Serdar Arseven

Serdar Arseven

Murat Boz Konseri’ne gittim!..

Murat Boz Konseri’ne gittim!..

Girne

Murat Boz’u bilen bilir; “O Ses Türkiye” adlı bir “dönme-döndürme” programına çıkıyor.

Süzgün gözleriyle pop söylüyor...

Eymak Rulman Yönetim Kurulu Başkanı Harun Adıgüzel’in daveti üzerine geldiğimiz Girne’de işadamları ile ekonomiyi değerlendirdik; paramız olsa altına mı yatırırdık, dolara mı muhabbetlerine girdik...

Derken... Gece yarısına doğru döndüğümüz CRATOS Otel’de bir gürültü ki sorma gitsin.

Kocaman bir yazı asmışlar:

“Yıldızlar Yeryüzüne İniyor!..”

Murat Boz oradaymış... Otel’in Halkla İlişkiler görevlisi bizi görünce, “Murat Boz konseri neredeyse bitmek üzere, girmek ister misiniz?” dedi.

“Bir bakayım” çektim..

Girdim...

*

Kesif bir içki kokusu, dumandan göz gözü görmüyor...

Delikanlılar, genç kızlar kendilerinden geçmiş...

Arada kokanalar da var, makineyi çıkartıp çekmeye başlıyorum... Kokananın biri askıntı, “Şöyle de çek, böyle de çek” filan diyor. Bir ara yanındaki küçük çocuğu fark ediyorum...

Mesajım sağlam: “Teyze!.. Bu çocuk buraya getirilir mi, içki, duman, gürültü...”

Kokana kendinde değil!..

İşin yoksa suratının ortasına çakacan bi tane!..

Sadece o mu, yedi sekiz en fazla on yaşında dünyanın çocuğu var o berbat ortamda!.. Anaları, babaları ile beraber, yükselen yeni nesil!..

Garsonun biri yaklaşıp; “Efendim, basın için en önde masalar ayrıldı!” diyor.

Geçiyorum... Murat Boz sahnede; “dansçı” hatunlar, dansçı “oğlan”lar ve pis haller!..

*

Murat Boz iyi şarkı söylüyor ama kesif duman, ağır içki kokusu, bir de gürültü!..

Kendimi zor atıyorum dışarı...

Lobide, kendi halimde gazete okumaya başladığımda, Murat Boz’un “Allah’a Ismarladık!” lafı takılıyor kulağıma...

Murat Boz, Kıbrıslıları “Allah’a emanet!” ediyor; aman ne ritüel!..

Ben havamdayım; oh sessizlik filan derken, dikkatimi birkaç genç kızın ağlaya sızlaya oradan oraya koşturmaları çekiyor...

“Ölüm” oldu galiba...

Böyle bir hal var gibi; göğsümde koca fotoğraf makinesi, yanlarına gidiyorum...

“Çocuklar, ne oldu!..”

“Amca” diyorlar; “Murat Boz’la konuşamazsak ölürüz, anlıyor musun amca ölürüz!..”

Gülüyorum; “Bu muydu çocuklar derdiniz!..”

Biri yanlış anlamış beni; “Amca, sahi mi amca, yap bunu yoluna öleyim!..”

“Ne yapayım çocuğum, ne istiyorsun?”

“Murat Boz’a götür bizi!.. Amca, sen gazetecisin, ‘Hayranlarına ayıp etti’ diye yazmandan korkar, bizi kabul eder!..”

Al başına belayı!..

Ağızları içki kokuyor; bir metre mesafeden iğrenç bir koku ulaşıyor burnuma...

Sertleşiyorum: “Gidin işinize çocuklar, manyak mısınız nesiniz!” diye fırça çekiyorum...

Oralı değiller... Murat Boz’la kendilerini buluşturmam için yalvarmalar, yakarmalar...

Bu arada, kız çocuklarından birinin telefondaki muhatabına bağırışını duyuyorum:

“Baba!.. Bu gece gelmem için ısrar edersen, yemin ediyorum gelmem o eve bir daha... Beni kaybedersin, o kadar!.. Murat Boz burada diyorum, anlamıyorsun sen!..”

*

Çocuklarda kafalar fena... Uzaklaşıyorum oradan... Odaya çıkacağım, bir grup çekiyor dikkatimi... Murat Boz’un dansçılarıymış... Üzerlerinde bornozlar, lobinin ortasında bekliyorlar...

Yanlarına gidiyorum... İki “meslektaş” etraflarında... Konuşuyorlar...

Murat Boz o otelde kalacakmış, bunlar bir başkasında... Araç ayarlanmadığından, dansçılar ayazda kalmış...

Murat Boz’a bir giydiriyorlar ki o kadar olur!..

*

Bendeniz etrafa “Millet göçmüş azizim!” bakışları fırlatırken, Murat Boz takımından mıdır nedir, bir kadın çıkıyor karşıma:

“Beyefendi; Murat Boz, basın mensupları ile buluşacak. Siz de katılmak isterseniz...”

“Yok” diyorum...

“Lefkoşe’den Din Görevlileri Derneği Başkanı gelecek. Onu bekliyorum! birlikte olacağım!..”

*

Lobi’den geçerken, biraz evvel kendilerini Murat Boz’la buluşturmam için yalvaran kız çocukları çekiyor dikkatimi... Kara kara düşünür gibiler...

“Ne oldu sizin iş?” diye soruyorum...

Biri, “Allah onun cezasını versin!” diyor...

Mesele şu: “Aşağıda ağlayan kızlar var, ille de sizle bir fotoğraf çektirmek istiyorlar!” diye mesaj göndermişler Murat Boz’a...

O da... Murat Boz da, haberi getirene acayip bir fırça çekmiş...

Genç kızlardan biri; “Konserine gelirken iyiydik, şimdi sümüklü olduk!..” diye ağlarken...

“Ohhhh” dedim: “Murat Boz’un ağzına sağlık!.. Az bile size!..”

Önceki ve Sonraki Yazılar
Serdar Arseven Arşivi