Nusret Çiçek

Nusret Çiçek

Bedelli bedelsiz vatandaş!

Bedelli bedelsiz vatandaş!

İster misiniz kimliklerimize bir hane daha açılsın:

Bedelli vatandaş, bedelsiz vatandaş...

Zaman zaman kanunlarla kamuoyu önüne getirilen “bedelli askerlik” olayını yargıdaki af yasalarına benzetirim. Adam öldüreni üç gün sonra salıver...

Aflar yüzünden yargı caydırıcılığını yitirince halkın adalete olan inancı sarsıldı.

Bedelli işi de, askerliğe olan inancın hem dişini, hem de dikişini sökeceğe benziyor.

Hani her doğan asker doğardı?

Artık bu sözü söyleyemeyeceğiz.

Parası olan asker doğmayacak, parası olmayan asker doğacak.

Olayın bir yönü böyle.

Diğer yönünü ele aldığımızda, son yılların uygulamaları...

Halkı Müslüman olan bir ülkede eşi başını örtüyor veya namazlı niyazlıdır diye “disiplinsizlik” bahane edilerek birçok günahsız subayı kapı dışarı ederseniz bu yanlış uygulamanın istikbale doğru bir faturası olmalı...

En azından halkı askerlikten soğutmuş olursunuz.

Ezanı susturulan bir garnizonu düşünün, yarın da birileri bayrağı indirecek demektir...

Bir başka konu...

Askere gidenler görüyor, dünyanın askeri, ye iç yat, 7 ay sonra terhis ol.

Eğitemeyeceğin, aklına, fikrine bir şeyler yerleştiremeyeceğin veya uzmanlıklarından istifade edemeyeceğin insana asker elbisesi giydirerek devleti masrafa sokmanın da bir alemi yok. Gördüğümüz odur ki, karakollarda terörün kurşunlarına hedef olanlar acemi ve de eğitimi olmayan askerler.

Sanırım iktidar olaya bu noktadan bakarak askeri masrafları kısmak, hem de askerliği uzmanlaştırmak gayesi ile “bedelli askerlik” yasasını çıkarıyor olmalıdır.

Yok bu da af yasasına benzer bir şeyse, yani parası olan verir kurtulur, olmayan gider yapar uygulamasına dayanıyorsa yanlış olur...

Hem neden geçmişten faydalanmıyoruz?

Tarih önümüzde, Osmanlı bu işi nasıl halletti?

Osmanlı gayrimüslim olanları askere almadı, askerlik yerine vergi...

Bir nevi bedelli askerlik.

Birileri de bu tip uygulamaya etnik ayrımcılık diyebilir.

Öyle ya, vatandaş olan Türk’tür şeklinde anayasal bir hüküm kurarsanız altından bu çıkar. Adam “ben Ermeni’yim” diyorsa, vatandaş oldu diye nasıl Türk olabileceğine kargalar bile güler. Kavmiyet ve inanç hiçbir zaman inkar edilemeyecek bir kimliktir.

Doğumla elde edilir, ölümle son bulur.

Hem de başka inanç ve kavmiyette olanın bir başka ülkede askerlik yapmasının da mantığı var mı? Adam, “ben Müslüman değilim” diyorsa ırkı isterse Türk olsun, neden askerlik yapsın. Yapsa sana ne faydası var?

Vicdani retçilerin ille de askerlik yapmaları çok mu önemli?

Bana göre terör en çok bu kesimden istifade ediyor.

Askerde iken gördüm, Ermeni bir yedek subayı bize takip ettirdiler. Kiminle görüşüyor? Ne konuşuyor? Gibi... Tedirgin olacağına asker yapmazsın olur biter.

Hem bir Müslümanın İngiltere’de askerlik yaptığını düşünün, Müslüman İngiliz devleti için ne kadar fedakar olabilir? Olur mu?..

Dedik ya, Osmanlı bu işi kökten halletti, hem de kimseleri gücendirmeden.

Avrupai görüntü sergileyeceğiz diye gerçeklerin üzerini örtmek bir şey ifade etmiyor.

Kârı olmuyor zararı oluyor...

Hem biliyoruz ki deryalarda güçlü olan balıklar yaşar, diğerleri her zaman yem olur.

Askerlik ülkenin en hassas konusu, en dakik ve de en sağlam yapıda olmazsa, tabutların arkası, önü kesilmez, teröre hep veririz, alamayız...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Nusret Çiçek Arşivi