Abdurrahman Dilipak

Abdurrahman Dilipak

Baba-kız ifadeye!

Baba-kız ifadeye!

Devletin 193 kişilik ölüm listesi belgelendi ya, şimdi o dönem, bu kararı alanlar ve uygulayanların hepsi için savcılık her an celp çıkartabilir.

Ve tabi bu işlerin arkasındaki isim olarak da Demirel adı öne çıkıyor..

DYP hükümeti döneminin bakanlarından Salim Ensarioğlu, 27 Ağustos 1992 günü Diyarbakır’da olağanüstü toplanan MGK’da 1200 kişilik Kürt işadamı listesinin tartışıldığını iddia etti. Ensarioğlu, “Toplantıda Erdal İnönü, Turgut Özal, Süleyman Demirel vardı. Demirel hâlâ yaşıyor. Listeyi en iyi o bilir” dedi.

O dönem Ankara’da ve bölgede görev yapan askeri ve mülki erken bu işi biliyordu..

Bu işin Karakutusu ise Demirel olsa gerek.. “Baba-kız” bir an evvel ifadeye çağrılmalı..

İster bu günden o güne uzanalım, ister o günlerden bu günlere doğru gelelim, yolumuz 28 Şubat’la ve Susurluk’la kesişecektir..

Bu kesişme noktasında bir operasyon olmadıkça, bu işler burada kilitlenip kalacaktır.

Baksanıza hala birileri, F16’lara, terör hedefleri için yanlış koordinatlar veriyor..

İkinci Ordu Komutanlığı’nın, terör örgütü PKK’ya ait unsurları bombalayacak Hava Kuvvetleri’ne hedefleri 18 kez yanlış verdiği iddiası ile ilgili yasama, yürütme ve yargı çevrelerinden tatmin edici bir cevap gelmedi henüz.. Bu işler şuyuu vukuundan beter hadiselerdir.. Hal böyle olunca birileri bu derin çetenin hala varlığını sürdürdüğüni görüyor ve korkuyorlar. İhbar ve itiraftan korkuyorlar.. İnkar yoluna sapıyorlar.. Baksanıza Dalan bile şecaat arzediyor, adeta meydan okuyor.. Baksanıza adamlar Muhsin Yazıcıoğlu’na suikast düzenleyenler bu güne kadar büyük bir ustalıkla bu işin üzerini örtmüşler.

Aylar sonra öğrendik ki bir Amerikan savaş gemisinden kalkan bir helikopter hemen olayın ardından oraya gelmiş ve kara çakılmış. Malatya’dan kalkan iki helikopter daha bölgeye gelmiş..

Helikopter düştükten bir saat sonra orada birileri var.. Gazeteci telefonla konuşurken herhangi bir ses bozukluğu var, otopside çene ayrık kırık..

Helikopter düşünce parçalanmamış, ilk olarak, ama daha sonra parçalanmış bir enkaz var, ama helikoptere birileri gelmiş yeni bir pano takmış. Bir başkası gelip GPS cihazını söküp götürmüş..

Ve tabi yine bu konuda kimse çıkıp açık bir şekilde gerçeği söylemiyor. Çünki korkuyorlar..

Radar kaydı yok diyorlar. Malatya, Adana, Sivil Havacılık, Awacs, uydu, her yerden bölge izleniyor.. Hatta olay olurken onu uydudan ya da hava araçları ile canlı bir şekilde izlemiş bile olabilirler..

Önümüzdeki günlerde YAŞ da Akdeniz ve Suriye konusu da müzakere edilecekmiş. Bana kalırsa önce bu konunun ele alınması gerek.. Hem şu 1200 kişilik ölüm listesi, hem de Yazıcıoğlu suikasti ile ilgili ayrıntılar..

Yazıcıoğlu suikastini çözerseniz, Özal, İncetahtacı, Mumcu, Dink, Aksoy, Hablemitoğlu suikastlerini de çözersiniz. Sadece geçmişle ilgili değil, bundan sonra olacakları hem caydırır, hem de harekete geçenleri, daha ilk aşamada ele geçirirsiniz.. Yoksa tetikçilerle uğraşmaya devam edersiniz.

Alın size, Bahçeli’ye yönelik suikast planı. Bu da yeni çıktı. Yarın birileri CHP’den birilerini, ya da BDP’den birilerini de hedef tahtası yapabilir.. Erdoğan az mı suikast atlattı..

Hâlâ birileri canlı bomba olayı ortaya çıkabiliyor..

Hâlâ birileri “Militan hukuk” planları yapabiliyor.

Hâlâ Kozmik odada ne oldu bilmiyoruz. Hâlâ Ankara’da ele geçen 2 kamyon dolusu el bombasının akibeti ne oldu, onu da bilmiyoruz.. Hâlâ Arınç suikasti ile ilgili soruşturma sonucundan haberimiz yok.. Hâlâ İstiklal Mahkemesi zabıtlarına ulaşamadık ki! Hâlâ 28 Şubat’ın güçlü generalleri ortada dolaşıyor.. Hâlâ 12 Eylül soruşturmasından bir sonuç yok..

Demirel’in sanık sandalyesine oturtulması iyi bir başlangıç olabilir..

Bir yandan kendilerini susmak zorunda hissettikleri ya da korku belası emre itaatle sınırlı, bu karanlık işlerde kullanırlar, darbecilere yardım ve yataklık edenlerin ayıklanıp serbest bırakılması, bir yandan da dışarıda dolaşanların içeri alınması gerekiyor.

Evet, tutukluluk süresinden önce yargının hızlandırılarak bu konuda artık karar alınmaya başlaması da gerekiyor..

Türkiye bu tehdit karşısında ve belirsizlik ortamında daha uzun bir süre bekleyemez.. İnsan hakları, siyasi ve iktisadi gelişme için öncelik bu işte ve Anayasa değişikliğinde olmalı..

Selam ve dua ile.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdurrahman Dilipak Arşivi