Mehmet Talu

Mehmet Talu

Hac yolcusu, Hak yolcusudur 3

Hac yolcusu, Hak yolcusudur 3

Günümüzde hac yolculuğu ekseriyetle hava yoluyla yapılmaktadır. Uçuş programları, hacılarımızın bir kısmı ya önce Medine-i Münevvere, bir kısmı da önce Mekke-i Mükerremeye gidecek şekilde planlanmaktadır. Daha yakın zamanlara kadar kızgın çöllerde günlerce, haftalarca süren, bin bir türlü güçlüklerle aşılan, salgın hastalık, soygun, açlık ve susuzluğun yaşandığı hac yolculuklarının yanında, bugün yapılan birkaç saatlik yolculuk için Yüce Rabbimize ne kadar şükredilse azdır.

Kısacası, bir ibadet seyahati olan hac yolculuğunun kendine has sıkıntıları vardır. Bu itibarla sabırlı olmalı, tartışma, kavga, kötü söz, aşırı tenkit ve taşkınlıklarla kişi veya kişilerin gönüllerini, kalplerini kırmamaya, kimseyi incitmemeye çalışmalı, vicdanını rahatsız edecek tavır ve hareketlerden uzak durmalıdır. Her an bir grup ve kafile içinde olduğunu unutmayarak beşeri münasebet, adap ve görgü kurallarına riayet etmeli, haccın faziletini düşürmemelidir.

2- Hac ibadetinin usulüne uygun olarak her türlü emniyet ve güvenlik tedbirleri içerisinde eksiksiz ve kusursuz ifa edilebilmesi için, kafileye katıldıktan sonra kafile başkanı ve din görevlilerinin talimat ve uyarıları doğrultusunda hareket edilmelidir. Kafilenin düzen ve disiplini için bu çok önemlidir. Verilecek talimatların bir kısmı anlamsız veya gereksiz gibi gelebilir. Fakat unutmayalımki, bunların hepsi yıllardır karşılaşılan problemler neticesinde tespit edilen hususlardır.

3- Doğru olarak doldurulmuş olan sağlık künyesi ile hacı kimlik kartı boyuna takılı olmalıdır. Bunların hac sezonu boyunca da devamlı yanında bulunması gerekmektedir.

4- Eşyaların üzerine kime ait olduğunu gösteren etiket yapıştırılmalıdır. Eşyalar otobüse verilirken ya da otobüsten indirilirken, herkes kendisine ait olan eşyayı vermeli veya indirmelidir. Ayrıca eşyaların otobüse verilip verilmediğine dikkat edilmelidir.

5- Havalimanlarında görevlilerin uyarı ve talimatları dikkate alınmalıdır. Bagajlar bizzat sahipleri tarafından ilgililere teslim edilmeli ve alınacak bagaj fişleri saklanmalıdır.

6- İçinde ne olduğu bilinmeyen başkasına ait bir eşya Suudi Arabistan'a götürülmek üzere kabul edilmemelidir.

7- Uçağa binerken, Cidde ya da Medine-i Münevvere Havalimanlarında giriş işlemleri yapılırken pasaportun hacı adayının elinde olması gerekir. Bu durumda hacı adayı pasaportunu itina ile muhafaza etmeli, onu istendiğinde kolayca çıkarabilmesi için kendisine verilen pasaport çantasına koymalıdır. Aynı durum ülkeye dönerken de söz konusudur.

8- Gümrük kontrollerinde, başkalarına ait eşyalar sahiplenilmemelidir.

Yolculukta namaz

Aslî veya ikamet ettiği vatanından dinen sefer sayılacak uzaklıkta bir yere gitmek üzere yola çıkan bir kimse yolculuk esnasında dört rekâtlı farzları ikişer rekât olarak kılar. Gittiği yerde 15 günden az kalacaksa aynı şekilde dört rekâtlı farzları ikişer rekât olarak kılar. Gittiği yerde 15 gün veya daha fazla kalmaya karar verirse, farz namazlarını tam kılar.

Buna göre, Arafat'a çıkmadan önce Mekke-i Mükerreme'de kesintisiz en az 15 gün veya daha fazla kalanlar, mukim sayıldıklarından gerek Arafat'a çıkmadan önce Mekke-i Mükerreme'de, gerek Arafat, Mina ve Müzdelife'de ve gerekse Arafat dönüşü Mekke-i Mükerreme'de kaldıkları süre içinde namazlarını tam olarak kılarlar. Cemaatle kılınan namazlarda imam mukîm ise namazları tam kıldırır. Cemaat misafir de olsa imama uyarak namazı tam kılar. Arafat, Müzdelife ve Mina'da da hüküm aynıdır.

Arafat'a çıkmadan önce Mekke-i Mükerreme'de 15 günden az kalanlar seferî sayıldıklarından gerek Arafat'a çıkmadan önce Mekke-i Mükerreme'de, gerek Arafat, Müzdelife ve Mina'da namazlarını seferi olarak kılarlar. Arafat'tan döndükten sonra Mekke-i Mükerreme'de 15 gün veya daha fazla kalacak olanlar ise bu süre zarfında namazlarını tam olarak kılarlar. (Kâsânî, Bedâius-Sanâî', 2/152)

Uygulamada Medine-i Münevvere ziyareti 15 günden az olduğundan Medine-i Münevvere'de namazlar seferî olarak kılınır.

Seferî olup da oralarda mukim olan imamlara uyarak namazlarını kılanlar, imamla birlikte namazlarını tam olarak kılarlar.

Hacda dikkat edilmesi gereken bazı hususlar

Yıllardır ülkemizden giden bazı hacılarımızda görülen eksiklikler dikkate alınarak bazı tavsiye ve uyarılarda bulunulacaktır.

a- İbadetler hakkında

1- Hangi konuda olursa olsun bilmediğiniz, karmaşık ve zor gelen meseleleri bilerek yapabilmeniz için mutlaka ilim ehline, konunun uzmanı, ilmiyle amil alimlere sorunuz. Çünkü Cenab-ı Hak şöyle buyuruyor:

"...Eğer bilmiyorsanız, ehl-i zikir yani bilenlere sorunuz." (Nahl sûresi:43)

Âyet-i kerimede geçen "ehl-i zikir"den maksat âlimlerdir. Bu âyet-i kerimeden anlaşılmaktadır ki: Mü'minler, bilmediklerini bilenlere sormakla mükelleftirler.

2- Hacılarımızın Mescid-i Haram ve Mescid-i Nebevî'de, maalesef kendi aralarında çok konuştukları görülmektedir. Halbuki Mescid-i Haram ve Mescid-i Nebevî'de boş, anlamsız ve yüksek sesle konuşulmamalıdır. Özellikle dedi-kodu ve aşırı derecede dünyevi hırs ve arzuları ön plana çıkaracak davranışlardan kaçınılmalıdır. Telefonların kapalı olması en uygun olanıdır. Açık olması durumunda da zil sesi ayarlanmalıdır. Şayet konuşmak zorunda ise; olabildiğince kısa tutulmalı ve sesini yükseltmemelidir.

Kısacası hacı, Mescid-i Haram ve Mescid-i Nebevî'de zamanını zayi etmeyip her saniyesini daima sükûnet ve huşu içerisinde tavâf, kaza ve nafile namaz, Kur'an-ı Kerim tilaveti, dua, tevbe ve istiğfar, zikir, tesbih, tehlil ve tekbir, tefekkür gibi amellerle meşgul olmalı ve zamanını çok iyi değerlendirmelidir. Malayani ile vaktini zayi ve boş konuşmalarla da başkalarını rahatsız etmemelidir.

Aslında Haccın en zor yönü; bu yolda geçirilen zaman dilimini iyi değerlendirmektir. Zira uzunca görünen bu yolculuk, bir bakıma rüya gibi hemen gelip geçmektedir. Bu nedenle hacıların ve onlara rehberlik eden kafile başkanı ve din görevlilerin çok dikkatli olmaları gerekmektedir. Buna göre; hac takvimi ve günleri milimetrik olarak incelenerek iyi bir plan ve program yapılmalıdır. Çünkü her kafilenin kutsal topraklara intikali ve ayrılışı farklıdır. Dolayısıyla burada kalacakları günlerin sayısı da sınırlıdır. Diğer taraftan ulaşım, ikamet ve zaruri ihtiyaçlara ayrılan süre de dikkate alındığında hac mevsiminin beklenenden daha kısa olduğu anlaşılacaktır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet Talu Arşivi