berikiyle beş cümle konuşurken iyi dilek mesajları teatisi yanında haber de alıyor insan...

Oturma düzenine bakıp kimler gözde, kimler gözden düştü sonucunu çıkarmaya çalışanlar çıkıyor mudur? Düzenleyiciler böyle bir izlenim vermemek için özel çaba sarf ediyorlar gibime geldi etrafıma bakınırken... Neredeyse bir yıl önceki masa düzeni aynen korunmuşa benziyordu. Gözden düşenler muhtemelen davetli listesinden düşüyordur.

Koç Holding’ten Sevgi Gönül vardı. Şevket Sabancı oradaydı. Ferit Şahenk de. Başbakan Somali’de yapılacaklardan söz ederken “Havaalanını da biz inşa edeceğiz, ama kâr beklemek yok, değil mi?” diye sorduğu için gözler TAV’ın patronu Hamdi Akın’a çevrildi; evet, o da gelmişti. İşadamlarından Mehmet Nazif Günal, Hüsnü Özyeğin ve Tuncay Özilhan’ı da gördüm. Aziz ve Mehmet Torun ile Adnan Başdemir’i de...

THY Yönetim Kurulu Başkanı (YKB) Hamdi Topçu ve Star gazetesiyle Kanal 24’ün İmtiyaz Sahibi Tevhit Karakaya ile aynı masadaydık zaten; bir de NTV’nin YKB Erman Yerdelen’le... Habertürk’ün patronu Turgay Ciner yanımızdaki masadaydı.

İstanbul, Marmara ve İTÜ üniversitelerinin rektörleri de gelmişti. İTÜ Rektörü Prof. Muhammed Şahin’i ‘en tercih edilen üniversiteler’ sıralamasında ODTÜ’yü geçtiği için tebrik ettim.

Beşşar Esad “Bu yıl neden davet edilmedim?” diye dertleniyor mudur acaba?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Taha Kıvanç Arşivi